"Şiddetsiz Bir Dünya Mümkün" sloganıyla meydanda olacaklarını belirten İstanbullu Feminist kadınlar ,"Kadınların tarihi ezilmenin,direnmenin ve sömürülmenin tarihidir" dediler.
Feministlerin açıklamalarında, "evde ve ev dışında, eşit işe eşitsiz ücretlerle, esnek, güvencesiz ve hane içi ücretsiz çalışma koşullarıyla, kadının emeğine el konduğuna" dikkat çekti.
"Artık kutsal aile masalını dinlemek istemiyoruz. Bu masal ortadan kalkmadıkça biz kadınlara rahat uyku yok" diyen İstanbullu Feministler; "Devlet, hepimizin güvenliğinden sorumlu iken, egemen kıldığı kurumlar aracılığıyla şiddeti üretiyor ve destekliyor."
EKB'nin Kadın Adalet Mahkemesi Pazar günü
Emekçi Kadınlar Birliği de(EKB), kuruluşuna ön ayak oldukları Kadın Adalet Mahkemesi'nin 27 Kasım'da(Pazar) ilk duruşmasını gerçekleştireceğini açıkladı.
Birleşik Metal İşçileri Sendikası'nda düzenlenecek olan Kadın Adalet Mahkemesi'nde, başta Güldünya Tören, Şemse Alak, Hanım Baran, Muhabbet Kurt, Ayşegül Porsuk ve R.G. gibi töre / namus cinayetine uğrayan kadın şiddetlerinin ele alınacağı belirtildi.
"Kadına yönelik şiddeti kadınlar yargılayacak" diyen EKB, emekçi kadınların da uğradıkları şiddeti anlatacakları belirtti.
İHD: Şiddet bir ayrımcılık türüdür
İnsan Hakları Derneği de, 25 Kasım nedeniyle yaptığı basın açıklamasında, "Kadına yönelik şiddeti hep birlikte durdurabiliriz" dedi.
İHD, 25 Kasımın kadına yönelik şiddete karşı uluslararası mücadele günü olarak ilan edilmesine vesile olan Mirabel kız kardeşlerin Dominik Cumhuriyeti'nde rejim karşıtları olarak öldürülmesinin üzerinden 45 yıl geçtiğini hatırlattı.
İHD, "Arjantin'de polisler tarafından yerlerde sürüklenen hamile kadın, son şiddet mağdurudur. Kadına yönelik şiddet bütün kadınların ortak yaşadığı evrensel ,yaygın, sistemli olarak bütün dünyada kullanılmaya devam ediyor" dedi.
Şiddetin, kadınların erkeklerle eşit bir biçimde haklarını ve özgürlüklerini kullanmasını engelleyen, bir ayrımcılık türü olduğunu belirten İnsan Hakları Derneği, cinsiyete dayalı şiddetin, bir insan hakları sorunu olarak gördüğü, ve bu bağlamda cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesine yönelik politika ve araçların geliştirilmesinde insan haklarına felsefesine dayalı bir yaklaşımın temel alınması gerektiğine inandığı vurguladı.(AD/KÖ)