"bütün bu çelişkileri içinde yaşayan, şiir serüvenini hem insani karakteriyle, hem kültürel derinliğiyle, hem politik açılımlarıyla besleyen ama her zaman şair kalan, bu şair kimliği yanında da hayatın içinde belki birçoklarımıza da örnek olacak şekilde yoğun katılım gösteren çok yetenekli, hem şair olarak çok yetenekli, hem insan olarak çok kaliteli bir isim. "
Şair-yazar Hakkı Yücel'in bu sözlerle anlattığı Neşe Yaşın'ın beşinci şiir kitabı "Bellek Odaları" Lefkoşa'da Moyra Restorant'ta Işık Kitabevi'nin düzenlediği, sponsorluğunu Moyra'nın üstlendiği bir kokteylle tanıtıldı.
Yaşın gecede şiirlerinden ikisini okurken, şiirseverler için yeni kitabını da imzaladı.
Çok sayıda Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum sanatçı ve sanatseverin katıldığı gecede Işık Kitabevi sahibi Nahide Merlen'in kısa sunuşu ardından, şair-yazar Hakkı Yücel, kitabın tanıtımını yaptı.
74 Kuşağı ve Yaşın
Şair-yazar Hakkı Yücel, Neşe Yaşın'den gelen kitapla ilgili konuşma talebinin kendisini ister istemez 20-25 yıl öncesine götürdüğünü belirterek "O günlerde Yaşın'ın sadece duygularını, heyecanlarını dile getiren bir şiir sevdalısı olmanın ötesinde, yanı başında toplanan bir grup şiir sevdalısını da şiir üzerinde ciddi yönünde ciddi katkılar yaptığını hatırlıyorum," dedi.
"Edebiyat tarihimizde ya da şiir tarihimizde tartışmalı da olsa bir 74 kuşağı serüveni başladı ki eğer böyle bir kuşak varsa ve bu kuşağa dair bir serüven varsa sanırım sevgili Neşe Yaşın'ın bu konuda çok büyük çabaları ve gayretleri olmuştur."
Kitleselleşen şiir
Yücel, Yaşın'ın şiir serüvenini "sürekli gelişen, kendine özgü, kendini kapsayan ve kendinin ötesine de taşan, ciddi anlamda belirli sınırlar içinde kalıcılaşan ama sınırlar ötesine taşan bir duyarlılık ve estetik genişlik taşıyan bir şiir dili ve şiir yapısı" sözleriyle özetledi.
"Üstelik yine bu serüvende çok genç yaşta şiirlerinin kitleselleşmesi gibi bir ayrıcalığı yaşadığını da biliyorum. Özellikle bir şiirinin Kıbrıs'ın politik tarihiyle de bütünleşerek kitlelerin ağzında çok kullanılır hale geldiğini biliyorum ki Neşe üzerine konuşan ya da Neşe üzerine yazı yazan herkes Kıbrıs'ın bölünmüşlüğünü ifade eden bu şiiri sürekli gündeme getirir. "
Yücel, sözlerini, "Neşe Yaşın figürünü, karakterini ve heyecanlarını düşündüğüm zaman onun içinde o çılgınlığı da taşıyan ama o Don Kişotluk erdemini hayatına yakınlaştıran ve yerleştiren bir kişi olarak görüyorum, öyle tanıyorum, öyle seviyorum. Şiirine o açıdan da bakarak bir hayranlık duyuyorum..." diyerek bitiridi.
Buluşmada, Neşe Yaşın iki şiirini seslendirirken, şiirlerin Rumcalarını da Popi Avraam okudu.
"İstediğim dili burada buldum..."
Yaşın, yayımlanmış altı kitabı arasında beşinci şiir kitabı olan "Bellek Odaları" konusunda sorularımızı yanıtladı:
Neşe, ne hisseden yeni kitabınla ilgili? Belki biraz da kuzeydeki tanıtımıyla ilgili çünkü İstanbul'da geçen haftasonu yapıldı tanıtım... İstanbul'da nasıldı?
İstanbul'da çok güzel geçti, çok kalabalıktı ve herkes çok mutlu ayrıldı, sonra yemek oldu, oraya Anastasiadis geldi, orada kitapla ilgili bir konuşma yaptı.Kıbrıslıtürkler ve Kıbrıslırumların sevgisini mühürlediğimi söyledi, bir sembol haline geldiğimi... Şiirlerden alıntılar okudu...
Kitap İstanbul'da nasıl karşılandı? Sana dokunan birşey oldu mu oradayken?
Valla orada herkes çok mutlu olduğunu söyledi ve şunu söylediler: "Seninle her karşılaştığımızda güzel bir şey yapıyorsun!" O beni çok sevindirdi... Daha önce de Artists&Artists'in toplantılarına gelen insanlardı ve buluşmalar hep böyle güzel projelerle oluyor...
Bu kitapla ilgili neler hisseden? Şimdi ne hisseden? Bebeğin gibi...
Bir bebek gibi! Heyecan! Kitap olarak altıncı ama şiir olarak beşinci. Burada sevdiklerimle birlikteyim, şiir seven insanlarla, onun için heyecanlıyım yani. Güzel bir neden için burada insanlar...
Rumca'ya veya İngilizce'ye çevrilmesi için bir çalışma var mı?
Şiirler teker teker çevrildi aslında, kitaptan da çevrilen şiirler var. Ama kitap haline gelmesi zaman alacak biraz...
Aslında belki farklı bir şey bu kitap için, ilk kez Kıbrıslıtürkler ve Kıbrıslırumlar, bir şiir kitabı için kuzeyde birarada...
Benim için bu "olmazsa olmaz"... Türkçe bir kitap ama Rum arkadaşlarımı da çağırmak istedim çünkü sevincimi paylaşmak istedim onlarla...
Bunu galiba konuştuyduk telefonda, bu kitapta barikatlar açıldıktan sonra yazdığın şiirler de var içinde... Öncesi ve sonrası var
...
O var ama, o ne kadar yansıdı bilmiyorum. Hep özel olanla politik olan bu kitapta gene buluşuyor. Ve mutlaka Kıbrıs'ta yaşanan sürecin izleri var şiirlerin hepsinde... Böyle bir kitap...
Senin için diğer dört şiir kitabından farkı nedir bu kitabın?
İstediğim dili burada buldum, şiirde ulaşmak istediğim dile burada ulaştım yani.
Peki barikatların açılmasıyla bu dile ulaşman arasında herhalde bir bağlantı var, değil mi?
Enerji daha rahat akıyor!
(*) Sevgül Uludağ'ın 15 Şubat 2005'te Yenidüzen gazetesinde yayımlanan haber-söyleşisinin tamamını Hamamböcüleri'nde okuyabilirsiniz.