Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün (7 Ocak) partisinin 31 Mart yerel seçimlerindeki adaylarını açıklarken fonda da yeni seçim şarkısı çalıyordu.
“Hep yeni hep ileri AK Parti” nakaratıyla söylenen şarkıda yapılan ‘Filistin’ vurgusu, iktidara yakın medya tarafından öne çıkarıldı.
Şarkıda yer alan “Her zaman her yerde nehirden denize, zaferden zafere koşsun diye Türkiyem” cümlesindeki ‘nehirden denize’ ifadesi, Filistin mücadelesinin ana sloganı konumunda. Arapça ‘Min el-nahr 'iilaa el-bahr’dan gelen slogan, Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar Filistin’in tamamında herkesin eşit yurttaşlık hakkına sahip olduğu tek ve laik bir devlet kurulmasına işaret ediyor.
"Nehirden denize özgür Filistin"
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP hükümeti, bölgede İsrail’in yanı sıra başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti’nin de kurulmasını, yani ‘iki devletli çözüm’ü savunuyor ve bunu her fırsatta dile getiriyor.
Erdoğan'ın 'iki devletli çözüm' çağrıları
Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitesinde, Gazze Şeridi’nde savaşın başladığı 7 Ekim’den bu yana yaptığımız taramada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birçok konuşmasında ‘iki devletli çözüm’ vurgusu yaptığı görülüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 8, 10, 11, 13 Ekim; 11, 21, 22 Kasım; 1, 5 ve 6 Aralık’taki konuşmalarında “1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devleti kurulması” çağrısı yaptı.
Son 75 yılın muhasebesi
İsrail’le ‘normalleşme’de Kudüs detayı
6 Aralık 2017 tarihinde dönemin ABD Başkanı Donald Trump, Kudüs’ü “İsrail’in başkenti” olarak tanımıştı. Ancak AKP, Trump’ın bu kararından çok önce Kudüs’ü fiilen “İsrail’in başkenti” olarak kabul etmişti.
Türkiye dâhil birçok ülkenin Tel Aviv’i İsrail’in başkenti olarak tanımasına rağmen AKP, 28 Haziran 2016’da İsrail’le imzaladığı ‘normalleşme’ anlaşmasının Ankara ve Kudüs’te akdedildiğini ilan etti.
Diyanet’ten ‘Kudüs bağlantılı’ umre
Diyanet İşleri Başkanlığı, 2015’ten bu yana Kudüs bağlantılı umre turları düzenliyor.
İsrail’e karşı boykot, yatırımların geri çekilmesi ve yaptırımlar hareketi BDS Türkiye, umre turları için İsrail’le anlaşma yapıldığına dikkat çekmiş, “Diyanet işgali meşrulaştırıyor, İsrail’i normalleştiriyor” diyerek bu turları protesto etmişti.
Askeri ve ekonomik ilişkiler
1990’lı yıllardan itibaren iki ülke arasında gelişen ‘yoğun’ ilişkiler, iniş-çıkışlara rağmen AKP iktidarı döneminde zirve yaptı.
AKP’nin İsrail politikasının en önemli ayağı ekonomik ilişkiler üzerinden şekillendi.
Türkiye ve İsrail arasındaki ticaret hacmi son 20 yılda yüzde 532 artarken, bu ticaretin içinde en büyük ihracat kalemini silah ve savunma sanayiinin temel hammaddeleri oluşturdu.
'Yerli ve milli' şirketlerin yatırım alanı İsrail
1990’lı yıllarda Doğru Yol Partisi ve Refah Partisi dönemlerinde İsrail’le yapılan askeri anlaşmalar, AKP iktidarı döneminde de sürdü.
AKP döneminde Türkiye, İsrail-NATO ilişkilerine de katkı sundu. 31 Mayıs 2010’daki Mavi Marmara saldırısı sonrası İsrail’in NATO’nun askeri tatbikatlarına katılmasını veto eden AKP, 2012’de bu vetoyu kaldırdı.
2016’da ise AKP’nin bir kez daha kaldırdığı veto sonrası İsrail, NATO’nun Belçika’nın başkenti Brüksel’deki merkez karargâhında daimi ofis açtı.
Türkiye ile İsrail'in Askeri Ortaklığı
(VC)