10 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın ardından Sultanahmet Meydanı’nda iki gündür anma etkinlikleri gerçekleşiyor.
Patlamadan iki gün sonra turist rehberlerinden, sendikalara, hak örgütlerinden Suruç’ta hayatını kaybedenlerin ailelerine pek çok grup Dikilitaş’taydı.
Barış ve adalet taleplerini dile getirdiler, Dikilitaş’a kırmızı karanfiller bıraktılar.
Turist rehberleri Dikilitaş’taydı
Meydanda bu sabah toplanan sivil toplum örgütlerinden biri İstanbul Turist Rehberleri Odası’ydı. Hayatını kaybeden Almanyalı turistlerin kafilesinde rehberlik yapan ve canlı bombayı farkederek insanları kaçması için uyaran, kendisi de yaralanan Sibeş Şatıroğlu da aralarındaydı.
Grup adına konuşan Emrecan Kurt, “Şiddetin dili, dini, ırkı, ülkesi yoktur. Bizi korkutmak isteyenlere cevapsa, korkup kendimizi izole etmek yerine daha çok gezmek, hayattan daha çok keyif almak, yeni dostluklar kurmak, var olan dostlukları daha da pekiştirmek olmalıdır. Bizler barışsever insanlarız” dedi.
KESK, DİSK, TTMOB, TTB: Katliamları lanetliyoruz
KESK, DİSK, TTMOB, TTB İstanbul Şubeleri “Reyhanlı, Diyarbakır, Suruç, Paris, Ankara, Sultanahmet Katliamlarını Lanetliyoruz” pankartı açtı.
Grup adına ortak açıklamayı okuyan Hüseyin Özev, siyasi iktidarı katliamın üstünü örtmeye çalıştığını söyledi, yayın yasağını eleştirdi.
“Barış ve kardeşlik isteyenleri sindirmek için ellerinden geleni ardına koymayanlar ‘ellerindeki listede yer alan’ canlı bombanın Sultanahmet meydanında ortaya çıkmasını adeta bekledi.”
“Tüm yurttaşları, ülkemizin savaş ve şiddet ortamına itilmesine karşı çıkmaya, ayrım gözetmeksizin tek bir insanımızın bile katliamlara artık kurban verilmemesi için barış, demokrasi ve insan hakları mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz.”
İHD: Takipçisiyiz
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi de devletin ihmal ve kastı ile gerçekleşen ölüm ve saldırı olaylarının takipçisi olacağını söyledi.
“devlet yetkililer, bu saldırıları önlemek ve IŞİD terör örgütü ile mücadele vermek yerine, barış ve kardeşlik isteyen akademisyenler hakkında soruşturma başlattı.”
Suruç Aileleri İnisiyatifi: Acının dili ortak
20 Temmuz 2015’te Suruç’ta gerçekleşen bombalı saldırıda hayatını kaybeden 33 kişinin ailelerinin oluşturduğu Suruç Aileleri İnisiyatifi de Dikilitaş’taydı.
Almanca, Türkçe, İngilizce ve Arapça “Acının dili ortak”, “Suruç’tan Sultanahmet’e katilleri tanıyoruz”, “Dünya barışı için adalet istiyoruz” yazılı dövizler taşıdılar.
Aileler adına yapılan açıklamada acılarının aynı olduğunu belirttiler, katliamların aydınlatılması gerektiğini altını çizdiler.
“Suruç aydınlatılsa Ankara Katliamı olmazdı’ dedik, Ankara aydınlatılsaydı Sultahmet olmazdı, Sultahmet aydınlatılmazsa başka katliamlarla yüzyüze kalacağız.” (BK)