Dokuzuncu sınıf öğrencisi 15 yaşında bir çocuğun Süleymancılar Cemaati’ne bağlı olduğu iddia edilen Kayseri’deki özel bir öğrenci yurdunda şiddete maruz bırakılması yargıya taşındı.
Yurtta yatılı olarak kalan çocuk 2024 yılının Haziran ayında bir grup tarafından soğuk hava deposuna kapatıldı daha sonra yurtta kalan akranları ile yetişkinlerin de aralarında yer aldığı bir grup tarafından darp edildi ve küfürlere maruz bırakıldı. Ayrıca çocuğa uygulanan şiddet video kaydına da alındı.

Süleymancılar yurdunda çocuğa şiddet: “Yurt yönetimi konuyu kapatmamı istedi”
Önce "şakalaştık" sonra "tanımıyorum dedi
Video kaydında çocuğu şiddete maruz bıraktığı iddia edilen sanık F.E’nin yargılandığı davanın ilk duruşması Kayseri 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. F.E savunmasına çocuğu tanımadığını, söz konusu yurtta hiç kalmadığını hatta Kayseri’de daha önce bulunmadığını iddia etti. Video çözüm tutanağında olayı gerçekleştiren sanıklardan birisinin F.E olduğu net bir şekilde görünmesine rağmen sanık o kişinin kendisinin olmadığını beyan etti.
Bunun üzerinde müşteki çocuğun avukatı Emrecan Kaya, F.E’nin soruşturma aşamasında şiddet görüntülerine ilişkin “Arkadaş arasında şakalaşmış olabiliriz” beyanını hatırlatarak “bu ifadeyi veren F.E’nin görüntü içeriklerini kabul ettiği kanaatindeyiz” dedi. Kaya, görüntülerde “Seni tekrar içeri sokarım” şeklindeki tehdit içerikli sözler sarf edildiğini, müvekkilin çocuk olduğunu, şiddetin birden fazla kişi tarafından gerçekleştirildiğini de savunmasında vurguladı.

"Sanıklar 'alt sınırdan uzaklaşarak' cezalandırılmalı"
Av. Kaya yaptığı savunmada sanığın eziyet suçunu nitelikli hal kapsamında işlediğine işaret etti ve hürriyetten yoksun bırakma suçunun hem birden fazla kişiyle işlenmesi hem de çocuğa karşı işlenmesi nedeniyle 2 ayrı nitelikli halin uygulanmasını talep etti. Müşteki vekili, suç işlenirken tehdit suçundan dolayı da ayrı bir ceza verilmesini gerektiğini belirtti.
Mahkeme celse arasında sanığın teşhisinin yapılabilmesi için dosyanın Ulusal Kriminal Büroya gönderilmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma 10 Şubat 2026 tarihinde görülecek.
Kaya, bianet’e yaptığı değerlendirmede olayı gerçekleştiren 3 kişinin olduğunu, ikisinin ayrı ayrı yargılandığını fakat üçüncü kişinin savcılık tarafından yeterince araştırılmadığından tespit edilemediğini, bu durumun kamuoyu vicdanını yaraladığını belirtti. Aynı şekilde yurt yönetiminin sorumluluğunun olmasına rağmen şahıslar hakkında “Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar” (KYOK) verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtti.
"Kamuoyu gerekli tepkiyi vermeli"
Kaya, şiddete maruz bırakılan çocuğun bu olayın yarattığı travma sonucu eğitim ve manevi hayatının olumsuz etkilendiğini ve sanıklar hakkında alt sınırdan uzaklaşarak ceza verilmesinin toplumun vicdanını az da olsa rahatlatacağını savundu.
Kaya, hangi topluluk ya da grup olduğu farketmeksizin bir çoçuğa karşı işlenen bu denli ağır bir suçu “insanlık ayıbı” olarak değerlendirirken kamuoyu tarafından gerekli tepkinin gösterilerek bu olayların azalması gerektiğini belirtti.
(NÖ)





