İstanbul Bakırköy Doğum Evi Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim Hastanesi uzmanlarından jinekolog Dr. Ahmet Gül ile sezeryan ve doğal doğum üzerine sohbet ettik.
-Sezeryan oranlarının arttığı hatta normal doğumun pek az uygulandığı günlere gelindi, sezeryan gerçekten ağrısız sızısız, kolay, rahat, garantili bir doğum bir yöntemi mi?
"Normal doğum ve sezeryan konusunda karşılaştırma yapmak için öncelikle bir klavuzumuzun olması gerektiğini düşünüyorum. Yani doğal olan nedir, doğal olmayan nedir diye bakmak lazım. Hangi durumlarda doğal olana müdahale etmeyip daha iyi sonuçlar alalım, hangi durumlarda doğal süreçte sapmalar olduğuna karar verip müdahale edelim diye sorabiliriz. Aslında en az müdahale en iyi sonuç gibi gözüküyor diyebiliriz. Bu mantıktan hareket ederek, mümkün olduğu kadar doğal doğum diyoruz. Normal doğum süreci anne ve çocuk için riskli olacaksa bu durumda sezeryan düşünmek lazım. Ama sezeryan daha iyidir, normal doğum kötüdür gibi bir yaklaşımdan uzak durmak gerekiyor. Türkiye'den çok daha önce ve daha sıklıkla sezeryan yöntemini uygulayan batı ülkeleri, yüzde 40'lara varan sezeryan oranını bugün aşağı çekmeye uğraşıyor. Sezeryan olmuş hastaları, normal doğum sürecine sokuyorlar diğer hamileliklerinde. Normal doğum teşvikleri arttı. Ülkemizde de bu teşvikin artması için uğraşıyoruz.
-Sezeryan olmayan hastaların tamamen doğal bir doğum süreci izlediğini söyleyebilir miyiz?
"Şu anda doğumların büyük bölümünün hastanede yapıldığını düşünürsek, hastanede yapılan doğumların normal doğum mu, yoksa müdahaleli doğum mu olarak kabul edeceğiz diye tartışmak lazım. Kanaatimce bunların hiçbiri normal doğum değil, müdahaleli doğum gibi gözüküyor. Çocuğun su kesesinin açılması, serum takılarak sancıların sıklaştırılması normal doğum olmuyor artık, müdahaleli doğum oluyor. Normal doğum nitelendirmesi de biraz tehlikeli belki, doğal doğum ve sezeryan gibi bir terminoloji kullanmakta fayda var.
Müdahaleli doğumdan kaçınmak için, doktorun, annenin, ailenin herkesin sabırlı davranması, doğum sürecinin doğal seyrine bırakılıp, ek müdahalelerin yapılmaması gerekir diye düşünüyorum."
Bir kere sezeryanla doğum yapmış bir anne diğer hamileliğinde de sezeryanla doğum yapmak zorunda gibi bir genel kanı ve uygulama var...
"Bir defa sezeryan olmuş ve daha sonraki gebeliğinde doğal doğum yapmak isteyen anne, önceki gebeliğiyle ilgili sezeryanın nedeni farklı ve şu anda muayene bulgularında doğal doğumu engelleyen bulgular yok ise, çocuğunu doğal yöntemle doğurabilir. Biraz daha organize bir hastanede, yoğun takiple doğal doğum yapabilir. Avrupa'da da bu yöntem yaygınlık kazandı. Yoğun takiple sezeryan olan hastaları doğal doğum yaptırmaya çalışıyorlar. Çünkü bu oranlar gittikçe artmakta.
Sezeryan başlı başına masum bir doğum değildir, sonuçta bir ameliyattır. Ameliyatın getirdiği, anestezinin getirdiği riskler vardır. Yara enfeksiyonları vardır. Sezeryan acısız bir doğum şekli de değildir. Ameliyat yerleri hastaya acı verecektir. Çocuk açısından normal doğum sürecinden değil de, sezeryanla doğumun getirdiği sıkıntılar olabilir. Geçici solunum sıkıntısı sezeryan durumlarında daha fazla görülüyor örneğin."
Doğal doğum ile sezeryan ücretleri arasındaki fark ne oranda?
TTB'nin ücretlendirmesinde biraz fark vardır. Hastane ücretleri de sezeryan doğumları doğal doğumlara göre iki, üç kat artmaktadır. Genel uygulamaya baktığımzda, hastaların endişe duymaması için doktorlar doğal doğum ve sezeryan ücretlerini eşitleme yoluna gidiyor. Ama tabi hastane ücretleri ayrı tabi.
-Peki doktorlar neden sezeryanı daha fazla tercih ediyor?
"Sadece doktorlar değil, anne, baba, akrabalar herkes zaten sezeryan olma fikriyle geliyor doktora. Biraz kolaycılık tabi. Bir takip sürecinden kaçınarak kısa sürede sonuçlandırmak gebeliği. Doğal doğum sabır gerektiren ve ne zaman olacağı önceden kestirilemeyen bir doğum şekli iken, sezeryanda gün, saat verilir, hasta gelir, doktor hazırlanır ve ayarlanmış bir şekilde ameliyat gerçekleştirilir."
Hastalar da doktorlar sezeryanın bu rahatlığını ve çabukluğunu kendine uygun buluyor. Kimse bazı durumlarda saatlerce sürecek bir doğal doğum ile uğraşmak istemiyor, anne ise acı çekmek istemiyor. Oysa çocuğun su kesesi açılmadığı, serumla sancılar sıklaştırılmadığı takdirde doğum daha az acı vermesi beklenen bir olaydır.
Doğanın binlerce yıldır denediği yöntemi terketmek konusunda biraz daha ısrarcı olmalıyız diye düşünüyorum
Tabii anne ya da çocuğun hayatını tehlikeye girdiği kimi durumlarda, çok erken yaştaki ya da ilerlemiş yaştaki hamileliklerde sezeryan daha uygun bir doğum yöntemi.
(NA)