1968'in devrimci militanlarından Şirin Yazıcıoğlu [Cemgil] bugün bine yakın yoldaşının katıldığı bir törenle Karacaahmet Mezarlığında toprağa verildi.
Öğlen Karacaahmet Sultan Dergahı'nda düzenlenen törende, yol arkadaşları onunla ilgili anılarını paylaştı; Cemgil'i hasretle hatırlayacaklarını söylediler.
Şirin Cemgil, 17 Nisan'da, 12 Eylül darbesinin ardından sürgüne gittiği Almanya, Duisburg'da yaşamını yitirmişti.
Kararlı ve mücadeleci
Törende ilk olarak, 1971'de Nurhak'ta öldürülen Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) kurucularından Sinan Cemgil'le birlikteliğinden doğan oğlu Taylan konuştu.
Annesinin ömrü boyunca fikirlerine sadık yaşadığını belirten Taylan Cemgil, tamamlamaya vakit bulamadığı anı kitabını hazırlayıp yayınlayacaklarını belirtti.
"1965'te, kendi deyimiyle, profesyonel devrimci olmaya karar verdikten sonra, politik hareketlerin içinde olsa da bağımsız tavrını hep korudu." Taylan Cemgil "Kendini barış çocuğu olarak tanımlarda. Hayatta ne yaptıysam ona borçluyum" dedi.
Hem 1960'larda politik mücadeleye katıldığı sırada hem de Almanya'daki sürgün yıllarında birlikte olduğu yoldaşları, Şirin Cemgil'in kararlı, fikirlerinden taviz vermeyen ve nasıl düşünüyorsa öyle yaşamaya çalışan bir kadın olduğunu anlattı.
Sinan Cemgil'den bağımsız olarak anılması gerektiğini tüm konuşmacılar hatırlattı. O dönem sosyalist hareketin içinde kadın bir militan olarak öne çıkmanın zorluğu vurgulandı. Törene katılan kadınlar da bu vurgunun yapılmasında ısrarcı oldu. Şirin Cemgil'in mücadeleciliğinin yanı sıra, sesi, söylediği türküler ve Ruhi Su Dostlar Korosu'nda çalışmaları da hatırlandı. Son yıllarındaysa özellikle devrim fikrinden vazgeçenlere tepki duyarak kendini yalnızlaştırdığı söylendi.
Devrimci, kadın ve anne
Tuncer Sümer, 1964'ten itibaren Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF) içinde yer alan Şirin Cemgil'in "hep dik duran, kararlı, inançlı" biri olarak her zaman tartışmaların önünde yer aldığını; herkese örnek olduğunu anlattı.
ÖDP milletvekili Ufuk Uras, cenazede biraraya gelen farklı sosyalist kesimlerden insanların gerçek hayatta da yan yana çalışmasının Şirin Cemgil'in anısına en önemli saygı gösterisi olacağını söyledi. Mustafa Yalçıner'se, 40 yılda yaşananların yok sayılamayacağını, küçük birlikteliklerle başlamak gerektiğini belirtti.
Ertuğrul Kürkçü, "60'ların ikinci yarısında ODTÜ Mimarlık Fakültesinde okuyanlar için Şirin çok önemliydi, yoldaşımız, sosyalist gençlerin öncüsü Sinan'ın karısıydı" dedi. "Ama yakından bakınca Sinan mı Şirin'in kocası, Şirin mi Sinan'ın karısıydı; hangisini diğerine atfen anacağınızı söylemek o kadar kolay olmazdı.
"Biz 68'liler kendimizle öğünmeyi severiz. Ama bu öğünmelerin bir bölümü boşunadır. Kadınlara özgürlüklerini yaşama hakkı tanıdığımız da bu boş öğünmelerden birdir. Çok az kadın arkadaşımız bu hareket içinde kendine yol açabildi. Şirin, bunlardan biriydi. Bağımsız bir kadındı. O devrimin bir ihtimal olarak varlığını kanıtlayan bir hayat sürdü. O öldü diye bu ihtimal de ölmeyecek elbette; bu yolu tutacak gençlerin varlığı acımızı hafifletebilir."
Sevim Belli, "Bir yiğit kadınımızı daha yitirdik" diye söze başladı. Özellikle yurtdışında sürgündeyken yakınlaştıklarını anlatan Belli, birlikte Avrupa'da kadınların devrim mücadelesine katılması için çalıştıklarını anlattı. Su Apaydın da "Şirin proleterya aydını bir kadın, bir anneydi" dedi.
Rakel Dink'e mektup
Törenin sonunda Şirin Cemgil'in, Hrant Dink'in eşi Rakel Dink'e yazdığı mektup okundu. "Benim sevgilimi Nurhak dağlarında kurşunlayan ellerle senin, sizin sevgilinizi kurşunlayan elleri çok iyi tanıyorum. Ama bu ülkede sevgiyi ve kardeşliği de çok iyi biliyorum"
Törende konuşanlar arasında Haşmet Atahan, Atilla Sarp, Hülya Sancak, Oğuzhan Kayserilioğlu ve Bora Gezmiş de vardı. Cenazeye katılanlar arasında da Eşber Yağmurdereli, ÖDP'den Hayri Kozanoğlu ve Alper Taş, Nuran Ağırnaslı, Tayfun Mater, Nadire Mater, Mustafa Atalay, Oral ve İpek Çalışlar, İlhami Aras, Masis Kürkçügil, Atilla Aytemur, DTP'den Ömer Ağın, Işıl Özgentürk de vardı.
Daha sonra grup "Devrim şehitleri ölümsüzdür", "Yaşasın devrim ve sosyalizm" sloganları, Nurhak türküsü eşliğinde mezarlığa yürüdü.
Kimdir?
11 Mayıs 1945'te Buldan, Denizli'de doğan Şirin Yazıcıoğlu [Cemgil], Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olduktan sonra kısa bir dönem avukatlık yaptı ve siyasi suçlamalarla yargılanan ilerici–demokratların davalarına girdi. Türkiye İşçi Partisi Çankaya şubesi üyesi ve F.K.F kurucusu'ydu. 1968 öğrenci hareketi içinde aktif roller üstlendi. Hareketin öncülerinden Sinan Cemgil ile öğrenciyken evlendi. 12 Mart darbesinden sonra cezaevine girdi.
Serbest bırakıldıktan sonra Hikmet Kıvılcımlı geleneğinin içinde yer aldı. 12 Eylül askeri darbesini izleyen günlerde de tutuklandı. Serbest bırakıldıktan sonra 1982'de politik sürgün olarak ülkesini terk etti. Şirin Cemgil, Sinan Cemgil'in yanında toprağa verildi.(EÜ)