İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, Kadıköy’de 13 Eylül 2013’te fenalaşarak hayatını kaybeden Serdar Kadakal ile ilgili kararını verdi: Ölüm şüpheli değil, kovuşturmaya yer yok.
Avukat İsmail Demirci, Kadakal’ın ölümüyle ilgili dava açılmaması kararına itiraz edeceklerini açıkladı.
Savcılığın kararında, Kadakal’ın ölümünden önceki üç gün boyunca yaşadığı ve çalıştığı sokakta yoğun şekilde gaz kullanıldığı belirten tanık ifadesine de yer verildi:
“Tanık, 13 Eylül ve öncesinde Hatay’da ölen Ahmet Atakan’ın ölümünü protesto gösterileri Kadıköy’de yoğun şekilde sürdüğünü ve güvenlik kuvvetlerinin yoğun biber gazıyla müdahalesi sonucu fenalaşmış olabileceğini söyledi.”
Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Dairesi raporunda ise Kadakal’ın ölümünün kalp hastalığı sonucu meydana geldiği ifade edildi.
Olay yeri raporu yok
Serdar Kadakal’ın hayatını kaybetmesinden üç ay sonra otopsi raporu savcılığa sunuldu.
Adli Tıp Kurumu’nun İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı’na sunduğu 24 Aralık tarihli raporunda kesin ölüm sebebi belirtilmedi:
“Kişinin ölüm sebebi hakkında varsa olay yeri inceleme raporunu içerir adli soruşturma dosyasının gönderilerek Birinci Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan görüş alınmasının uygun olduğu kanaatini bildirir rapordur.”
Avukat Demirci, raporun ardından bianet’e yaptığı açıklamada, “Bu raporda olay yeri raporunun gerekli olduğu belirtiliyor. Ancak bir olay yeri raporu yok” dedi.
Üç gün boyunca biber gazı
Kadakal’ın yakınları, ölümünden önce üç gün boyunca Kadıköy direnişine yapılan polis saldırısında atılan biber gazından etkilendiğini açıklamıştı.
Avukat Demirci bianet’e yaptığı açıklamada, yetkililerin Kadakal ile ilgili “kalp krizinden öldü” şeklinde açıklama yaptığını ancak raporda bunu işaret eden hiçbir bulguya rastlanmadığını söyledi.
“Özellikle 12 Eylül akşamı Kadıköy’de hem evinin hem de çalıştığı yerin sokağına yoğun şekilde gaz atılıyor. 1996’da kalp kapakçığının değiştiği bir ameliyat geçirmiş, o zamandan beri kalp hastası.”
Ne olmuştu?
37 yaşındaki Serdar Kadakal 13 Eylül akşamı Kadıköy’de hayatını kaybetti. Kalp hastası olan Kadakal, Kadıköy’de çalıştığı mekanda akşam 23:00 civarında rahasızlanınca ambulans çağrıldı. Bir süre beklediler, ambulans gelmeyince yanındaki arkadaşları Kadakal’ı Kadıköy Şifa Hastanesi’ne götürdü.
Hastaneye geldiğinde ölmüş olduğu kayıtlara geçti.
Kadakal’ın Kadıköy’deki eylemlerde yoğun şekilde biber gazına maruz kaldığı ve ölüm sebebinin bu olabileceği iddiaları üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü açıklama yaptı:
"Serdar Kadakal'ın işyeri ve yakın çevresi, Kadakal'ın '1996 yılında kalp kapakçığının değiştiği, halen kalp pili kullandığı, alkol ve sigara kullanması yasak olmasına rağmen alkol ve sigara kullandığı, kullanması gereken ilaçları düzenli olarak kullanmadığı, bu konuda eşinin kendisini sürekli uyardığı, vefat ettiği gün bulunduğu yerde herhangi bir polis müdahalesinin de olmadığı' şeklinde beyanlarda bulunmuşlardır." (AS)