Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi’nden Zübeyde Teker, dün akşam Dolmabahçe’deki Başbakan Erdoğan’la yaptıkları toplantıyı bianet’e değerlendirdi.
Tutuklu ve Hükümlüler Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (TUAD-FED) Genel Başkanı Teker, çözüm ve barış konusunda yedi bölgeden gelen taleplerin büyük ölçüde ortaklaştığını söylerken, “Halk, barış, demokrasi ve özgürlüklerin genişletilmesi noktasında ortak bir irade ortaya koyuyor. Bu demektir ki süreçler negatif sonuca gitse bile, halkın demokrasi ve özgürlük talebinde ısrarı devam edecek” diye konuştu.
Teker, Başbakan’ın gerillanın sadece yüzde 15’inin çekildiğine yönelik açıklamasını da değerlendirdi, “Hükümetin, gerillaların uçağa binip gitmediğini bilmesi gerekir. Önemli olan hareket halinde ve gidiyor olmaları,” dedi.
Bölgelerin talepleri ortaklaşıyor
Teker, yedi bölgenin taleplerinin ortaklaştığını, ayrışan tek noktanın Doğu’da Öcalan’a özgürlük talebi, Batı’a ise bölünme kaygısı olduğunu anlattı:
“Yedi bölgenin raporlarından ortaya çıkan, temel olarak demokrasi ve insan hakları talebi. Barış süreciyle ilgili herkesin talepleri var: Anayasanın değişmesi, TMK’nın kaldırılması, seçim barajının kaldırılması, ekoloji, iktisadi talepler, siyasal talepler gibi noktalarda da yedi bölge ortaklaşıyor.
“Kürdistan bölgesinde siyasi tutsaklar ve Öcalan’a özgürlük talebi daha ön plana çıkıyor. Batı’da bölünme kaygısı olmakla birlikte barış süreci destekleniyor. Yerel yönetimin güçlendirilmesi konusunda bir esneklik var, sadece bunun bir bölünme aracına dönüşmesi konusunda kaygıları var. Bu, doğru açıklamalarla giderilebilecek bir şey.
“Başbakanın da, hükümetin de, BDP’nin [Barış ve Demokrasi Partisi] de, tüm kesimlerin görmesi gereken temel nokta şu: Halk, barış, demokrasi ve özgürlüklerin genişletilmesi noktasında bir irade ortaya koyuyor. Bu demektir ki süreçler negatif sonuca gitse bile, halkın demokrasi ve özgürlük talebinde ısrarı devam edecek.”
“Yüzdesi değil, hareket halinde olmaları önemli”
Teker, Başbakanın açıklamaları doğrultusunda gerillaların yürüyerek çekildiklerini söylüyor.
“Siz heronlarla sürekli bir şekilde hava hareketliliği sağlıyor, onların güvenliğini riske atacak bir çalışma yürütüyorsunuz. Bunların olduğu yerde gerillanın elini kolunu sallayarak gitmesi mümkün değil. Sonuçta Dersim’den Kandil’e bir insan üç ayda gidebiliyor. Ama önemli olan hareket halinde ve gidiyor olmaları. ‘Yüzde 15 şöyle oldu’ üzerinden siyaset yapmayı doğru bulmuyoruz açıkçası. Sonuçta karşı taraf bir söz verdi, onu gerçekleştiriyor, hükümet de sözünü gerçekleştirecek, başka yolu yok.
“Başbakan, bahsedildiği gibi bir reform paketi olmadığını, reform çalışmaları olduğunu söyledi. Barajlar, koruculuk sistemi, seçim barajı ve anadille ilgili, basına da yansıyan açıklamaları oldu.
“Sonuç olarak, yedi bölgenin raporlarında bizi heyecanlandıran, talepleri ve çözüm sürecini meşru gören bir halk iradesi gördük. Benim için değerli olan budur.” (ÇT)