Kadın Adayları Değerlendirme ve Eğitme Derneği (KA.DER) eski başkanı Ayşe Bilgi Dicleli ise "Bu gerekçe siyasi partiler yasasının değişmesi gerektiğini gösteriyor" dedi.
Kaplan: Meclis demokratik bir seçim ve siyasi partiler yasası hazırlamalı
DTP Hukuk Komisyonu Başkanı Hasip Kaplan, Yargıtay Başsavcısı'nın yazısını değerlendirdiklerini; hukuk komisyonunun bir rapor hazırlayarak, parti merkez yürütme kuruluna sunacağını; raporun daha sonra da DTP'nin 400 kişilik kurucular kuruluna gideceğini belirtti.
Kaplan konuyla ilgili olarak bianet'e şunları söyledi:
"Meclisin bir an önce demokratik bir siyasi partiler ve seçim yasası hazırlaması gerekiyor. Zaten ilerleme raporu ve katılım ortaklığı belgesinde bu vardır. Özellikle de Türkiye gibi cins ayrımcılığının çok yaygın olduğu ülkelerde kadın erkek eşitliğini de ifade eden eşbaşkanlık sistemi gibi; siyasi partilerdeki karar organlarını, demokratik yapılanmaları, yasalarla sınırlandırmamak gerekir."
Kaplan, Yargıtay başsavcılığının yürürlükte olan mevcut yasaya göre yazı gönderdiğini belirterek sorunu yasalardaki evrensel hukuk anlayışındaki eksikliğe bağlıyor. Anayasanın 90. maddesine göre Avrupa sözleşmesi ve uluslararası sözleşmelerin iç hukukumuzda kanun hükmünde olduğunu belirtti.
Eşbaşkanlığın örnekleri var
Kaplan, eş başkanlık uygulamalarının Almanya'da Yeşiller Partisi'nde, Avrupa Parlamentosunun bir çok komisyonlarında ve çeşitli alanlarda uygulandığını söylüyor:
"Eşbaşkanlık gibi bir kurum; daha çoğulcu ve daha kapsayıcı daha demokratik bir yapılanma ve anlayışı ifade ediyor. Hukuku kanun anlamında dar değerlendirmek yerine, hukukçu bakışını demokratik toplum ve onun en önemli unsuru olan siyasi partileri demokrasinin vazgeçilmez unsuru görmek gerekir. Demokratik katılımın önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır."
Kaplan, lider sultasını destekleyen şu anki siyasi partiler yasası karşısında eşbaşkanlığın ileri demokratik bir kurum olduğunu söylüyor. Kaplan "Yine parti içi üye hukuku açısından da adayların belirlenme biçimi açısından da mevcut siyasi partiler yasası merkeziyetçi atamacı, buyrukçu bir sisteme yol açıyor. Bunların da değiştirilmesi gerekiyor" derken; KA.DER eski başkanı Dicleli ile aynı düşünceyi paylaşıyor:
"Siyasi partiler yasasında değişmesi gereken o kadar çok şeyler var ki. Partilerde bir kere başkanlık sistemi var. Bu anti demokratik uygulamadır. Kadının siyasette temsili için eşbaşkanlık gibi kota da çok önemlidir."
Yüzde 10 barajı indirilmeli
Kaplan, hükümetin hazırlamış olduğu bir partiler ve seçim tasarısının bulunduğunu söylüyor ve "Bu tasarıda yüzde 10 barajının indirilmesi de gerekmektedir. Türkiye bir seçim sürecine girmiştir. Demokratik temsilin önündeki engellerin kaldırılması konusunda sorumluluk AKP hükümetinde ve meclis başkanlığındadır. Bu olay savcılık olayı olmaktan çıkmıştır. Türkiye demokrasinin savcılığın dayandığı demokratik yasalarının müdahalesinden koparmak gerekiyor" diye konuştu.
Dicleli, Siyasi partilerin hiyerarşik, ataerkil yapısına son vermek gerektiğine dikkat çekiyor:
"Kadınlar ve gençler eksik temsil ediliyorlar diye, hukuk insanlarının uyarıda bulunması gerekiyor. Bu bir partinin eş başkanlığıyla ilgili bir mesele değildir. Türkiye'nin dünya çapındaki listelerinin sonunda yer almasıyla ilgilidir. Modern hukuka, demokrasiye aykırıdır. Ben hukukçu olsaydım siyasi partiler yasasını demokrasiye uygun olmadığını, değişmesi gerektiğini söyler ve bununla ilgili önlemler alırdım."
DTP'deki kadın oranı; tüm siyasi partilerden fazla
Kaplan ise, Bu müdahaleyi kadınların siyasete katılımına yönelik çok ciddi bir tehlike olarak gördüğünü söylüyor:
"Kadınlar mecliste yüzde 4 temsil ediliyor. Meclisi erkek meclisine çevirmek istiyorlar. Bunu, erkek egemenliğini topluma da yaymak istiyorlar. Biz bu anlayışa karşı kararlılığımıza DTP gösterdik"
Kaplan, en çok kadın il başkanı; belediye başkanı ve parti yöneticisinin DTP olduğunu söylüyor ve ekliyor:
"DTP'deki kadın yönetici oranı şu andaki tüm partilerin toplamından yüksektir. Bıyıklı politika bunlar. Kadının siyasete katılmasıyla birlikte, şiddet toplumunu da yumuşatacaktır. Demokratik zemin açısından bunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Kadınları ezdirmemek konusunda da son derece kararlıyız." (AD/EÖ)
