Türkiye cezaevlerinde siyasi mahpusların tahliyeleri keyfi nedenlerle engelleniyor. Yüzlerce siyasi mahpusun şartlı tahliye hakkı, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu kararlarıyla gasp ediliyor.
Mahpusların şartlı tahliyelerini 9 ila 15 ay arasında uzatan kararlar, 2020 yılında yürürlüğe giren “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirmesine Dair Yönetmeliğe” dayandırılsa da karalar hukukçular tarafından Anayasa’ya ve uluslararası hukuka aykırı bulunuyor.
Geçtiğimiz günlerde Özgürlükçü Hukukçular Derneği’nin Ankara Şubesi, “Sincan Kadın Kapalı Hapishanesi Özelinde Şartlı Tahliye Hakları Elinden Alınan Kadın Mahpuslar” başlığı ile yayınladığı raporda 14 kadın mahpusun durumuna dikkat çekti. Şartlı tahliye haklarının keyfi bir şekilde engellendiği belirtilen raporda, Sincan Kadın Cezaevinde 2021'den bu yana hiçbir siyasi mahpusun şartlı tahliye hakkından yararlandırılmadığına dikkat çekildi.
Cezaevi İdare ve Gözlem Kuruları’nın sadece mahpusların “iyi hallilik” durumlarını incelemeye yetkili olduklarına dikkat çekilen raporda, olumsuz değerlendirme gerekçelerinin ise olmayan disiplin soruşturmalarına, kaldırılmış disiplin cezalarına, pişmanlık dayatmasına, açık soruşturma dosyalarına, somut dayanağı olmayan “toplumla bütünleşmeye hazır olmadığı” şeklindeki kanaatler olduğu ifade edildi.
“Yargılama makamı gibi davranıyorlar”
Söz konusu kurulların idari kurullar olmalarına karşın kendilerini yargılama makamlarının yerine koyarak adeta yargılama yaptıklarını ve hüküm tesis ettiklerini ifade eden Özgürlük için Hukukçular (ÖHD) Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Şevin Kaya, bianet’e yaptığı açıklamada, bunun Anayasa’nın eşitlik ve ayrımcılık yasağı ilkesine açıkça aykırı olduğuna dikkat çekti.
Şartlı tahliyeye hak kazanan siyasi mahpuslar hakkında idare tarafından “mülakat” adı altında, yargılama yapıldığını ifade etti.
“İtirazlar sonuçsuz kalıyor”
Öncesinde, siyasi mahpusların aynı kurulların kararlarıyla denetimli serbest kalma haklarının engellendiğine de değinen Kaya, bu idari kararlara karşı yapılan itirazların da sonuçsuz kaldığını hatırlattı.
İnfaz Hakimlikleri ile Ağır Ceza Mahkemelerine yaptıkları itirazların da reddedildiğini söyleyen Kaya, bazı itirazlarını Anayasa Mahkemesi’ne taşıdıklarını ekledi. (BA/AS)