İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi, Sığınmacı ve Mülteci kadınların sorunlarını Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda düzenlediği panelde tartıştı.
Panelin konuşmacıları arasında İstanbul Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı Ayşegül Bedia Tansel, Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Nuhoğlu, İstanbul Barosu Kadın Merkezi Başkanı Hale Akgün, gazeteci Göksel Göksu ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Temsilciliği'nden Elif Selen Ay yer aldı.
Göksu: Savaşların ilk mağduru kadın ve çocuklar
Kadınlar ve çocukların savaşın en büyük mağduru olduğunu söyleyen Göksu, Suriyeliler’e sağlıktan faydalanmaları için tanınan kimkliklerin, Ezidi sığınmacı ve mültecilere tanınmadığını belirtti. Göksu Ezidi göçü sırasında devletin duyarsız kaldığını, bu konuda HDP’li belediyelerin Ezidiler’e yardım ve sığınma sağladığını söyledi.
İstanbul Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı Ayşegül Bedia Tansel ise; mültecilerin temel sorunları üzerine açıklama yaparken, sığınmacıların ve mülteci kadınların ücretsiz adli yardım olanaklarından nasıl faydalanabileceğini aktardı.
Türkiye'de mülteci kadınlar
Konuşmacılar arasında yer alan Prof. Dr. Nuhoğlu da Suriyeli kadınlara yönelik “fuhuşa zorlama”, “fuhuşa aracılık etme” ya da dini nikah kıymanın Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 227. maddesince suç olduğunu, Suriyeli kız çocuklarıyla yapılan evliliklerinse cinsel istismar ve TCK'nin 230. maddesine göre de suç olduğunu söyledi.
Panelde son konuşmacılardan biri olan Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Temsilciliği'nden Elif Selen Ay da Türkiye'de 22 mülteci kampı olduğunu ve mültecilerin en çok karşılaştığı problemlerin sağlık, ekonomik ve kültürel proğramlar olduğunu akardı. Ay mülteci kadınların iş bulmada yaşadığı sıkıntılar ve maaşlarını alamadıkları için seks işçiliğine zorlandığını söyledi. (İİ/EA)