*Temsili fotoğraf: Pexels.
BM HIV/AIDS programı tarafından 2014'ten beri tanınan "1 Mart Sıfır Ayrımcılık Günü" dolayısıyla başladığımız yazı dizisinin final bölümüne geldik.
Sözü ilk olarak Deniz'e verelim:
"İlk testimi Balıkesir'de yaptırmıştım, ama sonucu öğrenmeye çalışmadım bile. Çağırdıklarında, 'bir şeyim yoktur zaten, en fazla bel soğukluğu falandır' diyerek bir köşeye attım o konuyu" diyen Deniz, pozitif olduğunu öğrenme sürecini şöyle anlatıyor:
Ama aklımda bir yerde hep 'acaba HIV pozitif miyim' diye de bir soru işareti kaldı. Sadece kendi kendime 'saçmalama' diyordum, 'böyle bir şey niye olsun? gayet sağlıklıyım' diye kendimi kandırıyordum.
Zaman geçti, İstanbul'a taşındım, bir sevgilim oldu ve onunla dünyanın en mutlu insanı oldum. Sevgilimle vakit geçirmeye ve ilişkimize devam ettik.
Deniz: Sonucu öğrendiğim gün...
Sonra, lenf bezlerimde şişmeler meydana geldi, bir yandan 'bademciktir' diyordum ama bir yandan da 'bademcik böyle olmaz' diye düşünüyordum.
İzmir'e ailemin yanına gittim, ailem de 'hastaneye gitmemi' söyleyince devlet hastanesinin kulak/burun/boğaz bölümünden randevu aldım. Beni enfeksiyon bölümüne yönlendirdiler.
Orada tekrar HIV ihtimali aklıma geldi, her tarafım kaşınmaya başladı stresten ve artık HIV pozitif olduğumu öğrendiğim o büyük gün gelmişti.
Doktor -bana göre- biraz bilgisiz bir dokturdu, bana direkt 'HIV var sende' dedi, doktorun yanında ağladım, sadece 'seni daha bilgili birine yönlendiriyoruz' dedi.
Yönlendirdikleri doktorun yanında hala ağlıyordum, 'ölmek istemiyorum' deyince ses tonu bile beni rahatlattı; 'Hayır tabii ki öyle bir şey olmayacak. HIV pozitif bireyler de HIV negatif bireyler ile aynı yaşam şartları ve sürelerinde yaşayabiliyorlar' dedi.
"Hayatımın en güzel günü..."
Ailemin yanına gidip 'HIV pozitifmişim' dedim, onlar da bilmedikleri için bana bağırmaya başladılar, sonra biraz rahatlatmayı başardım.
Instagram'da konuyla ilgili araştırma yaparken Pozitif-İz derneğinden Çiğdem hanımla tanıştım (Çiğdem Şimşek). Buluşmaya gittiğimde hala öleceğimi düşünüyordum.
Ancak o gün hayatımın en güzel ve en rahatlatıcı günü oldu, sonrasıyla ilgili tek sıkıntım 'ilaca nasıl başlayacağım, nasıl tedavi olacağım' kısmıydı.
Ve pandemi süreci başladı...
Vücudumdaki virüs miktarı çok fazla değildi, doktorum da deyimi yerindeyse 'melek gibi bir kadındı', derken pandemi süreci başladı...
İlaçlara başladığım ilk aşamada Çiğdem hanım ve sevgilim bana çok çok yardımcı oldu. Yoksa bu, benim o kafayla tek başına halledebileceğim bir şey değildi.
Koronadan dolayı RNA testi yaptıramadım. Ücretli bir yer bulup orada oldum testimi ve ilaca başlama vakti geldi. Şu an lenf benzleri ile ilgili hiçbir sıkıntım yok.
Eskiden herhangi bir sağlık probleminde doğru dürüst ilaç kullanmazdım, şu an ilacımı düzenli kullanıyorum ve HIV nedir unuttum bile.
"Sevgilimin sonucunu da aldık..."
O süreçte sevgilime yaptırdığımız testin sonucu negatif çıktı. Bu beni daha da mutlu etti. Bunları anlatırken size demek istediğim ne kadar zorluk olursa olsun, tek başınıza yapamayacağınızı bildiğiniz bir şeyi yardım alarak yapın ve emin olun ki çok iyi geliyor.
