Şişli’de seçilmiş belediye başkanı Resul Emrah Şahan’ın yerine kayyım olarak atanan Cevdet Ertürkmen, aralarında şehir plancılarının da aralarında olduğu 9 işçiyi 14 Kasım Cuma günü işten çıkarttı.
İşten çıkartılanların, Şahan’ın “Şişli’nin Kanal İstanbul’u” olarak nitelendirdiği, Taşyapı’nın rezidans projesine karşı Şişli Meclisi’nin 9 Kasım’da yaptığı bilgilendirme toplantısına katılanlar olduğu anlaşıldı.
İşçiler bunun üzerine bugün belediye binası önünde eylem yaptı. Eyleme CHP ve DEP Parti ile birlikte DİSK destek verdi. Çevik kuvvet polisi eyleme katılanlar ile belediye başkanlığı binası arasında kalkan oluşturdu.
CHP Şişli İlçe Başkanı Canercan Kartal eylemde yaptığı konuşmada işçilerin gerekçesiz olarak, siyasi kimlikleri işten çıkarıldığını söyledi.
“Gerekçe arkamızdaki parkta gerçekleşen Taşyapı karşıtı mahalle toplantısına katılım sağlamaları, işçilik alacağı davası açmaları, CHP’li olmaları, alanında uzman şehir plancıları olmaları” dedi. “Yüzleri yetmemiş, bunu da yazamamışlar tutanaklara” diye ekledi.
Kartal “Kentine sahip çıkan yurttaşların ve belediye çalışanlarının cezalandırılması kabul edilemez. Bu açık bir siyasi kıyım, sindirme operasyonu ve kayyım düzeninin karakterini ortaya koyan utanç verici bir uygulamadır.” diye konuştu. İşçilerin göreve iadesini istedi.
"Kayyım zihniyetinin her aşamasını hissediyoruz"
DEM Parti İstanbul İl Eş Başkanı Çınar Altan, kayyım uygulamasının tüm ülkede yurttaşları etkilediğini belirterek, “Buraya çökmenin ötesinde, fişlemelerle bir biat kültürü inşa edilmeye çalışılıyor” dedi.
Altan “Belediyelerden tüm ülke sathına kadar yayılan kayyım zihniyetinin her aşamasını hisseden yurttaşlarız. Bu toplumda bunun muhatabının herkes olduğunu düşünüyoruz. Onun için buradayız. İşte böyle fişlemelerle, kumpaslarla bu belediyeye çökmenin ötesinde burada bir biat kültürü inşa edilmeye çalışılıyor” diye konuştu.
Çelik, "Siyasi kadrolaşma" dedi
Daha sonra söz alan CHP’nin seçilmiş İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, kayyımın halkçı belediyecilik uygulamalarını sonlandırdığını, siyasi kadrolaşmaya gittiğini söyledi. “Bu yapılan siyasi intikamdır.” diyen Çelik şöyle konuştu:
“19 Mart darbesini gerçekleştirenler, rekor oyla seçilmiş Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ı tutuklayarak yerine bir kayyım atadılar ve demokrasiye bir leke çaldılar. 240 gündür burada hak, hukuk ve demokrasi ayaklar altında.
Şişli’de halkçı belediyecilik uygulamaları gerçekleştirilemiyor. Kayyım burada göreve başladığı anda Şişli’de kent lokantalarını kapattı. Yetmedi, öğrencilere verilen desteği, bursu, ulaşım desteğini kesti. Azınlık iktidarının Şişli’ye atadığı kayyım, Şişli halkını cezalandırmak için burada çöp dağları oluşmasına neden oldu.
CHP’nin yerel yönetimler eliyle toplumla bağ kurmasının önüne geçmek istiyorlar. Amaçları belediyelere çökerek o ilçelerin rantını yönetmek. İşte tam da bunun için Şişli’de kayyım bir siyasi kadrolaşma yoluna gitti.
AKP’de Kağıthane’de Gençlik Kolları Başkanlığı yapmış bir kişiyi getirdi, buraya başkan yardımcısı yaptı. Tuzla’da, Fatih’te AKP’de görev yapmış insanlar buraya başkan yardımcısı yapıldı. Buradan kayyıma sesleniyoruz. Bu yaptığınız belediyeyi yönetmek değil. Bu yaptığınız burayı bir siyasi partinin ofisine döndürmek. Yaptığınız kamu yönetimi değil. Yaptığınız bir partizanca kadrolaşma operasyonu.
Bunun adı tam olarak bir siyasi intikamdır. Şişli halkının hakkına sahip çıktığı için hiç kimse işten çıkartılamaz. Siyasi görüşleri nedeniyle hiç kimsenin ekmeğiyle oynanamaz. CHP’li diye hiç kimse işten çıkartılamaz. Kamu çalışanı bir siyasi partinin memuru değildir.”
Arka plan: Şahan durdurunca tutuklandı, kayyım devam ettirdi
Şişli’de Taşyapı tarafından yürütülen yüksek katlı rezidans projesi uzun süredir tartışma konusu. Seçilmiş Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, proje hakkında teknik eksikler ve yoğunluk artışı nedeniyle denetim yapılmasını istemiş; “Şişli’nin Kanal İstanbul’u” olarak nitelendirdiği inşaatı durdurmuştu. Denetim tutanaklarında demir kalınlığı gibi yapısal unsurlarda uygunsuzluk iddiaları bulunması da tartışmayı büyütmüştü.
Şahan’ın tutuklanmasının ardından belediyeye kayyım atanmasıyla proje yeniden ilerlemeye başladı. Bu durum, kamu kaynaklarının ve kent planlamasının şirket çıkarlarına göre şekillendirildiği iddialarını güçlendirdi. Taşyapı, Türkiye’de büyük ölçekli projelerde yer alan ve özellikle AKP iktidarları döneminde kamudan yüksek tutarda ihale aldığı için muhalefet tarafından sık sık “iktidara yakın” olmakla eleştirilen bir şirket.
(HA)

