Çağdaş, demokratik, ileri bir toplum için, kadınların güçlendirilmeleri, etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk ve benzeri alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan yararlanmalarının sağlanması büyük önem taşımaktadır.
Ancak, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ciddi bir sorun olan kadına yönelik şiddet; kadının bireysel ve toplumsal işlevlerini, özel yaşamını, işini ve diğer sorumluluklarını yerine getirebilmesinde, kadının güçlenmesi ve ilerlemesinde engel teşkil etmektedir.
"Şiddete uğrayan kadının değerleri, nitelikleri, kararları yok olmakta, 'ben' duygusu yitirilmekte, kimlik kaybı görülmekte, sağlık sorunları artmakta, girişimciliği gelişmediği gibi tam tersine kaybolmaya başlamaktadır.
Şiddete uğrayan kadınlar kimlik ve düşünce geliştirmekte zorlanmakta ve toplumsal tavır alışlarda yer alamamaktadırlar". (Devlet Planlama Teşkilatı Kadın Alt Komisyon Raporu, 1993)
Kadına yönelik şiddetle mücadelede kadın konukevleri
Şiddetin yaşandığı ailelerde yetişen kız ve erkek çocuklarda ciddi sağlık sorunlarının yanı sıra uyuşturucu ve alkol bağımlılığı, intihar girişimi, yasadışı davranış eğilimi, okula devamsızlık ve eğitimini yarıda bırakma gibi eğilimlerin daha yüksek oranlarda görüldüğü saptanmıştır.
Ulusal Kalkınma Plan hedefleri, uluslararası sözleşmeler, belgeler ve kararların öngördüğü yükümlülükler ve görevler arasında da yer aldığı üzere, eşitlik, kalkınma ve barış hedeflerine ulaşılmasını engellediği bilinen kadına yönelik şiddeti önleme politikalarının geliştirilmesi, yasal önlemlerin alınması, şiddete uğrayan kadınlar için koruyucu ve destek hizmetlerinin sağlanması gerekmektedir.
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi mücadelesinde, SHÇEK'e bağlı kadın konukevleri önemli bir yer tutmaktadır.
SHÇEK Kanunu'nun 3. maddesinde kadın konukevleri şöyle tanımlanmıştır:
"Fiziksel, duygusal, cinsel ve ekonomik istismara uğrayan kadınların psiko-sosyal ve ekonomik problemlerinin çözümlenmesi sırasında varsa çocukları ile birlikte ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla geçici bir süre kalabilecekleri yatılı sosyal hizmet kuruluşlarıdır."
Kadın Konukevleri'ndeki hizmetin tür ve niteliğini, işleyişine ilişkin esasları, kuruluş personelinin görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyen "Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na Bağlı Kadın Konukevleri Yönetmeliği" 12 Temmuz 1998 tarih ve 23400 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Yönetmelik doğrultusunda, kadınların ve yanlarında getirdikleri çocuklarının; sağlık, psiko-sosyal ve hukuki yardım, beslenme, giyim, eğitim ve öğretim, harçlık, ulaşım vb. ihtiyaçlarının giderilmesinde kurumun bütçesinden ayrılan payın artırılması, personel ihtiyacının karşılanması, hizmetlerde bütünlük ve etkililik sağlanması hedeflenmiştir.
Kadın konukevlerimizde, kadınların durumlarının incelenmesi, psiko-sosyal, ekonomik ve hukuksal sorunlarının giderilmesine yönelik mesleki çalışmalar yapılmaktadır.
Bu çalışmalar ana hatlarıyla aşağıda belirtilmiştir.
* Şiddete uğrayan kadınlarda şiddet sonucu ortaya çıkan umutsuzluk, değersizlik, suçluluk, utanç ve korku gibi duyguların aşılması,
* Özgüven ve özsaygının yeniden yapılanması,
* Yeni yaşam seçeneklerini sağlıklı bir biçimde belirleyebilmeleri yönünde psikolojik destek, danışmanlık, hukuksal rehberlik sunulması,
* Kendilerine yeterli olabilecekleri bir iş ve meslek edindirmelerinde gerekli önlemlerin alınması,
* Aile veya eşle bir araya gelmeyi tercih etmeleri durumunda ailenin şiddet içermeyen bir ortam haline gelmesi ve çocukların şiddetten uzak, sağlıklı bir ortamda yetişmesi için aile ilişkilerinin sağlıklı sürdürülmesinin sağlanması,
* İzleme faaliyetlerinin sürdürülmesi.
Konukevlerine başvurular
Yukarıda belirtilen çalışmaların yanı sıra ortaya çıkabilecek değişik sorunlar karşısında dinamik bir yaklaşımla şiddet kurbanlarına gereken tüm hizmetlerin çok disiplinli ekip çalışması anlayışıyla sunulması hedeflenmektedir.
Kadın konukevlerine girmek üzere yapılan başvurular tüm illerimizde kurulmuş bulunan İl Sosyal Hizmetler Müdürlüklerince değerlendirilmektedir.
Anayasamızın 41. maddesi hükmü de göz önüne alınarak hazırlanıp 1998 yılında yürürlüğe giren ve aile içi şiddetten mağdur olan kadını koruyucu yasal önlemlerin alınmasını sağlayan 4320 sayılı "Ailenin Korunmasına Dair Kanun"un uygulanması amacıyla, kadın konukevine kabulü için Sosyal Hizmetler Müdürlüklerine başvuran kadınlardan aile içi şiddete maruz kalmış olanlara, Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılı ihbarda bulunmaları konusunda rehberlik yapılmaktadır.
2001 yılı sonu itibariyle Genel Müdürlüğümüze bağlı ülkemizin çeşitli illerinde toplam sekiz kadın konukevi bulunmakta olup, açılışlarından 2001 yılı sonuna kadar yararlanan kadın sayısı 2978, çocuk sayısı ise 2498'e ulaşmıştır. İşe yerleştirilen kadın sayısı 501'dir.
SHÇEK'ten 8 Mart kutlamaları
Kadınlar için bir bilinçlenme ve kadınlar arası dayanışma günü olarak tanımlanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, kadın sorunlarına duyarlılığın artırılması amacıyla, 1993 yılından itibaren düzenli olarak SHÇEK tarafından İl Müdürlükleri kanalıyla kutlanmaktadır. Tüm illeri kapsayan kutlamalar kutlama komitesi oluşturularak gerçekleştirilmiştir.
Hazırlanan programlar çerçevesinde pek çok etkinlikte bulunulmuştur. Kadına yönelik şiddet çerçevesinde çeşitli söyleşiler, panel ve konferanslar düzenlenmiş, fotoğraf, resim ve kitap sergileri, dia gösterileri gerçekleştirilmiş, kuruluş dışında öğlen ve akşam yemekleri düzenlenmiş, tiyatro, konser, müzik şölenleri vb. yerlere gitmeleri sağlanmış, şiddete uğrayan ve yoksul kadınlara ayni ve nakdi yardımlar yapılmış, ücretsiz sağlık kontrolünden yararlanmışlardır.
Bazı İl Müdürlükleri'nce hastanelerin acil servisleri ile ilişki kurularak aile içi şiddet vakalarının saptanmasına ilişkin çalışmalar başlatılmış, medya kanalıyla halkı bilgilendirme çalışmalarına ağırlık verilmiştir. Kadınların gelir elde etmelerine yönelik beceri geliştirme kursları açılmış, Sheraton Otel, Kültür Merkezi, Kültür ve Dayanışma Derneği vb. yerlerde kermesler düzenlenmiştir. (ÖG)