Fransa, ikinci dünya savaşında Nazi işgalinden kurtuluşundan buyana, ilk kez bu büyüklükte bir gösteriye sahne oldu. 1 mayıs günü, 400-500 bini Paris'te olmak üzere tüm Fransa'da 1 buçuk milyon kişi aşırı sağa karşı yürüdü.
Önceleri yapılan yürüyüşlere karşı çıkan veya görmezlikten gelen sağ, gösterilerin boyutu karşısında, alanlardaki eksikliklerini "bizim kültürümüzde sokağa inmek yok" diye açıklamaya başladı. Chirac ise, dün yaptığı konuşmasında ilk kez gösterilere değinerek, gençlere "gösterdikleri duyarlılıktan ötürü" teşekkür etti.
Şimdi bütün gözler, bu beklenmedik seferberliğin, pazar günü sandığa nasıl yansıyacağı üzerine yönelmiş durumda. Sonuç nasıl çıkarsa çıksın cumhurbaşkanının kim olacağı şimdiden belli . Jean-Marie Le Pen bile, kazanmaktan çok, oy oranı konusunu tartışıyor. Bir yandan, yüzde 30'un altında bir oranın kendisi için kişisel bir başarısızlık sayılacağını belirtirken, öte yandan, haziran ayında yapılacak milletvekilliğe seçimlerinde her bölgede aday göstererek, bir nevi hakem rolü oynayacaklarını açıkladı. Chirac ise, son konuşmasında, doğrudan milletvekilliği seçimleri için çağrı yaptı.
Seçilse bile, Fransa tarihinin en düşük oyunu alarak (yüzde 19,8; parlamenter sağ birinci turda 4,5 milyon oy kaybetti solun kaybı ise 1 buçuk milyon) ikinci tura kalan cumhurbaşkanı unvanını kazanan Chirac'ın nasıl bir otorite kurabileceği sorusu akıllarda. Hele solun desteği onu zora da sokmuş durumda. Chirac'a verilen her sol oyun, aslında ona karşı atılmış oy işlevi görmesi de büyük olasılık.
Sağ seçmenin ne kadarı Chirac için oy kullanacak?
Jaques Chirac'ın sol tarafından böylesine desteklendiğini gören sağ seçmenin, ikinci turda uyarı amacıyla Le Pen'e oy vermesi veya beyaz kullanması olasılığı bir çok sağ lideri ürkütüyor. Birinci tur seçim sonuçlarının yarattığı şokun etkisiyle, politikacılar ve kamuoyu anket kurumları bu kez yoğurdu üfleyerek yiyorlar. Sağ seçmenin nasıl bir tavır göstereceği konusunda " verilerin doğru bir değerlendirme yapabilme olanağı vermediği " belirtilirken yapılan değerlendirmelerde bir görüş birliği yok.
Genel olarak sağ seçmenin seçimlere katılma oranının "yüksek" hatta "çok yüksek" olacağı ve oy kullanma konusunda disiplinli davranacakları konusunda görüş birliği var. Ama seçime katılmayanların tavrını belirleyebilmek çok zor. Genellikle bunlar kamu oyu anketlerine yanıt vermiyorlar veya genellikle Le Pen'in seçmeninin yaptığı gibi kime oy vereceklerini saklıyorlar. Bu seçimlerin olağanüstü özelliği göz önüne alınırsa, oyunun rengini gizleme olgusu daha da bir ağırlık kazanabilir. Bu kesime göre, seçimlere katılmama oranının 21 Nisan'a göre daha düşük olacağı ve yüzde 18 ile 21 arasında değişecek.
Bir başka değerlendirmeye göre, seçimlere katılmama oranı, birinci tur gecesinden bu yana yüzde 26'dan yüzde 29'a yükselmiş durumda. Ama bu artış, daha çok, Chirac'a oy vermek istemeyen solun beyaz oy kullanma eğilimi göstermesi şeklinde belirginleşiyor.
Sağın tavrı konusundaki değerlendirmeler konusunda tam bir görüş birliğinden söz etmek mümkün değil. Özellikle merkez sağ ve "diğer sağ" diye adlandırılan seçmen kesimi Chirac'a neredeyse hiç güvenmiyor. Yerel basın organlarının yaptığı anketlere göre, bu seçmen grubunun yüzde 52'si Chirac'la ilgili olumsuz fikre sahipken, yüzde 60'ı Chirac'ın onları hayal kırıklığına uğrattığını belirtiyorlar. Bu kesimin oy kullanmaya gitmeyeceğinin hesapları da yapılıyor.
Le Pen'e nereden oy kayabilir?
Seçmenin hangi kesiminin oylarının Le Pen'e kayabileceği konusunda ise tam bir belirsizlik var. "Uyarı" amacıyla aşırı sağa oy vermiş kesimlerin bu tavırlarını devam ettirebileceği belirtiliyor. Özellikle, Chirac'ın nasılsa kazanacağına inanan bu kesimin tavrını değiştirmeyeceği varsayılıyor. Bunun yanı sıra, birinci turda ne Chirac'a ne de Le Pen'e oy vermemiş sağ kesimin bir kısmının bu turda Le Pen'e oy verebileceği hipotezi ciddiye alınıyor.
Aşırı soldan Le Pen'e ne kadar oy kayar? Solda Arlette dışında tüm partiler, Le Pen'e karşı Chirac'a oy kullanma çağrısı yaptı. Arlette oy kullanmamakla beyaz oy kullanma arasında bir anlama gelebilecek bir açıklama yapmakla yetindi. Geçmiş seçimlerde böylesine bir gerilim yaşanmamıştı, bu nedenle aşırı sol oyların ne kadarının Le Pen'e kayabileceğini tahmin etmek çok zor.
Ama bu seçimler tümüyle "red" üzerine kuruldu. Sağ sağı, sol solu reddetti. Yoğun bir red de Le Pen'e neden olmasın. (EK)