İstanbul, Yoğurtçu Parkı’nda 12 Mayıs 2016’da bir hafriyat kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybeden Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Aslan, Kuzey Ormanları Savunması’nın bugünkü basın toplantısına katıldı.
Tıklayın - Hafriyat Kamyonları Sorununa İlişkin Çözüm Önerileri
Hafriyat kamyonlarının neden olduğu ölümlere ve sorunlara dikkat çekmek için yapılan toplantıda konuşan Aslan, Dere’nin ardından yürüttüğü dava sürecine ilişkin bilgi verdi.
Aslan: Ortadaki suçu herkes biliyor
“Bu ülkede devlet güvencesi diye bir şey yok. Bu olay, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) sorumluluğundadır. Ortadaki suçu herkes biliyor. Bizim davamızda bilirkişi raporlarıyla belediyenin yedi üst düzey yöneticisi sorumlu bulundu.
“Bu kişilerin yargılanabilmesi için kamu görevlileri olmaları nedeniyle yine başka bir devlet görevlisi olan validen onay almaları gerekiyormuş. Ben nereyi ne kadar düzeltsem de karşımızdaki zihniyet bu. Bu kadar aleni bir suçu devlet bütün gücü ve kurumlarıyla örtbas ediyor.
“Bu terörün evinize girmesini mi bekliyorsunuz?”
“İdari mahkeme kararı da valiliğin kararını onayladı ve bu insanların hepsi serbest. Ama ben bıkmayacağım. Herkese soruyorum; sesinizi çıkarmak için hafriyat terörünün evinize girmesini mi bekliyorsunuz?
“Bu kamyon benim evimin içine girdi. Pusette uyuduğu yerde, bebek uyutulan yerde öldürüldü benim kızım. İBB’nin kent yaşamı hakkında zerre kadar bilgisi olsaydı, pakta cinayet işlenmezdi. İBB’nin en üst düzey sorumlusu kimse benim kızımın katili odur.
“Büyük beklentilerim yok. Bugün İstanbul’da hepimiz tesadüfen yaşıyoruz. Ancak ‘bu şehri bu hale getirirken biz 30 kişiyi de öldürdük’ diye geçsinler tarihe. Benim kızım kucağıma öyle bir şey bıraktı ki ölene kadar bu işin peşini bırakmayacağım.”
Şule İdil Dere için yürütülen mücadelenin kronoloojisi
* 12 Mayıs 2016'da 23 yaşındaki Şule İdil Dere, Kadıköy Yoğurtçu Parkı yaya yolunda Kurbağalıdere'den balçık taşıyan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait hafriyat kamyonun çarpması sonucu aldı.
* 13 Mayıs'ta İdil Dere’nin cenaze töreni yapılmamışken şoför serbest bırakıldı.
* 11 gün sonra, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) çalışmasını yapan, İBB Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı, İBB Teftiş Kurulu Başkanlığı’na terfi ettirildi.
* 13 Haziran 2016’da İBB Meclisi'ne sorumluların ortaya çıkması için soru önergesi verildi. 11 aydır defalarca İBB Meclis toplantılarında konu gündeme getirildi. Cevap alınamadı. İBB sorumluları ve yetkilileri 7 ay ifade vermeye gitmediler.
* 20 Temmuz 2016’da İdil Dere’nin doğum gününde Yoğurtçu Parkı’na “İdil bu parkta, hep 23 yaşında” yazılı anıt plaket konarak anısına bir ıhlamur ağacı dikildi.
* Aralık 2016’da davanın açılmasının gecikmesi üzerine 7 ay sonra HSYK soruşturma başlattı.
* 8 ay sonra, 10 Ocak 2017’de, bilirkişi raporları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve işi beraber yaptığı İSTAÇ A.Ş. yetkililerini, şoför dahil 7 kişiyi asli kusurlu, 3 kişiyi tali kusurlu, İdil’i kusursuz buldu. “Asli kusurlu” bulunanlar arasında İdil’in canını alan çalışmanın başında olan ve 11 gün sonra İBB Teftiş Kurulu Başkanlığı’na atanan isim de vardı.
* 10 ay sonra, 9 Şubat 2017’de Savcılık, İBB yetkililerinin yargılanması için Valiliğe başvurdu. Valilik, kendi kararını vermek için ön inceleme başlattı ve 4 yöneticisi asli kusurlu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden müfettiş talep etti. Ancak Valiliğin, Savcılık tarafından hakkında soruşturma talebi olan kurum ve kişiden olayı soruşturması için müfettiş istemesi hukuka aykırıydı. ve Valilik bunu biliyordu.
* 8 Haziran 2017'de Valilik asli kusurlu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) daire başkanı ve müdürlerin de bulunduğu sekiz kişi hakkında yargılama izni vermedi. İBB çalışanı iki mühendis ve bir teknikerin sorumlu olduğuna karar vererek bu 3 kişinin Savcılık tarafından soruşturulmasına izin verdi. (TP-RK/HK)