Süleymanpaşa Ceyport Limanı: "Aleni suç işlendi"

*Bu haber, Atölye BİA İletişim Platformu atolyebia.org'da yayınlandı.

Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi, Tekirdağ Ceyport Limanı Kapasite Artış Projesi’ni, çevre ve insan sağlığı üzerinde oluşacak zararların belirsiz olması ve depremsellik riski nedeniyle durdurdu. Yerel mahkeme, kapasite artış projesine ilişkin 10 Ekim 2021’de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Olumlu kararını da iptal etti.

TIKLAYINIZ - “Yapılacak dolgu alan ile Süleymanpaşa sahili kapanacak”

TMMOB tarafından "ÇED olumlu" kararının iptaline yönelik açılan davada, Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi, 25 Kasım’da görülen duruşmada, Ceyport Limanı Kapasite Artış Projesi’nin ÇED olumlu raporunu oy birliği ile iptal etti. Kararda, ÇED raporunda mevzuat açısından eksikliklerin bulunduğu, mevcut haliyle uygun, tutarlı olmadığı görüş ve değerlendirmelerine yer verildi.

Ceynak'ın, ÇED kararı kapsamında denizde yaptığı çalışmaları 30 gün içerisinde "temizlemesi" ve eski haline getirmesi gerektiğini söyleyen sivil toplum temsilcileri, yetkilileri göreve çağırdı.

Mahkeme kararı kurumlarca uygulanmıyor

TMMOB adına "ÇED olumlu" kararının iptaline ilişkin Tekirdağ 1.İdare Mahkemesi'ne dava açan TMMOB Trakya Koordinatörü Cemal Polat, alınan kararların gerekli kurumlar tarafından uygulanmadığını söyledi. Polat, dava kapsamında, çalışmaların durdurulmasına yönelik alınan tedbir kararına rağmen, çalışmaların devam ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduklarını da hatırlattı. Polat, Tekirdağ Büyükşehir ve Süleymanpaşa belediyelerinin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü’nün gerekli işlemlerin yapılmasına yönelik verilen dilekçelere sessiz kaldığını da söyledi.

Sadece Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluğu kabul etmediğine dair cevap verdiğini ifade eden Polat, şunları söyledi:

“Büyükşehir yasasında, deniz kirliliğine yönelik görevleri mevcut. Ceyport'ta deniz içerisinde hafriyat çıkarıp kostere yükleyip, deniz ekosistemine ve kıyı bandına ağır zararlar veriliyor. Yargı kararları hiçe sayılarak, liman kapasite artışı için denizde ve kıyıda iş makineleri adalet sarayının karşısında çalışıyor ve belediye görevini yapmıyor. Belediye sınırları içerisinde kalan denizlerde kirliliğe neden olan her türlü faaliyetin kontrolü ve denetimi, bununla ilgili yasal işlemi yapmak, Büyükşehir Belediyesi’nin yetkisinde. Aynı şekilde Süleymanpaşa Belediyesi, hala cevap vermedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü’ne bildiriyoruz. Hukuki kararları Valilik uygulaması gerekiyor. Fakat Valilik hiç cevap vermiyor.

"Tekirdağ bu kadar sahipsiz"

"Tekirdağ bu kadar sahipsiz. Sivil toplum kuruluşları olarak, böyle durumların karşısına gitmezsek Tekirdağ yaşanmaz bir yer haline gelecek. Hiçbir yasa tanınmadan her yer imara açılıyor. Yaşam alanlarımız yok ediliyor. Karar çıktığı anda şirketler, mahkeme kararını hemen uygulamak zorunda. Orada yapılan kapasite artış çalışmalarını video çekip göstermemize rağmen yine de işlem yapılmadı."

Mahkemenin kararına en başta şehri yöneten kurumların uyması gerektiğini vurgulayan Polat, denizin ve şehrin tahrip edildiğini söyledi.

Liman çalışmaları devam etmemeli

Polat, mahkemenin ÇED kararını iptal etme gerekçelerini ise şöyle anlattı:

“Kabul edilen ÇED raporunda birçok eksik mevcut ve mevzuata aykırı. Katı atık ve sıvı atık miktarları ile bertaraf konusunda kümülatif hesaplamalar yapılmamış. Mahkeme kararında da çevre ve insan sağlığı üzerinde verebileceği zararların belirsiz olduğu belirtiliyor. Liman Kapasite Artış Projesi için gerekli ve yeterli titreşim ölçümlerinin yapılmadığı, mevcut limanın işletilmesine ait gürültü hesaplamalarının dahil edilmediği, çevre üzerinde ve insan sağlığına verebileceği zararların belirsiz olduğu yer alıyor.

"Aynı zamanda, sağlık koruma bandı mesafelerinin belirlenmediği, ağır vasıta kaynaklı ilave trafik yaratması yönünden olumsuz etkileri olacağı, sağlık, eğitim, kültürel tesis alanlarını kapsamında işlevsel uyum-bütünlük bakımından olumsuz etkileyeceği, nihai ÇED Raporu’nun aktif faylar ve depremsellik ile jeolojik- jeoteknik anlamda detaylı zemin etüt raporları bulunmadığı, yapılması planlanan kazıklı temellerin hesap detayları hakkında bilgi-belge ve proje olmadığı, işlemler sırasında toz ve gaz emisyonları konusunda kümülatif hesaplamaların yapılmaması bakımında mevzuat açısından eksikliklerin bulunduğu, mevcut haliyle uygun, tutarlı olmadığına hükmedildi. Bu kapsamda liman çalışmalarının devam etmemesi gerekiyor."

Aleni şekilde suç işlendi

Trakya Platformu Tekirdağ Yönetim Kurulu Üyesi Bedia İlerler ise liman yetkililerine ve sorumlulara seslenerek şunları söyledi:

“10.09.2021’de yürütmeyi durdurma ve iptal istemiyle açılan davanın sonucunu beklemeden, tarafınızdan, yangından mal kaçırırcasına denize çakılan kazıklar, dökülen malzemelerin temizlenerek, hepsinin eskiye dönmesi gerekiyor. Ayrıca, İdare Mahkemesi’nin dava sonuçlanmadan önce verdiği yürütmeyi durdurma kararını yok sayarak, denize kazık çakılarak, işlem yapılması aleni bir suçtur."

(SCİ/SO/NÖ)