Çocuk hakları alanında çalışan 22 kuruluş, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin (ÇHS) uygulanmasında yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini bir raporla paylaştı.
ÇHS'nin Uygulamasının İzlenmesi-Hükümet Dışı Kuruluşlar Raporu'na (HDK Raporu) göre, yasal sorunlar, veri eksikliği, izleme-denetim boşlukları ve çocuklarla ilgili yeterli kaynak ayrılmamasının yanı sıra devletin bütünlüklü bir çocuk politikası yok.
24 Ekim'de Bilkent Üniversitesi'nde düzenlenen bir toplantıyla açıklanan raporu Uluslararası Çocuk Merkezi (ICC), Ankara Barosu ve Gündem Çocuk Derneği işbirliğiyle hazırladı. Avrupa Birliği de projeye mali destek verdi.
Ülke raporları gecikmeli
Türkiye, 1995'te onayladığı ÇHS'nin uygulanmasıyla ilgili periyodik raporlar hazırlıyor. Resmi raporların dışından, bu alanda çalışan kuruluşlar da kendi raporlarını BM Çocuk Komitesi'ne iletebiliyor.
Türkiye sözleşmeyle ilgili ilk ülke raporunu iki yıl gecikmeyle 1999'da üretti. 2002 ve 2007'de vermesi gereken raporlarsa birleştirilerek 2010'da sunulacak.
Sorunlar
Raporda özetle şu noktalara dikkat çekiliyor:
Türkiye'nin sözleşmeye eğitim, kendi dilini kullanma ve kültürünü geliştirme konularında koyduğu çekinceler hala duruyor.
Rapor, çocuk adalet sistemi konusunda gelişme olmasına rağmen Çocuk Koruma Kanunu'nda eksiklikler bulunuyor. Çocuk savcılığının 24 saat çalışmaması ihlallere neden oluyor. Suça itilmiş çocukların yargılama sistemi dışında bırakılarak toplumla bütünleşmesini sağlayacak mekanizmalar yok.
Kesin bilgi bulunmamakla birlikte, çocukların dörtte birinin nüfusa kaydının yapılmaması birçok hizmetten yararlanamamalarına sebep oluyor.
Sistematik ve tüm çocukları kapsayan verilerin bulunmaması da anlamlı politikaların oluşturulup uygulanmasının önünde engel.
Çocuklarla ilgili hak ihlallerini takip edecek bağımsız bir izleme mekanizması yok. Zararın doğrudan tazminine yönelik bir mekanizma olmaması da ihlallerin sürmesine neden oluyor.
Çocuk odaklı bakış yok
Raporda ayrıca, devlet kurumlarınca oluşturulan planlarda çocuk odaklı bir bakış bulunmadığı, çocukların gözetilmediği de vurgulanıyor. Genel ve yerel bütçelerde çocuklara ayrılan kaynağı izlemek mümkün değil.
Ayrıca sivil toplum kuruluşlarının izleme/denetleme görevinin devlet kurumlarınca yeterince kavranmadığı, işbirliğinin sınırlı olduğu ve eleştirel yaklaşan STK'lerin dışlandığı da belirtiliyor.(EÜ)
Rapora katkı sunan kuruluşlar:
Ankara Çocuk Hakları Platformu, Ankara Barosu Çocuk Hakları Kurulu, Çocuk İhmali ve İstismarını Önleme Derneği, Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Derneği, Gündem: Çocuk! Derneği, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Sosyal Pediatri Bölümü, Halk Sağlığı Uzmanlar Derneği (HASUDER), İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Ortak Platformu, Kadın Adayları Destekleme Derneği (KA-DER), İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlumder), Özgürlügünden Yoksun Gençlerle Dayanışma Derneği (Özge-Der), Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUDER), Sosyal Pediatri Derneği, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), Türkiye Aile Planlaması Derneği, Toplumsal Duyarlılık ve Engelliler Entegrasyon Gönüllüleri Derneği, Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı, Uluslararası Af Örgütü Türkiye, ve Uluslararası Çocuk Merkezi,