Şehir Plancıları Odası (ŞPO) "Dünya Şehircilik Günü" nedeniyle Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kentsel Politika Planlaması ve Yerel Yönetimler Anabilim Dalı işbirliğiyle “Planlama Meslek Alanı; Geçmişten Geleceğe" temalı kolokyumun açılış bildirisini yayınladı.
"Dünyadaki ve Türkiye’deki ekonomik dönüşüm kent mekanına sermaye yığılması ve kente müdahale biçiminde yansıyor" diyen ŞPO planlama disiplininin de bu dönüşüm içerisinde etkisizleştirildiğini ve kent toprağından belli çevrelerin yararlanması için meşrulaştırma aracı olarak kullanılmaya çalışıldığını söylüyor.
Planmacının rolü tartışılıyor
Ankara'da yapılan ve yarın (9 Kasım 2007) sona erecek kolokyumda bu bağlamda mesleğin rolü, sınırları, yetkileri, yetkinliği gibi konuların kuramsal ve pratik düzlemlerde tartışılması ve bu alanlarda yeni açılımlar sağlanması bekleniyor.
ŞPO'ya göre planlama yoluyla toplumsal eşitsizliklerin azaltılması, belirli kesimlere kaynak aktarımı yapılırken çoğunluğun gereksinimleri ve kamusal yarar yadsınıyor.
Mevzuatın gereğinden fazla kısıtlayıcı olması ile gereğinden fazla esnek olması arasındaki tartışma ve planlayıcının rolü kolokyumun gündem maddelerinden.
ŞPO belediyelerin kentsel dönüşüm yaklaşımlarını eleştiriyor: "Dönüşüm planlarının yöntem, amaçları ve kapsamları kentin tüm paydaşlarının beklentilerine yanıt olabilecek, yaşanabilir ve nitelikli kentsel çevreler yaratmaktan uzak."
Çevreye topluma ve insana duyarlı bir planlama
Sorunların temelinde yatan bütünlüksüz, bilimsellikten ve toplumsal duyarlılıktan uzak planlama yaklaşımlarının yerine çevreye, topluma ve insana duyarlı bir planlama anlayışının hayata geçebilmesi için ŞPO'nun talebi şehircilik reformunun hayata geçirilmesi.
"Yeni bir siyasal bunalımın yaşandığı bu dönemde geri dönülmez hatalara neden olacak her türlü düzenlemenin karşısında olmak durumundayız. İmar afları, kent toprağı, doğal ve tarihi çevre üzerinde yapılan tahribatların çoğu siyasi krizlerin aşılmasına yönelik popülist uygulamaların sonuçları." (EZÖ/NZ)