Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Özlem Cankurtaran Öntaş, Bahçelievler Çocuk Esirgeme Kurumu'nun, Uyum A.Ş işbirliğiyle gerçekleştirdiği "Başarılı Çocuk Ödül Kartı" projesini bianet'e "çocukları tüketim maddelerine yöneltecek, tüketici tipi yetiştirecek" bir uygulama olarak niteledi:
"Çocuk 12-15 yaşından itibaren kendi bütçesini yapmayı öğrenmeli, ancak böyle bir projeyle değil. Aile içinde çocuğa bu alışkanlık nasıl kazandırılıyorsa benzer şekilde olmalı. Örneğin çocuğa aylık bir harçlık verilmeli. Çocuk yuvada toplumdan soyutlandığı için, yuvadan ayrıldığında, örneğin kredi kartını kullanamıyor, borçlanıyor, başı derde giriyor."
bianet'in edindiği bilgiye göre "Başarılı Çocuk Ödül Kartı" projesi sadece Bahçelievler Çocuk Esirgeme Kurumunda uygulanıyor. Bu kurumda 470 çocuk kalıyor.
Öntaş: Çocuk hakları ihlali
Ödül kartı uygulaması marketler zinciri Uyum'un İnternet sitesine göre 3-6 ve 7-12 olmak üzere iki yaş grubuna aşamalı olarak uygulanıyor. Sitede projenin amacı çocuklara "alışveriş ve marka bilinci vermek" olarak anlatılıyor. Halbuki Öntaş'ın da dediği gibi çocuklarda bu "bilinç" ancak 12 yaşından sonra oluşabiliyor.
Projenin bir diğer amacınıysa şirket şöyle ifade ediyor:
"Kazandıkları 'Başarılı Çocuk Ödül Kartı'yla alışveriş yapıp, emeği karşılığı elde etme alışkanlığını kazandırmanın yanı sıra, geleceğin perakende sektöründe çalışacak yöneticilerin, kasiyerlerin, satış temsilcilerinin kazanılması, perakende sektörünün geleceğinin yetiştirilmesi amaçlanıyor."
Uyum'un "sektör geleceği yetiştirme kaygısı"nın çocuk haklarına aykırı olduğunu vurgulayan Öntaş, çocukların mesleğini belirleyip, onların yerine karar vermenin hak ihlali olduğunu belirtti:
"İnsanlar hep yoksulların çocukları için böyle belirlemeler yapıyorlar. Suça itilmiş çocuklar da aynı şeye maruz kalıyor. Çocuklar arasında ayrımcılık yapıyoruz. Kafamızdaki 'romantik çocuk' tanımına uymuyorlarsa, düşük gelirli meslekleri yapmalarını uygun görüyoruz."
"SHÇEK aile tipi örgütlenmeye gitmeli"
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun (SHÇEK) kışla tipi büyük koğuşlarda çocuk yetiştirmesinin de hak ihlali olduğunu söyleyen Öntaş, aile tipi örgütlenmeye gidilmesi gerektiğinin altını çizdi:
"Örneğin Belçika'da sosyal hizmet uzmanları beş çocukla birlikte kendi evlerinde kalıyorlar. Orada böyle bir model deneniyor. Tüm dünya aileye en yakın modele ulaşmaya çalışıyor. Türkiye'de de bu yapılmalı. Farklı cinsiyetlerdeki beş çocuk bir uzmanla grup evlerinde kalmalı. Aynı cinsiyette olurlarsa çocuk bu defa karşı cinsi tanımaz."
Uygulamadaki ödüllendirme yöntemini olumlayan Öntaş, çocuklarda bazı davranış biçimlerinin geliştirilmesi için ödül koymak gerektiğini söyledi. Ancak Öntaş'a göre bu ödüller çocukları tüketime değil, örneğin sinema gibi sosyal faaliyetlere yönlendirmeli. (GG)