Türkiye’nin yakın tarihinde önemli bir yer tutan Allianoi antik kenti ve Sulukule mücadelelerinin avukatı Hilal Küey yaşamını yitirdi. Küey son yılların en önemli hak, çevre, kültürel miras mücadelelerinde gönüllü olarak zorlu hukuk mücadelesi veren, bu alanlarda ülkenin en değerli hak savunucusu ve avukatlarından biriydi.
Sulukule Platformu avukat Hilal Küey için bir açıklama yaptı.
Açıklamada Küey'in çalışmalarından bahsedildi:
- Irak Dünya Mahkemesi
Irak Dünya Mahkemesi’nin (WTI) baş mimarlarındandı, uluslararası iddianameyi hazırlayan üç hukukçudan biriydi. Mahkemeye verdiği katkılar onun yılmaz bir barış yanlısı olduğunu ortaya koyuyordu.
*Irak Dünya Mahkemesi İstanbul Etkinliği/Temmuz 2005
Küey, Irak Dünya Mahkemesi açılışında, bugüne kadar alışıldığı şekliyle savaş sonrası yargılamaların 'muzaffer olan' devletler tarafından yapıldığını hatırlatmıştı: ''Irak Dünya Mahkemesi Irak Savaşı sonrası dünyanın değişik yerlerinde toplantılar yapan ve nihai oturumunun İstanbul'da yapıldığı bir sivil toplum girişimidir. Amacımız uluslararası hukuka katkı koymak.''
- Sulukule
Dünya barışına katkılarının yanı sıra Hilal Küey yerel ve çevresel mücadelelere de kelimenin tam anlamıyla kendini adadı. 5366 sayılı Kentsel Yenileme Yasası’nın ilk ve acımasız uygulaması olan Sulukule Kentsel Yenileme projesinde Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Dayanışma Derneği’nin avukatlığını üstlenerek projenin iptali için mücadele etti.
Sulukule Yenileme Projesi‘nin tam iki kez iptalini sağladı. Dilekçe üzerine dilekçe vererek, dava üstüne dava açarak verdiği hukuk savaşı günümüze kadar uzandı ve Hilal yılmadan yorulmadan her adımda var oldu. Proje mahkemece iptal edilmesine karşın başlangıçta yürütmeyi durdurma kararı verilmemesi nedeniyle mahalle yıkıldı ve yeni evler yapıldı. Küey yaşamının son anlarına kadar Sulukule davalarıyla ilgilendi. Son dönemde davayi AİHM’e taşıdı ve Kültür Bakanlığı’nı da yıkımın sorumlusu olarak dava etti.
- Kültür mirası
Hastalandığı dönemde davanın takipsiz kalmasından korkan Hilal, yakın bir avukat arkadaşına Sulukule dosyalarını teslim ederek onu bilgilendirdi. "Bana bir şey olursa dava sahipsiz kalmasın, devam etsin" diyerek ne kadar kararlı olduğunu bir kez daha gösterdi.
Hilal Küey Sulukule’de bir hak sorunu olarak gördüğü kültür mirasının korunmasının yanısıra barınma hakkı ve Roman hakları konularında da çalıştı. Proje çerçevesinde Fatih Belediyesi ile anlaşma yapmayan Asım Hallaç, Şükrü Pündük ve Gülsüm Bitirmiş’in avukatlıklarını yaptı.
- Selendi; Ataşehir
Manisa’nın Selendi ilçesinde 2010 yılında linçe uğrayan Romanların davasını üstlendi ancak sağlık durumu nedeniyle bu davayı sürdüremedi. İstanbul Ataşehir’de yasadışı biçimde evi yıkılan Roman Yüksel Dum’um 12 yıl süren hak mücadelesini kazandı.
- Antik kent
Allianoi Antik Kenti’nin Yortanlı sulama barajı altında kalmasını öngören projeye karşı kurulan Allianoi Girişim Grubu’nda da yer aldı; gerek İzmir Barosu temsilcisi gerekse kişisel olarak hukuk desteğiyle önemli katkılarda bulundu. Küey aynı zamanda bir dönem grubun sözcülüğünü de yaptı, kültür mirası ve hukuk ilişkisini şöyle kuruyordu: "Allianoi aslında bir hukuk sorunudur; bir kültürel mirasın gelecek kuşaklara aktarımı bir kültür sorunu olduğu kadar bir hukuk sorunudur diyorum. Çünkü o değerleri görmek, tanımak, korumak gelecek kuşakların hakkıdır. Hak dediğin noktada baro müdahildir."
Allianoi davası yıllarca sürerken barajın yapılması ve kültür mirasının sular altında kalması engellenemedi ancak alanda çalışan arkeoloji ekibi ve sivil toplumun ortak mücadelesinin önemli bir örneği olarak toplumsal belleğe yerleşti.
- Baro’da
Hilal Küey 1998-2000 döneminde İzmir Barosu’nda ilk kadın Genel Sekreteriydi, Staj Eğitim Merkezi’nin kurulmasına önayak oldu. "Amacım bu merkezin kurulmasını sağlamaktı. Sonrasında yönetim içinde kalmak için bir çabam olmadı." İstanbul Hukuk Fakültesi mezunu olan Hilal Küey 1980’de zmir’de avukatlığa başladı. Bir dönem Tekel avukatlığı yaptıktan sonra eşi Latif Küey’le kendi avukatlık bürolarında mesleğini sürdürdü.
"Seni çok özleyeceğiz Hilal…"
(SO)