24 Aralık 1995 seçimlerinde Türkiye genelinde 1 milyon 170 bin oy ile yüzde 4.31'lik orana ulaşan Halkın Demokrasi Partisi (HADEP), bir sonraki 18 Nisan 1999 yerel seçimlerinde 1 milyon 482 bin oy alarak yüzde 4.75'e yükseldi.
3 Kasım 2002 genel seçimlerinde ise DEHAP olarak seçime girerek iki milyona yakın oy alıp yüzdesini 6.23 e çıkarttı.
Ancak Demokratik Güç Birliği ve SHP çatısı altında girdiği 28 Mart yerel seçimlerinde, yüzde 6.23'deki oy oranını, Türkiye genelinde yüzde 4.9'a kadar düşürdü. Ağrı, Bingöl, Van, Siirt Belediye Başkanlıklarını Adalet ve Kalkınma Parti'li Belediye Başkanlarına kaptırdı.
DEHAP'ın oylarındaki düşüşün nedenlerini değerlendiren yazar Ümit Fırat, DEHAP'ın baştan beri kendini tanımlama sıkıntısı çektiğini, oy kaybının temel nedeninin bir anlamda partinin içinde bulunduğu kimlik endişesinden kaynaklandığını düşünüyor.
Türkiye'nin Kürt Partisi
* DEHAP baştan beri kendisini tanımlama sıkıntısı çekiyor. Yani 'biz Kürt Partisi değil Türkiye Partisi olmak ve bu yönde adımlar atmak istiyoruz' diyor. Bence bu bir kavram karışıklığı. Bence DEHAP Türkiye'nin bir Kürt Partisidir Nasıl ki Türkiye'nin İslamcı veya faşist partileri varsa, Türkiye'nin Kürt Partisi olması da o kadar doğaldır.
* Ancak bu noktada sıkıntı yaratıp, illa da Türkiye partisi olmak istiyoruz deyip oylarını dağıtıyorlar. DEHAP'a oy veren Kürtler. Seçmen onu bir Kürt partisi olarak görüyor ve yaklaşıyor. DEHAP'ın ve yöneticilerinin bundan rahatsızlık duymamaları ve bunu son derece meşru bir kimlik olarak görüp buradan yola çıkmaları gerekmektedir.
Ümit Fırat, Demokratik Güç Birliği içindeki bazı partiler ile DEHAP tabanı arasındaki ideolojik farklılıkları ve SHP'nin Güç Birliği içinde yer almasını DEHAP'ın oy kaybının bir başka nedeni olarak görüyor:
İdeolojik farklılık
* Herşeyden önce Demokratik Güç Birliği içindeki Sosyalist Demokrasi Partisi ve Özgürlük Partisi DEHAPın kurduğu yan örgütler gibi bir şey. EMEP ile ittifakın ise hiçbir akılcı yanı yok. Her iki partinin tabanı birbirine taban tabana zıt. Çünkü EMEP tabanı Türkiye'de eski tip bir sosyalist anlayış içerisinde. Stalinci bir anlayışa sahip. Proletarya diktatörlüğünü hedefliyorlar. Batı karşıtılar ve bütün batı ilişkilerinden sıyrılma ve kopma siyaseti uyguluyorlar. AB'ye açıkça karşılar. Oysa DEHAP'ın bütün politik angajmanı AB yanında hareket etme üzerine kurulu. Tabanda ilişki ve bütünlük söz konusu değil.
SHP'nın şemsiyesi
* Demokratik Güç Birliği içinde SHP'nin oluşu da oy kaybına neden oldu. SHP ile ittifak geçtiğimiz genel seçimlerde belki biraz anlamlı olabilirdi. Ama yerel seçimlerde SHP ile ittifak yapmanın bence nedenlerinden biri DEHAP'ın kendisini yeterince meşru göremediği için böyle bir şemsiye araması.
* DEHAP SHP'nin şemsiyesinin bir meşruiyet ve bir Türkiye Partisi görünümü vereceğini düşündü. Ama halk, Murat Karayalçın'ın SHP'nin(CHP) başında olduğu dönemde, bölgede uyguladığı politikaları sorguladı. En azından düşündüler. Çünkü faili meçhul cinayetlerin, baskıların, yargısız infazların en yoğun oluğu dönemde Karayalçın Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı'ydı.
Karayalçın'dan öz eleştiri
* Mehmet Ağar'ın Emniyet Genel Müdürü olduğu sırada bölgeye yönelik operasyonlar sırasında Karayalçın Başabakan Yardımcı ve Dısişleri Bakanı olarak Milli Güvenlik Kurulu üyesiydi. Öz eleştiri ve geçmişin muhasebesini yapmak yerine, DEHAP ile ittifak yapıldı.Bunlar büyük kentlerde oy verilirken hatırlandı. Dolayısıyla DEHAP ittifaka girip Türkiye'nin Kürt Partisi olma kimliğinden boşanmak yerine bu kimliği savunmalıdır.
* Bir kayıp nedeni de bir önceki seçimlere göre DEHAP'ın rakipleri de farklı olması. Şu anda tek rakibi AK Parti. Geçmişte bölgedeki rakipler geniş bir yelpazedeydi. Şimdi rakip partilerin oyları AKP'de toplandı. Ancak DEHAP'tan AKP'ye henüz bir yöneliş olmadı. (YS/BB)