Sri Lanka | Meclis OHAL’i uzattı, iki aktivist tutuklandı

"Adalet?" (Fotoğraf: Anadolu Ajansı)

Sri Lanka Meclisi, Devlet Başkanı Ranil Wickremesinghe'nin 17 Temmuz'da ilan ettiği olağanüstü hali (OHAL) bir ay uzattı.

Mecliste dün (27 Temmuz) yapılan oylamada 225 milletvekilinin 120'si OHAL'in uzatılması lehine oy kullanırken 63 vekil "Hayır" oyu verdi.

Tarihinin en kötü ekonomik krizlerinden birini yaşayan ve protestoların Mart 2022'den bu yana devam ettiği Sri Lanka'da yürürlükte olan söz konusu OHAL, güvenlik güçlerine gözaltına alma, halka açık toplantıları sınırlama ve özel mülkleri arama yetkilerinin verilmesine izin veriyor.

Muhalefet partileri, OHAL ilanını hükümetin muhalefeti bastırmaya yönelik bir hareketi olarak eleştiriyor.

İktidar mensupları ise krizin başladığı dönemde "protestoların makul olduğunu" ancak daha sonra "parlamenter demokrasiye inanmayan ve anayasaya aykırı yollarla iktidarı ele geçirmek isteyen grupların göstericilerin arasına sızarak ortalığı karıştırdığını" söylüyor.

Anayasaya göre, OHAL'in devam etmesi için devlet başkanı tarafından ilan edildiği tarihten itibaren 2 hafta içinde Meclis'te kabul edilmesi gerekiyor.

2 aktivist tutuklandı

Öte yandan, Sri Lanka Emniyet Müdürülüğü de aynı gün bir açıklama yaparak aktivistler Kusal Sandaruwan ve Weranga Pushpika'nın "yasadışı toplantı" yapma suçlamasıyla tutuklandığını duyurdu.

The Guardian'ın haberine göre, polis açıklamasında, "Sri Lanka'nın Devlet Başkanını (Gotabaya Rajapaksa) iktidardan deviren kitlesel gösterilerin idaresine yardım eden iki aktivistin tutuklandığı" bildirildi.

Polis ayrıca protestocuların devlet başkanının ofis ve yerleşkesine girdiği gün şimdiki Devlet Başkanı Wickremesinghe'nin evini hedef alan "kundaklama saldırısı" ile bağlantılı olduğunu öne sürdüğü 14 şüphelinin fotoğraflarını yayınlayarak bu kişilerin arandığını duyurdu.

Öğrenci lideri Dhaniz Ali de bir gün önce ülkenin ana havaalanında Dubai'ye gitmek üzereyken gözaltına alınmıştı. Konuyla ilgili açıklama yapan polis, Ali'nin tutuklanmasının bir dava ile ilgili olduğunu söylemiş, fakat söz konusu kovuşturma ile ilgili detay vermemişti.

Ne olmuştu?

Sri Lanka'da halk, elektrik kesintilerinin günde 13 saati bulmasının ardından Mart ayında protestolarını yoğunlaştırmıştı.

Sri Lanka Başbakanlık Ofisi'nin çevresinde 9 Mayıs'ta toplanan göstericiler ile hükûmet yanlıları arasında arbede yaşanmış; bunun üzerine başkent Kolombo'da askeri birlikler göreve çağrılmıştı.

Şiddet olayları sonrası ülke çapında sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş ve Sri Lanka hükûmeti, protestolar sırasında kamu malına veya başkalarına zarar veren herkese ateş açılması talimatını vermişti.

Protestocular, Devlet Başkanı Gotabaya Rajapaksa'nın resmi konutu ve ofisinin bulunduğu yerleşke çevresindeki barikatları aşarak konut ve ofise girmişti. Yerleşkeye girilmesinin ardından Rajapaksa'nın oradan ayrıldığı ve güvenli bir yere götürüldüğü ileri sürüldü.

Devlet Başkanı Rajapaksa, 13 Temmuz'da istifa etmeyi kabul etti.

Protestolar ve istifa çağrıları karşısında askeri bir uçakla ülkeyi terk ederek Maldivler'e giden Sri Lanka Devlet Başkanı Gotabaya Rajapaksa, 14 Temmuz'da bir yolcu uçağıyla Singapur'a geçti. Rajapaksa, buradan bir e-posta göndererek görevinden istifa etti.

Protestocuların istifasını istediği isimlerden Başbakan Ranil Wickremesinghe, yemin ederek geçici başkan olarak göreve başladı. Wickremesinghe, 19 Temmuz'da mecliste yapılan seçimde devlet başkanı seçildi.

Ülke çapına yayılan protestolarda aralarında iktidar partisi milletvekili ile iki polisin de bulunduğu 8 kişi hayatını kaybetti, en az 250 kişi yaralandı. (SD)