İç savaş öncesi başkent Şam. (Foto: Canva)
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun 77. oturumu için ABD'nin New York kentinde bulunan Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad, Astana çerçevesinde Suriye barış süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Oturum arasında Rusya merkezli Sputnik haber sitesine demeç veren Suriye Dışişleri Bakanı, "Barış sürecinin önündeki tek engel Türkiye'nin taahhütsüzlüğü. Karşılaştığımız tek sorun bu" dedi.
"Türk tarafının, Astana sürecinde mutabık kalınan taahhütlerini yerine getirmesi konusunda daha ciddi olmasını rica ediyoruz" diyen Mikdad, "Rus ve İranlı dostlarımızın çabalarının devam edeceğine inanıyoruz" dedi.
Mikdad, Astana sürecinin şu ana kadar "sahada başarılı olan tek uygulanabilir bileşen" olduğunu ve "birçok açıdan başarı ile sonuçlandığını" söyledi. Mikdad ayrıca BM Genel Kurulu Haftası boyunca Türkiye tarafıyla herhangi bir temas veya görüşme olmadığını kaydetti.
Mikdad, "Müzakere yok, temas yok, en azından dışişleri bakanları düzeyinde bir şey yok" açıklamasında bulundu.
Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaş ve bu bağlamda BM, Türkiye, Ukrayna ve Rusya arasında imzalanan tahıl anlaşmasına ilişkin de konuşan Mikdad, Şam yönetiminin "tahıl anlaşmasını tamamen desteklediğini" söyledi. Bakan, "Gelişmekte olan ülkelerin şu anda karşı karşıya olduğu sorunlardan Batılı ülkeleri sorumlu gördüğünü" kaydetti.
Kalın: Siyasi temas yok
Türkiye'nin kuzeydoğu Suriye'ye olası bir askeri operasyonu konuşulurken Türkiye ile Beşar Esad yönetimi arasında son dönemde normalleşme yönünde de sinyaller geliyor.
Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen ay yaptığı açıklamada "Bizim Esed'i yenmek, yenmemek gibi bir derdimiz yok. Devletler arasında siyasi diyalog veya diplomasi kesip atılamaz" demişti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise konuyla ilgili açıklamasında Suriye ile Türkiye istihbarat örgütleri arasında temasların olduğunu, Türkiye'nin Suriye ile diyalog için ön şartları olmadığını söylemişti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da "Suriye ile siyasi temas konusunda şu anda bir plan yok. İstihbarat temas kuruyor. Suriye konusunda Türkiye'nin tutumu belli. Astana süreci devam ediyor. Anayasa çalışmaları devam ediyor" ifadelerini kullanmıştı.
Putin'den Erdoğan'a "ev ödevi"18 Ağustos 2022'de Türkiye-Suriye ilişkilerinde son bir hafta içinde yaşananları bianet'e değerlendiren Orta Doğu Uzmanı araştırmacı-yazar Faik Bulut da Erdoğan'ın olası Suriye operasyonu fikrine Rusya, İran ve ABD'nin tepkisi ile Erdoğan ile Putin'in Soçi'deki görüşmesine ilişkin kısaca şöyle demişti: "Gerçekte AKP iktidarının - özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın - Tahran Üçlü Zirvesinde operasyon yapma hususunda aldığı olumsuz cevap kesin, kararlı ve basına yansıyandan çok daha sertti. Hem İran hem Rusya 'Hayır' dediler. Kulis bilgisine bakılırsa, ABD Başkanı Joe Biden da Madrid'deki NATO konferansında Erdoğan'a 'Olmaz' demişti. "Dolayısıyla, bölgeyle ilgilenen üç önemli devletten 'Hayır' cevabını alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, doğrudan bir müdahalede bulunmak, yani 30 kilometre derinliğinde bir askeri operasyon yapmak yerine 'Acaba bunu başka türlü halledebilir miyiz?' sorusuna yöneldi. "Erdoğan, bunu Soçi ziyaretinde tekrar denedi. Putin ise bir bakıma Erdoğan'a 'ev ödevi' verdi. Bu ödev de şu: 'Beşar Esad ile kendi işinizi kendiniz görün." Diğer anlamıyla bakıp siyaset diliyle konuşursak; Putin, Suriye'deki ateşi bizzat Erdoğan'ın eline verdi: "Sen git, bu ateşi komşuya bırak. Siz bu ateşi orada birlikte söndürebilirsiniz!' Yani, eğer bu ateşi söndürecekseniz Esad'la görüşün. "Her halükarda Putin'in nasihatini bir anlamda tutmuş gözükse de istenilen sonuca varmayacaktır. Çünkü Suriye ile Türkiye arasında hem bir toprak davası var hem de bir kan davası olmaya başladı. Bu, ciddi bir şeydir." |
(SD)