HIV'den korkmayın... (Tabii ki olmamak için tüm önlemlerinizi alın :) Ama zaten pozitifseniz gerekli tedaviyi aldığında normal bir yaşam sürebileceğinizi görebilirsiniz. Sağlıklı kalın...
Mustafa: Stres daha çok hasta etti
Ve final hikayemiz Mustafa'dan:
Pozitif olduğumu ilk öğrendiğim zaman yoğun bir dönem karşıladı beni. En çok aileme söylemekte zorlandım.
Aslında söyleyip onları da üzmek istemiyordum ama artık ben o kadar üzülmüştüm ki kalp ritmimin bozulduğunu ve HIV pozitif olmanın değil de stresin beni daha çok hasta yaptığını hissettim.
Tanı sonrasında ve sonraki aşamada düzenli ilaçlarımı içtikten sonra vücudumda ki enfeksiyonların azalmıştı ve daha iyi hissetmeye başlamıştım. Şu an sadece 1 ayda çok büyük yol kat ettim ve kendimle gurur duyuyorum.
Henüz ayrımcılığa maruz kalmadım. Arkadaşlarım ve ailem de bana zaten destek oldular.
"Pandemide sürekli hasta oldum"
"Pandemi süreci ve kısıtlamalar yüzünden hastaneye gidemedim. Sürekli hasta oluyordum. Vücudumda genel olarak enfeksiyonlar görülüyordu" diyen Mustafa şöyle devam ediyor:
Mecburen üniversite okuduğum şehirdeki (Denizli) hastaneyi arayıp doktoruma ulaşmaya çalışıyordum. Hastane görevlileri doktorumun Covid-19 geçirdiğini ve 15 gün hastaneye gelmeyeceğini söylediler.
Aynı zamanda orası pandemi hastanesi olduğu için polikliniklerin kapalı olduğunu söylediler. HIV pozitiflere gönüllü hizmet veren bir dernek (Pozitif-iz Derneği) ile iletişimdeydim.
Bana memleketimde yani Adana'daki bir üniversite hastanesine gitmemi ve doğrulama sonucumu alamadığım için HIV'in miktarını ölçen RNA testi yaptırmamı, bununla hemen ilaca başlamam gerektiğini söylediler.
Çünkü aradan 8 ay geçmişti ve ben HIV durumumu bir türlü netleştirip tedaviye başlayamıyordum. Bu da daha fazla kaygı yaşamama neden oluyordu.
Dediklerini yaptım ve doktora gittim. Yaklaşık 15 gün sonra ilaç tedavisine başladım. Neredeyse 1 ay içinde Belirlenemeyen=Bulaşmayan seviyesine geldim. Üç aydır düzenli kullanıyorum ilaçlarımı, kendimi çok iyi ve zinde hissediyorum...
B=B ne demek?Pozitif-İz Derneği'nin internet sitesinde yer alan, ABD Hastalık ve Kontrol Önleme Merkezi (CDC), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO) ve UNAIDS (Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı) kaynaklı son bilgilere göre, antiviral ilaçların her gün düzenli olarak kullanımı sonucu kanda dolaşan HIV miktarı belirlenemeyen düzeye iner, yani B=B (Belirlenemeyen Eşittir Bulaşmayan) seviyeye. Bu da "belirlenemeyen seviyede" olan HIV pozitiflerin cinsel yolla bulaştırıcılığının kalmadığı anlamına gelmektedir. Burada önemli olan nakta üç ya da altı aylık periyotlarda HIV miktarını ölçen "viral yük" testleri uygulanarak HIV pozitif kişinin kanındaki virüs miktarı düzenli olarak kontrol edilmesi. Derneğin internet sitesinde yer alan son bilimsel çalışmalara dayalı ifadelere göre anti viral ilaçları düzenli kullanan HIV pozitif bireyler, cinsel hayatlarını negatif bireylerden farksız şekilde yaşayabiliyorlar, HIV pozitif olmayan bebek sahibi olabiliyiorlar ve sosyal hayatlarına herkes gibi devam edebiliyorlar.
|
YAZI DİZİSİ 1. GÜN: "Tanıyı pandemide almanın hissi çok karışık"
YAZI DİZİSİ 2. GÜN: "Biz HIV'lileri risk grubundan saymıyorlar"
(PT)