Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) torba yasa ile OHAL uygulamalarını 3 yıl daha uzatma teklifine tepki gösterdi.
SES yaptığı yazılı açıklamada, "Kaldırıldığı iddia edilen OHAL bu düzenlemeler ile uygulama bakımından kalıcı hale getirilmeye çalışılmaktadır. Sadece son üç yılda bu uygulama ile binlerce insan mağdur edilmiştir" dedi.
15 SES üyesi Geçici 35. Madde'den ihraç edildi
3 yıl daha uzatılmak istenen Geçici 35. Madde düzenlemesinin OHAL hukuksuzluğunun devamı niteliğinde olduğunu ifade eden SES, bu düzenleme ile kamu emekçilerinin, disiplin hukukunun temel güvencelerinden, haklarındaki suçlamanın somut dayanaklarını bilme ve savunma hakkını kullanmaktan yoksun bırakılarak kamu görevinden ihraç edilebildiğini belirtti.
Bugüne kadar 15 üyesinin bu madde kapsamında haklarındaki suçlamayı bilmeden ve savunma haklarını kullanmalarına olanak sağlanmadan kamudan ihraç edildiğine dikkat çeken SES, "35. madde düzenlemesiyle kamu görevinden ihraç edilen üyelerimizden biri idare tarafından görevine iade edilmiş, iki üyemiz ise görevlerine mahkeme kararıyla dönmüştür. 13 üyemizin kamu görevinden çıkarılması ile ilgili olarak açtığımız davalar ise devam etmektedir" dedi.
Geçici 35. Madde ne getiriyor?OHAL kaldırılırken 375 sayılı KHK'ye eklenen, 31 Temmuz 2018'de yürürlüğe giren Geçici 35. Madde ile "maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç yıl süreyle; terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilen" kamu emekçileriyle ilgili olarak "ilgili kurum veya kuruluşun en üst yöneticisi başkanlığında bağlı, ilgili veya ilişkili olunan bakan tarafından oluşturulan kurulun teklifi üzerine ilgili bakan onayıyla" kamu görevinden çıkarma kararı verilebiliyor. |
Düzenlemenin üç yıl daha uzatılmasının iktidarın ve kurum yöneticilerinin OHAL sürecinde kuşandığı cezasızlık kalkanın devamı anlamına geleceğini savunan SES, "Hukuk devleti tanımlamasının çok dışında olan bu oluşum ve kararları birçok insanın geri dönüşümü olmayan ekonomik, sosyal ve psikolojik kayıplarına neden olmuş ve devam ettirildiği sürece de bu kayıpların daha fazla artmasına da neden olacaktır" dedi.(KÖ)