"33 sayfalık metinde sekiz konunun sorun yarattığına" vurgu yapan gazete, "çözüm görüntüsü altında Kıbrıs'ın taksiminin yapılacağına" dikkat çekti.
Kıbrıs Cumhuriyeti'nde yayınlanan Simerini Gazetesi ise Rum ve Yunan hükümetleri tarafından hazırlanan metnin ana noktalarını şöyle aktardı:
"Egemenlik kavramı çelişkili"
* Egemenlik:
* Planda, egemenliğin garanti altına alınıp alınmadığı açık değil. Bir dizi madde parça devletlere açıkça ve hukuki olarak belirlenmiş ayrı bir egemenlik veriyor.
* Anayasa taslağının 1. maddesinde, "Kıbrıs tek ve daimi uluslararası temsiliyeti ve tek 'ortak devlet' hükümeti ile bağımsız ve egemen bir devlettir" deniliyor. Ancak ikinci maddede "kurucu devletlerin eşit statüleri var" denerek egemenlik bölünüyor.
* Anayasa'nın ortak devlet hükümetine vermediği egemenlik yetkilerini, devletçikler bulunduruyor. Bosna anayasasında öngörüldüğü gibi Kıbrıs Cumhuriyeti'nin iç düzenlemelerle geliştirilmiş olup olmayacağı net değildir.
* Anayasa yapısı çökerse? O zaman hem bir tarafça hem de diğer tarafça 'devletin devamlılığı talep edilmeye' çalışılacak. Ayrılma yasaklanıyor, ancak federal organların tamamen göçmesi, derhal kendi kaderini tayin (self determinasyon) konusunu gündeme getirecek.
Yeni Devlet-Dönüşüm:
* Plan devletin devamına işaret ediyor, ancak hiçbir yerinde kesin olarak 'Kıbrıs Cumhuriyeti' ifade edilmiyor. -Kıbrıs sorununun çözümü iki taraf temsilcisi ve 3 garantör güç tarafından, Kıbrıs Cumhuriyeti olmaksızın imzalanır. Mesela Bosna-Hersek Dayton'u devlet olarak imzaladı.
* Sözleşme taslağında, garantör güçlerin kuruluş anlaşmasını da onaylamaları gerekeceği görünüyor. İç düzenlemeyle geliştirme söz konusuysa bu haklı gösterilemez.
Vatandaşlık:
* Kuruluş Anlaşması, Ortak Kıbrıs Vatandaşlığı olacak olmasına rağmen, devletçiklerin, paralel vatandaşlığını da belirliyor. Yerleşim hakkı konusunda nüfus kısıtlaması (20 yıl içinde, diğer toplumun 1/3'üne ulaşacak) ithal ediliyor. Böylece 'nüfus çoğunluğu' yeniden gündeme geliyor ve bütün yerleşiklerin yasallaştırılmasından kaçınılmıyor.
Güvenlik:
* 1960 Garanti Sözleşmesi başarısızlığa uğradı. Değiştirilmiş şekli de manzarayı netleştirmiyor ve plan, güç kullanımını açıkça bertaraf etmiyor. -Kıbrıs Rum tarafı, BM yasası içinde olan durumlar haricinde askeri güç kullanılamayacağı konusunda ısrar edebilir.
Mülkler:
* Kıbrıs Rum devletinin idaresine verilecek bölgeler için, yeniden iskanın 90 gün içinde başlaması, ancak 3 yıl içinde tamamlanması öngörülüyor. Söz konusu bölgeler o zamana kadar (3 yıl) Kıbrıs Türk idaresinde kalacak. -Söz konusu bölgenin derhal BM'nin denetimine verilmesi daha iyi olurdu.
Yeniden iskan:
* Herkes mallarını alma hakkının, kategoriler yöntemiyle tam olarak tanınmasını beklerken, ifade edilen oranlarla (yerleşimin nüfus oranına uyumlu olması), yalnız nüfus değil mülk çoğunluğu da muhafaza ediliyor. -Mülkler Konseyi'ne başvuru süresi 1 yıl olmasına rağmen, değerlendirmeler 10 yılda tamamlanacağını söylüyor.
Askersizleştirme:
* Kuruluş Sözleşmesi'nin bir dizi kuralı (Kıbrıs; Türkiye ve Yunanistan'ın rızasını almadan toprağını uluslararası operasyonlara açmayacak), bağımsızlığının özlü şekilde taahhüdü olarak yorumlanıyor. Bununla beraber Türkiye'nin aşırı silahlanması da ortadadır.
Anayasa:
* İlk yılda genel seçimler yapılmaksızın Geçici Yasama'nın oluşturulması yöntemi, Kıbrıs'taki merkezi yetkilerin değil, toplumların öncelikliliği izlenimini güçlendiriyor.
* Vatandaşlık konusu yeniden gündeme geliyor. 20 yılda her devletten milletvekillerinin 1/3'ü diğer toplumdan! olacak. Kıbrıs Rum tarafında 56 milletvekilinin 18'i (diğer toplumdan) olacak.
* Yüksek Mahkeme, Kıbrıslı olmayanlar tarafından tamamen denetlenecek ve siyasi görevi de olacak. Bu nedenle yabancı hakem zorunlu olacak. Bu Merkez Bankası'nda da böyle olacak.(NK/BB)