50 kişilik bir birliğin komutanı olan Özgür Suriye Ordusu'ndan (ÖSO) Ebu Hüseyin, bianet'e yaptığı açıklamada, sabahları çatışma alanına gittiklerini, akşamüstü de kamplara döndüklerini, ihtiyaçlarının Türkiye tarafından karşılandığını anlattı.
Ebu Hüseyin, "Türkiye hükümetine ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, bize kucak açtığından dolayı çok teşekkür ederiz" dedi.
Hükümet yetkilileri, Hatay'ın Antakya ilçesindeki Apaydın Kampı'nda Suriye ordusunu terk eden askerlerin kaldığını, güvenlik gerekçesiyle kimsenin içeri giremeyeceğini açıkladı.
Ancak bu "askeri kampın" hangi hukuksal statüyle kurulduğunu, uluslararası hukukta hangi kanunlara dayandığını açıklamadı.
Kampta ordudan kaçanların kaldığı ve bu kişilerin ismini gizlediği bilgisi de yer aldı resmi açıklamalarda.
Ama "Suriye ordusu, görevini bırakıp ülkeden kaçan askerlerinin kim olduğunu bilmiyor mu?" sorusu da yanıtsız kaldı.
Dolayısıyla, Apaydın kampında kalanlar ile diğer sığınmacı kampında kalanların farklarının ne olduğu halen açıklığa kavuşmuş değil.
Apaydın kampında kalanların hepsinin Suriyeli olup olmadığı, aralarında Tunus, Yemen, Çeçenistan, Afganistan gibi ülkelerden gelenlerin olup olmadığı da belirsizliğini koruyan bir diğer unsur.
Cevap bekleyen diğer önemli konu da sınır koruması.
Kamplarda kalanların hangi şartlarda, nasıl kontrollerden geçerek Suriye tarafına geçtiği, Suriye'den gelenlerin kaçının göçmen statüsünde bulunduğu, kaçının sınırdan kaç kez geçiş yaptığı da kamuoyunca merak ediliyor.
Ayrıca, bu askerlerin gündüzleri savaşa gittikleri, akşam kampa döndükleri iddiasıyla ilgili Hükümet'in açıklaması ne?
Bu statüdeki bir kampın kurulmasıyla ilgili Meclis'te bir çalışma yapıldı mı?
Türkiye'nin gözü "Apaydın Konaklama Tesisleri"nde.
"Askeri kamp" olduğu doğrulandı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kampla ilgili şunları söyledi: "Siviller ile askeri olarak sığınanların mülteci hukuku olarak farklı statüleri var. Askerlerin olduğu kamplara giriş için, gelenlerin de olurunun alınması gerekiyor. Güvenlik unsurları olarak sığınmış olanların özel bir muameleye tabi tutulmaları normaldir."
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da kampta Suriye'den kaçan askerlerin ve ailelerinin bulunduğunu, hayatlarını tehlikeye atmamak için siyasilerin o kamplara giremeyeceğini söyledi. Arınç, "Bunların içerisinde general de var, albay da var." dedi.
Hatay valisi Celalettin Lekesiz de kampta Esad'dan kaçan Suriyeli askerlerin ve ailerinin kaldığını söyledi.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Apaydın çadır kentinde Suriyeli muhaliflerin eğitildiği, kontrolün Suriyelilerce sağlandığı haberleri gerçek dışıdır" dedi.
"Çatışmadan Türkiye'ye kaçarak kurtulduk"
Sınırın dışındaki bir çadır kampının komutanlarından Ebu Hüseyin ise "Kaldığımız çadır kampında askeri eğitim yapılıyor. Ama Türkiye hükümeti gündüz silahlı dolaşmamıza izin vermiyor" dedi.
Apaydın Kampı'nın önünde konuştuğumuz Ebu Hüseyin şunları söyledi:
"Türkiye'ye günübirlik gelip gidiyoruz. Sınırın hemen diğer tarafındaki çadır kampta kalıyoruz. Sabah savaşa gidiliyor, akşamüstü de kamplara geri dönülüyor. Sınırdan rahatça geçebiliyoruz."
"Lojistik desteği bize Türkiye sağlıyor. Yiyecek, içecek ve ilaç ihtiyacımız Türkiye tarafından karşılanıyor. Bize diğer ülkelerden de yardım geliyor. Şimdiki amacımız sınıra yakın bir bölge olan İdlib'de tampon bölge oluşturmak."
"Üç gün önce sınırın Suriye tarafında Suriye ordusu tarafından kuşatıldık, sınırın Türkiye tarafına kaçarak kurtulduk. Rejim düşerse özgür bir ülke kurmak istiyoruz, Türkiye gibi bir sistem oluşturmak istiyoruz." (AS)