Eti Gümüş AŞ'nin Kütahya Gümüşköy'deki maden tesisindeki atık barajında yaşanan sorun sonrası yetkililer üretimin durdurulduğunu açıklamıştı. Dün (9 Mayıs) saatlerinde işletme gümüş çıkarma faaliyetine yeniden başladı.
Yıldızlar SSS Holding'in anonim şirketlerinden biri olan Eti Gümüş AŞ'den yapılan yazılı açıklamada "Atık barajında bulunan iki numaralı havuz ile üç numaralı havuz arasındaki yıkılmanın neticesinde dışarıya siyanürlü su sızmasının söz konusu olmadığı, olaydan 24 saat içerisinde yeraltı ve yerüstü su numuneleri alınarak tüm tahlillerin yapıldığı ve yapılan tahliller sonucunda dışarıya siyanürlü su sızdığına ilişkin herhangi bir hususun tespit edilmediği görülmüştür" denildi.
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Erdoğlu, Kütahya Valisi Kenan Çiftçi ve diğer yetkililerin benzer açıklamalarına karşın yöre halkı testis önünde dün (9 Mayıs) akşam saatlerinde bir protesto gösterisi yaptı.
Eylemciler adına basın açıklaması yapan Köprüören Köyü Muhtarı Sabri Görür, havuzlardaki siyanür tehlikesinin zaten önceden belli olduğunu söyledi. "Barajın taşması halinde ilk önce Köprüören Köyü zarar görecek. Çünkü seviyesi düşük ve en yakın köy. Nüfusu 650 ve 340 hane. Buranın içerisinden geçen bir dere var. Bu dere, Porsuk ve daha sonra Sakarya Nehri ile Karadeniz'e kadar uzanıyor. Buranın suyunun buharlaşması sonucu tarımsal çalışmalarda da bir verim alamıyoruz."
Setlerin çökme haberinin duyulması üzerine bölgeye giden Metalurji Mühendisleri Odası Başkanı Cemalettin Küçük, Eti Gümüş'te gümüş çıkartma faaliyetinin yeniden başladığı bilgisinin kendilerine ulaşması sonrasında yeniden Gümüşköy'e döndü.
Kütahya'dan yeni haberleri hakkında görüştüğümüz Küçük, bianet'e şu açıklamayı yaptı:
* Yetkililer gerçekleri saklıyor. Atık barajından sızıntı olmaması olası değil. Tüm yük son setin üzerinde. Oraya kaya, toprak, kum döküp sağlamlaştırmaya çalışıyorlar.
* Bu kısa vadeli bir çözüm. Uzun vadede üstü açık bir depolama alanı siyanürü tutması mümkün değil. Hiçbir izolasyon maddesi görevini sonsuza kadar yapamaz. Kaldı ki burada asıl sorun sudaki asit - baz dengesinin değişmesi ve siyanürün havaya karışması. Üstü açık bir sitem bu buharlaşmayı durduramazsınız. Bölge yavaş yavaş yıllardır zehirleniyor.
* Kütahya'da çarşambadan itibaren üç gün boyunca yağmur yağacak. Suyun asit dengesinin bozulması hızlanabilir. Son set zaten barajdaki tüm suyu tutmaya yönelik bir biçimde inşa edilmemiş. Şimdi üç havuzun suyunu tutuyor. Üzerine yağmur yağacak.
* Biz oda olarak baştan beri risk hep vardı. Şimdi arttı ve setlerin çökmesiyle görünür oldu diyoruz.
* Siyanürle altın arama yönteminin tamamen ter edilmesi gerekiyor. Temiz madencilik yapılmalı. Bakın Balıkesir Balya'daki kurşun madeni 1939'da kapandı. Ama hâlâ çevreyi kirletiyor. Orada 4 milyon ton atık var. Manyas gölüne karışıyor. Balya'da toprak ölü. Şimdi yeniden açmayı düşünüyorlar.
* Özellikle Gümüşköy ve çevresi siyanürle madencilik yapmak için fazladan risk taşıyan bir bölge. Toprakta doğal olarak arsenik var. Kendi kendide açığa çıkmaz, ama siyanürle temas ettiğinde çözünür. Dulkadirli "kanserli köy" olarak bilinir. Son yıllarda deri ve akciğer kanserinden yüzün üzerinde insan öldü. Yer altı içme suyuna arsenik karışıyor. Nedeni Gümüşköy'deki siyanür kullanımı.
* Bu nedenle kurulduğundan bu yana çevre köylerde insan ve canlı yaşamını tehdit eden ve çeşitli hastalıklara neden olan bu tesis artık tartışmasız olarak kapatılmalıdır. Ardından birikmiş olan atıklar, sızma yapmayacak ve buharlaşma olmayacak biçimde doğayla irtibatı kesilecek biçimde kapatılmalı, kontrol edilmelidir.
Gümüşköy'deki gümüş madenciliğinin tarihi 2. yüzyıla kadar gidiyor. Şu an kullanılan tesislerin temeli 1985'de atılmıştı, iki yıl sonra faaliyete başladı. Türkiye'de siyanürle madencilik yapılan bu ilk işletme Etibank'a aitti. 100. Yıl Gümüş madeni adıyla açılan işletme. 1998'de özelleştirilerek Dinç Bilgin ve Cavit Çağlar ortaklığına satıldı. Ekim 2000'de Tasarruf Mevduatları Sigorta Fonu'na (TMSF) devredildi. 2004 yılında ihaleye çıkartılan işletme bugün Yıldızlar SSS Holding'in iştiraklerinden birisi. (HK)