Sinop Nükleer Karşıtı Platform, meclisteki milletvekillerine mektup göndererek Japonya ile imzalanması planlanan Sinop nükleer santrali ev sahibi anlaşmasının reddi yönünde oy kullanmalarını talep etti.
Sinop İnceburun’da Türkiye'nin Mersin Akkuyu'dan sonra ikinci nükleer santrali olması planlanan proje Japonya Konsorsiyumu ile yapılmak isteniyor.
3 Mayıs 2013'te Japonya ile devletlerarası anlaşma, 22 Ağustos 2014'te de işbirliği zaptı imzalanmıştı.
2023'e kadar ikisi bitmiş, biri inşaat 3 santral hedefi
8 Aralık 2014'te de TBMM gündemine bu anlaşma ve zaptı onaylayacak "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Japonya Hükümeti Arasında Türkiye Cumhuriyetinde Nükleer Güç Santrallerinin ve Nükleer Güç Sanayisinin Geliştirilmesi Alanında İşbirliğine İlişkin Anlaşma ile Türkiye Cumhuriyetinde Nükleer Güç Santrallerinin ve Nükleer Güç Sanayisinin Geliştirilmesine Dair İşbirliği Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı" geldi.
Tasarının gerekçesinde enerji talebinin karşılanması için 2023 yılına kadar Mersin Akkuyu'da ve Sinop'ta iki santralin devreye alınması üçüncüsünün ise inşaatına başlanmasının hedeflendiği belirtildi.
Sinopluların yüzde 80'i istemiyor
Sinop Nükleer Karşıtı Platform, tüm parti ve milletvekillerine yolladığı mektupta, nükleer enerjinin vazgeçilmez olmadığını belirterek yenilenebilir enerji kaynakları açısından Türkiye'nin zengin olduğu ifade edildi.
Sinop'ta halkın yüzde 80'inin nükleer santral istemediği belirtilen açıklamada, tüm dünyanın bu enerjiden vazgeçtiğine dikkat çekildi.
Kaza riski çok yüksek
Açıklamada, Three İsland, Çernobil ve Fukuşima kazaları hatırlatılarak nükleer enerjinin çok riskli bir enerji olduğu ifade edildi.
"Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından yayınlanan olayların derlenmesiyle yapılan çalışmaya göre, 1987 yılı ile Haziran 2013 arasında nükleer santrallerde çeşitli seviyelerde İNES ölçeğine giren 611 olay ve kaza bildirilmiştir.
"Nükleer santrallerin zararı tek kaza riskiyle de sınırlı değildir: Nükleer santrali bugün kapatıyoruz deseniz bile, binayı ve atıkları yok edemiyorsunuz. Sorunlar hep önümüzde ve gelecek yıllara miras olarak kalmaktadır.
"Çernobil felaketi nedeniyle Radyasyona maruz kalıp buna bağlı olarak yaşanan hastalıklar; Kanser, genetik değişiklikler, kanser harici hastalıklar (Beyin hastalıkları, hızlanmış yaşlanma süreci ve psikolojik bozukluklar.) şeklinde sıralanabilir.
"Bizler dünyayı nükleer lobici bilim insanları ve nükleerci politikacıların bilim dışı oyunlarına teslim etmeyecek kadar çok seviyoruz. Ne Sinop’ta ne Akkuyu’da ne de Türkiye’nin bir başka yerinde nükleer santral istiyoruz. Bunu engellemek için Demokratik ve Barışçı yöntemlerle mücadele edeceğimizi bildiriyoruz." (NV)
* Fotoğraf: Volkan Atılgan