* Fotoğraf: Juan Carlos Tomasi. Her gün yaklaşık 5 bin kişinin bulunduğu Sırbistan - Hırvatistan sınırındaki kamptan.
Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) Balkan ülkeleri sınırlarını kapattığından bu yana mültecilerin daha fazla şiddete maruz kaldığını açıkladı.
Hırvatistan, Makedonya ve Slovenya’nın, Kuzey Avrupa’ya sığınmak için Balkan ülkeleri üzerinden geçiş yapmak isteyenlere sınırlarını tamamen kapatmasının ardından, Avrupalı liderler de 9 Mart 2016’da “Balkan rotası” adı verilen yolu kapattıklarını duyurmuştu.
Savaştan kaçan binlerce insan için bu rotanın, Avrupa’ya güvenli ulaşım sağlayan az sayıdaki seçenekten biri olduğunu ifade eden MSF, o bölgede şiddete bağlı travma mağdurlarına yönelik sağlık hizmetlerinin Mart ayından bu yana iki katına çıktığını açıkladı.
Tedavide fiziksel travma izleri
Mültecilere tıbbi yardım ve psikososyal destek vermek için Sırbistan’da çalışan MSF ekipleri, sınırların kapatılmasının ardından hem buradaki göçmen ve sığınmacıların sağlık durumunun hem de bölgedeki insani durumun gittikçe kötüleştiğini, şiddete maruz kalan göçmenlerin sayısında artış olduğunu duyurdu.
Son birkaç aydır MSF çalışanlarına bildirilen şiddet ve suistimal vakalarında büyük bir artış yaşandığını belirten MSF Sırbistan Program Direktörü Simon Burroughs, açıklamasında şunları söyledi:
“Ağırlıklı olarak Macaristanlı yetkililer tarafından şiddet uygulandığını ileri süren bu kişilerin çoğunda şiddete bağlı fiziksel travmaları açıkça görebiliyoruz.
“Avrupa sınırlarındaki savunmasız insanlara şiddet uygulanmasını çok sert bir dille kınadığımızı belirtmek istiyoruz. Macaristan’ın bu konuda gerekli önlemleri bir an önce almasını ve şiddet vakalarını durdurmak için gerekli adımları atmasını bekliyoruz.”
Sığınma başvuruları en aza indirildi
Açıklamada, geçtiğimiz aylarda Avrupa Birliği’nden sığınma talep etmek için Macaristan üzerinden yapılan başvuruların en aza indirildiği de belirtildi.
“Temmuz başında sınır kontrollerinin Macaristan sınırının sekiz kilometre içine kadar ilerletilmesi ise, insanların Sırbistan’a geri püskürtülmesinin önünü açmış oldu.”
“Ülke sınırları arasında sıkışıp kalmış düzinelerce ailenin önünde şu anda iki seçenek var: Ya bu korkunç koşullarda ve bilinmezin içinde beklemek zorunda kalacaklar ya da ölümcül göç rotalarında daha fazla şiddet ve suistimal ile karşılaşmayı göze alacaklar.”
Şiddet görenlerin sayısında iki kat artış
MSF ekipleri Nisan ayından bu yana 510 kişiye yapılan ruh sağlığı muayenesi sonunda 188 kişiye psikososyal destek hizmeti verdi.
“Bu kişilerin çoğu insan kaçakçıları, polis veya topluluk içindeki kişiler tarafından kaçırılmış, işkence görmüş, hapse atılmış ve cinsel şiddete maruz kalmış.
“MSF’nin bu gibi travmatik olaylar yaşamış kişiler için gerçekleştirdiği muayenelerin sayısı göz önünde bulundurulduğunda, Mart ayından bu yana bu hastaların sayısında iki kat artış yaşandığı, Nisan ve Haziran ayları arasında neredeyse 10 kişiden birinin bu tip şiddet olaylarına maruz kaldığı görülüyor.”
“Aralarında kadın ve çocukların da olduğu şiddet mağdurlarının yüzde 65’i Macaristan topraklarında üniformalı kişiler tarafından fiziksel şiddete uğradığını, yüzde 35’i de diğer göçmenler, kaçakçılar veya hırsızlar tarafından şiddet gördüğünü belirtiyor.”
Burroughs, “Sınır engellemelerinden önce şiddet vakalarının görülme sıklığı daha azdı. Şimdiyse bu insanlar suçlu muamelesi görüyor” dedi.
Duş imkanı, temiz su, sağlıklı barınma yok
Burroughs mültecilerin içinde bulunduğu şartları da şöyle anlattı:
“Aileler derme çatma çadırlarda yaşıyor. Duş imkanı ve temiz su yok. Temel hizmetlere erişim yok. Sırbistan’daki yetkililere aylardır bu duruma bir çare bulmaları için çağrı yapıyoruz ama bugüne kadar birkaç küçük değişiklik dışında kayda değer hiçbir gelişme olmadı.
“İnsanlar umutsuz. Bu koşullar onların hem beden hem de ruh sağlığını etkiliyor. Sahadaki ekiplerimiz bu katı sınır politikalarıyla beraber gelen yaşam koşullarının yarattığı psikolojik etkiyi net bir şekilde görebiliyor. Depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve anksiyete, her geçen gün göçmenler arasında yaygınlaşıyor.”
Açıklamada, şu anda neredeyse üç kişiden birinde depresyon belirtileri görüldüğü ifade edildi.
MSF ekiplerinin muayene ettiği kişilerin yarıdan fazlasında soğuk algınlığı ve öksürük (üst solunum yolları enfeksiyonları), mide problemleri ve cilt hastalıkları görülüyor.
“Güvenli ve yasal geçiş imkanı tanınmalı”
Balkanlar’da şiddet üreten göç politikaları doğrultusunda MSF’nin çağrısını yineleyen Burroughs şöyle devam etti:
“Bu nedenle korunma ve sığınma ihtiyacı olan bu insanlar için Avrupalı yetkilileri bir kez daha güvenli ve yasal alternatifler üretmeye çağırıyoruz. Sırbistan - Macaristan sınırındaki katı göç politikaları yeniden gözden geçirilmeli ve bu rota üzerinden geçiş yapan insanların yaşam koşulları iyileştirilmeli.” (AS)