Haberin İngilizcesi için tıklayın
Geçtiğimiz hafta İstanbul’da gerçekleştirilen Dünya İnsani Zirvesi pekçok tartışmayı ve eleştiriyi de beraberinde getirdi.
İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) gibi hak örgütlerinin zirveye çağrılmamış olması bunlardan biri... Sınır Tanımayan Doktorlar’ın; “... zirve, insani yardım ve mültecilerle ilgili uluslararası yasaların altına imza atan devletlerin, aynı yasalara uyma ve bu yasaları uygulama yükümlülüklerini desteklemekten uzaktır..." diyerek Zirve’den çekildiğini duyurması ve zirveye evsahipliği yapan Türkiye’nin katılımcı ülkelere ve çatışan silahlı gruplara sivillerin korunmasını sağlama mesuliyetlerinin hatırlatıldığı bildiriye imza atmaması bunlardan bir kaçı...
Tüm bunlar yaşanırken, bizim gönlümüzdeki “İnsani Zirve” ise İstanbul’un Esenler,Tarlabaşı,Sultanbeyli gibi semtlerinde gerçekleşti. Başta savaşlar olmak üzere tüm “insani" felaketlerden yoğun biçimde etkilenen çocukların gülmesini ve eğlenmesini amaçlayan bir zirveydi bu...
Sınır Tanımayan Palyaçolar topluluğu, Esenler Belediyesi ve Tarlabaşı Toplum Merkezi, Hayata Destek Derneği, İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı, Goethe Enstitut gibi sivil toplum örgütlerinin organize ettiği bir etkinlikle dört gün boyunca başta Suriye ve Iraklı mülteciler olmak yüzlerce çocukla buluştu.
Brenner: Asıl iletişim kalpten kalbe olan
24-27 Mayıs tarihlerinde Esenler’deki Çocuk Sokağı, Tarlabaşı Toplum Merkezi, Hayat Destek Derneği, Sultanbeyli Kızılay Şubesi ve Esenler IKGV gibi farklı mekanlarda çocuklarla buluşan ekip, Sınır Tanımayan Palyaçolar’ın Almanya ayağından.
Topluluğun üyelerinden Miriam Brenner (üstte), İstanbul’daki buluşmaların ardından izlenimlerini şu sözlerle aktarıyor; “Mülteci çocuklarla her buluştuğumda sadece çocukların değil, aynı zamanda yetişkinlerin de görünür olmaya ve sevgiye olan ihtiyaçlarına tanık oluyorum. Onlarla bir arada olmak inanılmaz bir enerji veriyor. Eller, size bakan gözler, size görünmek isteyenler... Bunları görürken aynı zamanda onların taşıdığı umut, hüzün, korku ve heyecan gibi tüm duygulara tanık oluyorsunuz...”
10 yıldır profesyonel palyaçoluk yapan Brenner, Sınır Tanımayan Palyaçolar’a 2009 yılında katılmış ve daha önce de Suriye ve Türkiye’deki savaş mağduru çocuklar ve yetişkinler için gösteriler gerçekleştirmiş. Mülteci ve göçmenlerin beslenme, barınma ve güvenlik gibi temel ihtiyaçlarının yanısıra değer görmek, sevilmek, eğlenmek gibi ihtiyaçlarının da önemine dikkat çeken Brenner şöyle diyor:
“Tüm bu buluşmalarda görüyoruz ki asıl iletişim, kalpten kalbe olan ve mültecilerin buna çok ihtiyacı var...”
"Kahkaha en iyi ilaçtır"
Sınır Tanımayan Palyaçolar /Clowns Without Borders*, palyaçolar, akrobatlar ve performans sanatçılarından oluşan ve gönüllülük esasına dayanarak ücretsiz gösteriler düzenleyen bir topluluk.
“Kahkaha en iyi ilaçtır” diyerek yola çıkan ve savaş, doğal afetler, yoksulluk gibi felaketlerden etkilenen afet bölgelerindeki insanların yüzlerini ve kalplerini güldürmeyi hedefleyen topluluğu kurma fikri 1993 yılında İspanya’da ortaya çıkmış.
Topluluğun Almanya ayağı ise kurulduğu 2007 yılından bugüne kadar Romanya,Ukrayna,Sri Lanka,Nepal, Kenya,Türkiye ve Suriye gibi onlarca farklı ülkede çocuk ve yetişkinler için ücretsiz gösteriler düzenlemiş. Şu an yaklaşık 12 farklı ülkeden yüzlerce gönüllünün katılımıyla dünyanın çeşitli ülkelerinde çalışmalarını sürdüren topluluğun Türkiye ayağı ise kurulum aşamasında. (GK/HK)