Eski IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn'a açılan tecavüz davası düştü. Bir otelde temizlik görevlisi olarak çalışan Gineli 32 yaşındaki Nafissatou Diallo'ya tecavüze yeltendiği gerekçesiyle hakkında dava açılan Strauss-Kahn böylece ABD dışına çıkabilecek. IMF'nin eski başkanı geçtiğimiz mayıs ayında hapse atılmış ancak sonra altı milyon dolar kefaletle tutuksuz yargılanmak üzere bırakılmış, New York'ta elektronik prangayla ev hapsine alınmış ve pasaportuna da el koyulmuştu.
Manhattan Mahkemesi'nin davanın düşürülmesi kararı savcıların talebi üzerine alındı. Savcılar davanın düşürülmesine ilişkin taleplerini Diallo'nun ifadelerinin sürekli değişmesi nedeniyle kendilerinde oluşan Strauss-Kahn'ın suçsuz olduğu kanaatine dayandırdılar. Temyiz mahkemesi de kadının özel savcı talebini reddetti.
Savcıların mahkemeye sunduğu iddianamede, Diallo'nun tanıklığının ilk aşamada detaylı ve inandırıcı olduğu, fakat sonra kuşkuların doğduğu belirtildi. İddianamede "Alelacele bir cinsel birleşmenin delilleri olsa da, bu sırada zor kullanıldığı şüpheye yer bırakmayacak biçimde kanıtlanamadı. Örneğin otel odasındaki halıda kimliği bilinmeyen üç farklı erkeğin sperm izleri bulundu" denildi.
Diallo'nun avukatı ise konuyla ilgili olarak sert konuştu ve adaletin yerine gelmesinin engellendiğini söyledi: "Savcılar sadece masum bir kurbana değil, kanıtlara da sırtlarını döndü."
Strauss-Kahn'a yönelik yine Diallo tarafından asliye mahkemesinde açılmış bir dava daha bulunuyor. Mahkemenin düşürdüğü dava ağır cezadaydı.
Seyri sürekli değişen dava
Dominique Strauss-Kahn için mutlu sonla biten davanın seyri, süreç içinde bir iki kere 180 derece değişti. Davanın başından beri suçlamaları reddeden Strauss-Kahn'ın iddialarının aksine, Diallo'ya saldırı sonrası yapılan sağlık kontrolünün raporunda, Diallo'nun vücudundaki yaraların ''saldırı ve tecavüz'' sonucu olduğu belirtildi.
DNA örneklerinin de oda temizlikçisinin iddialarını doğrular nitelikte olduğu açıklandı. Diallo'nun üniformasının ve külotlu çorabının üstündeki spermin Strauss-Kahn'a ait olduğu kanıtlandı. Hatta Strauss-Kahn'ın avukatları Diallo'nun isteyerek ilişkiye girdiğini öne sürdü. Bu aşamada mahkumiyet kararı neredeyse kesin gözüküyordu.
Ancak birkaç hafta sonra Diallo'nun ifadelerinde tutarsızlıklar olduğu öne sürüldü ve davayla ilgili şüpheler belirdi. Diallo'nun birçok konuda doğruyu söylemediği ortaya çıktı. Olaydan hemen sonra ne yaptığına dair üç farklı ifade veren Diallo, banka hesabına yatırılan yaklaşık 60 bin doları da açıklayamadı.
Ayrıca Diallo'nun hapisteki bir arkadaşıyla Strauss-Kahn'ın serveti üzerine yaptığı konuşmanın kayda alınması aleyhine gelişen havanın güçlenmesine neden oldu. Bu konuşma Diallo'nun iddialarının para sızdırmaya yönelik olduğu yolunda değerlendirildi. Üstüne üstlük savcılar Diallo'nun iltica başvurusunda yalan beyanda bulunduğunu ortaya çıkarınca şikayetçi Diallo'ya karşı "güvensizlik" oluştu.
Artık serbest kalan Dominique Strauss-Kahn'ın ülkesi Fransa'da siyasete girmesi bekleniyor. Strauss-Kahn bu dava açılmadan ve IMF Başkanlığı'ndan zorunlu olarak istifa etmeden önce, gelecek seçimlerde Fransız Sosyalist Partisi'nin adayı olarak Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin güçlü rakipleri arasında gösteriliyordu. (YY)