Geçtiğimiz haftalarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fatih Sultan Mehmet'in 19 yaşında İstanbul'u fethettiğini hatırlatarak 18 yaşındaki gençlere seçilme hakkı verilmesi tartışmasını başlatmıştı. Büyükler onlar adına tartışırken, 18 yaşındakiler kendileriyle ilgili başkaca alanlarda seçimlere giriyorlar.
17 Ekim ve 18 Ekim tarihlerinde internet üzerinden oy kullanımı yoluyla yapılacak olan Dame De Sion Lisesi Öğrenci Birliği Başkanlığı ve Öğrenci Birliği Yönetimi (CES) seçimlerine Emir Ünal Erzen ve İlayda Ece Temir isimli iki aday hazırlanıyor.
Adaylardan İlayda Ece Temir'in seçim ekibi bir sosyal medya grubu oluşturmuş ve bir tanıtım videosu hazırlamış. Videoda "istikrar" söylemi de nasibini almış. Adaylardan İlayda Ece Temir'le ve "Seçim sath-ı maili"ne girenlerle 18 yaşındakilere seçilme hakkını ve CES seçimlerini konuştuk.
Temir şöyle dedi, "CES öğrencilerin isteklerini, şikâyetlerini idareyle paylaşan, öğrencilerin ortak ilgi alanlarına yönelik çeşitli etkinlikler düzenleyen, kısaca, elinden geldiğince öğrencileri temsil etmeyi amaçlayan bir meclistir. Bu temsilciler, önce sınıflardan sonra dönemlerden / her düzeyden seçilir. Seçilenlerden oluşan meclisten üçer kişilik ekip kurulur ve bu ekipler, okul başkanlığa adaylığını koyar. Okuldaki her dönem bu ekiplere oy verir ve CES başkanını/ekibini seçer."
"Ben, 11. sınıf öğrencisiyim. Okula girdiğimden bu yana dört senedir CES'te görev alıyorum. Bu sürecin bana kattığı deneyimler, CES temsilcileriyle birlikte çalışabileceğimi ve bunlar için gerekli özellikleri taşıdığımı düşünmem adaylığımı koymamı sağlayan etkenlerden. Tıpkı her sınıfın/dönemin CES'te birer temsilcisinin olması gibi bence toplumun her kesimini de birileri mecliste temsil edebilmeli ve herkes politika yapma hakkına sahip olabilmel.
Biz de videomuzda biraz bunu göstermek istedik elimizden geldiğince değişik sınıflardan/görüşlerden bizi destekleyen öğrencileri aynı videoda toplamaya çalıştık, farklılıkların beraber oluşturduğu dinamiği göstermek istedik kısacası birlikte ne kadar güzel bir bütün olduğumuzu görelim ve gösterelim istedik."
Öğrencilerden Elif Naz Güveniş, "On sekiz yaşındakilerin seçilme hakkı, şu günlerde kamuoyunun tartışma konusu. Kamuoyunu oluşturan grup on sekiz yaşını bir hayli aşmış kişilerden oluşuyor; bu grubun, on sekiz yaşındaki bireylerin taleplerini anlaması mümkün mü? 'On sekiz' yaşındaki bireylerin talepleri kamuoyunun gündeminde mi? Peki 'on sekiz' yaşındaki seçmenler ne ister? Neye oy verir? Nasıl ikna olur? Adaylar ne vaat eder? Vaatlerini nasıl sunar? Hazır bu sorular tartışma konusuyken on sekiz yaşındakilerin seçme/seçilme süreci ve seçmen/aday ilişkisi üzerine alternatif bir seçim çalışması yürütüldü ve bu sürecin işlemesinde 'on sekiz' yaşındaki bireyler rol oynadı. Kamuoyunda işleyen sürecin eksikliği de 'on sekiz' yaşındaki bireylere kamuoyunda yer verilmemesidir" dedi.
Başkan yardımcısı adayı İlayda Barbarosoğlu ise şöyle diyor, "En üzücü gerçekliklerimizden birisi dönemler arası kopukluk. Okulca bir bütün olup bir şeye karşı çıkılacaksa, birlikte çıkmayı ya da bir karar alınacaksa birlikte almayı istiyoruz. Büyükleri bahçede voleybol oynarken çekingenliğinden katılamayanlardan kantinde ezilenlere kadar hepsini birleştirmek asıl gayemiz. Eğer bize öğretildiği gibi okul en önemli eğitim yuvasıysa ve herkes tarafından bu böyle benimsenmişse, en temel haklarından beslenme hakkını aramayacaksa bir öğrenci, ileride hayatta nasıl aktif bir rol oynayacaktır, haklarının peşinden nasıl koşacaktır? İkinci dikkat ettiğimiz konu ise çoğunluk tarafından seçilmiş bir kararın öylece uygulamaya geçmesi lakin azınlığı yok sayamayız çünkü herkesin ihtiyaçlarına ve isteklerine cevap vermedikçe biz bir sorunu çözülmüş sayamayız. Aynı çok sesliliği CES toplantılarımız sırasında da uygulayacağız tabii ki, totaliter bir alanda düşünmenin verimli olmasını bekleyemeyiz... Bu yüzden aslında adı 'başkan' olan kişi toplantılarda sadece bir moderatör görevi görecek."
Sonsöz öğrencilerin sürekli toplandığı kıraathanenin sahibi 65 yaşındaki Veli Kaymak'a (Veli Dayı); tıpkı reel siyasette olduğu gibi bir "büyük"e ait: "18 yaşında henüz askerlik yapmamış, okulunu bitirmemiş bir gence devlet yönetimi teslim edilemez". (AS/HK)