MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Meclis'te konuşma yapması çağrısında bulunması ve akabinde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Cumhur İttifakı tarafından açılan tarihi fırsat penceresinin kişisel hesaplara kurban edilmemesini ümit ediyoruz” ifadelerini kullanması, gündemdeki yerini koruyor.
Adı konmamış bu ‘süreç’ hakkında Kürt hareketinden gelen farklı tondaki açıklamalarda, 2019’dan bu yana devam eden tecridin kaldırılması ve PKK lideri Abdullah Öcalan’ın açıklama yapmasına yönelik talepler ön plana çıkıyor.
Hatimoğulları: Tecrit kalksın, Sayın Öcalan konuşsun
Kalkan: Sorunlar sadece İmralı’ya gitmekle çözülemez
Yeni Özgür Politika Gazetesi’nde Selahattin Erdem mahlasıyla yazan PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan, “Türkiye nasıl kurtulur?” başlıklı makalesinde ‘süreç’ hakkında değerlendirmelerde bulundu.
ABD-İsrail blokunun Lübnan’ı yeniden şekillendirmek istediğini ve İran’ın sınırları dışındaki gücünü tümden etkisiz hale getirmeye çalıştığını belirten Erdem, yaşananların, AKP-MHP iktidarını yeni bir “çözüm süreci” tartışması başlatmaya ittiğini savundu.
“Geçen yüzyıllık Türkiye’yi yaşatacak ne Sovyetler Birliği ne de Kürt desteği vardır. Mevcut sistem içinde ise ancak İsrail’e hizmet ederek, kul-köle olarak yaşayabilir; başka şansı yoktur” diyen Kalkan, iktidar için ‘tek şansın’ Kürt desteğini yeniden kazanmak olduğunu belirtti.
Kalkan, sorunların sadece İmralı’ya gitmekle çözülemeyeceğini belirterek sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Mademki Önder Apo’nun rol oynaması isteniyor, o halde hemen bunun koşulları yaratılmalıdır. Önder Apo’nun, PKK Yönetimi dahil herkesle görüşme imkânı yaratılmalı; bu temelde Türkiye’nin demokratik değişimine girişilmelidir. Türkiye’yi gerçekten sevenler acele etmelidir. Çünkü değişim için de zaman kalmayabilir.”
Kartal: Tek taraflı söylemlerin kıymeti yok
Kürdistan Halk Kongresi’nin (Kongra-Gel) Eş Başkanı Remzi Kartal da Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı çağrıyı, “ciddiyetsiz bir çağrı” olarak nitelendirdi.
Mezopotamya Ajansı’ndan Fırat Can Arslan’a konuşan Kartal, “Önder Apo’yla doğrudan görüşme yapılmadıkça, doğrudan sesi duyulmadıkça, tek taraflı söylemlerin bir kıymeti yoktur” dedi.
AKP-MHP iktidarının sıkıştığını, ancak açıklamaların arka planında “tehlikeli bir plan” olabileceğini belirten Kartal, “Bir süreç olacaksa, mutlak surette Önder Apo’nun başmüzakereci olarak yer alabileceği bir süreç dikkate alınabilir. Herkesin bu temelde yaklaşması gerekiyor. Bunun dışında yaklaşımlar oyundur, tezgahtır, tuzaktır. Adını böyle koymak lazım” ifadelerini kullandı.
Ümit: Türkiye’yi sadece Kürt-Türk barışı kurtarabilir
PKK Merkez Komite Üyesi Helin Ümit de ABD-İsrail ekseninin bölgede ‘yeni bir düzen’ kurmak istediğini ve yaklaşan İsrail-İran savaşı nedeniyle AKP-MHP iktidarının ‘süreç’ için adım attığını söyledi.
Medya Haber TV’ye konuşan Ümit, ‘süreç’ konusunda belirsizlik yaşandığını belirterek, “Şimdiye kadar ortaya çıkan tablo şudur: Bir özel savaş oyunuyla daha karşı karşıyayız. Altını dolduran hiçbir şey yok. Hatta süreç bile demek istemeyenler var. Ben şunu söyleyebilirim, Devlet Bahçeli’nin bu girişiminden çok hayırlı sonuçlar beklemek gaflet olur” dedi.
AKP-MHP iktidarının, “bölgede yoğunlaşan dünya savaşının Türkiye’yi tehdit eder konuma gelmesi” nedeniyle bu çıkışı yaptığını ancak ‘ciddiyetten yoksun’ davrandığını savunan Ümit, “Türkiye’yi sadece tarihi bir Kürt-Türk barışı kurtarabilir. Bunu çeşitli şekillerde defalarca ifade ettik” diye konuştu.
“İran, Irak, Suriye’nin durumu ortada, Lübnan’ın durumunu görüyorsunuz” diyen Ümit’e göre, yaşananların Türkiye’yi nasıl etkileyeceğini, Kürt sorununda alacağı pozisyon belirleyecek.
Ümit ayrıca, “Türkiye tehlikeli bir kulvarda. Bunun çok doğru anlaşılması lazım. Önderliğimizin İmralı’da ortaya koyduğu tezler biliniyor. O çerçevede bir yaklaşım sergilenmesi lazım. Mesela 1921 Anayasası’nı tartışmalı Türkiye” ifadelerini kullandı.
(VC)