Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, Çalışma Bakanlığı'nın düzenlediği 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikalar Kanunu'nda değişiklik öngören kanun tasarısını "grev hakkı tanımadığı" gerekçesiyle protesto etti.
Taksim Tramvay Durağı'nda "Sahte sendika yasası değil, grevli, toplu sözleşmeli ve örgütlenme özgürlüğümüzü tanıyan bir yasa istiyoruz" pankartı arkasında toplanan grup, "Toplu sözleşme hakkımız, grev silahımız" sloganı attı.
Basın açıklamasını okuyan Ersoy Adıgüzel, 12 Eylül Anaysa referandumu'nda Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) kamu emekçilerinden; toplu sözleşme düzeni getirileceği, grev hakkı üzerindeki yasakların kaldırılacağı, çalışma yaşamının demokratikleşeceği, uluslararası standartların getirileceğini vaad ettiğini ancak yeni kanun tasarısının 12 Eylül ruhunu devam ettirdiğini söyledi.
"KESK, hükümetin çağrısı ile yapılan Üçlü Danışma Kurulu ve diğer komisyon toplantılarına katılarak; kamu emekçilerinin talep ve beklentilerini ifade etti. Ancak, yasa tasarısında, taleplerimizin hepsi göz ardı edilmiş."
"Grev hakkı yok, sendika kontrol edilmek isteniyor"
Açıklamada tasarıda başta grev hakkının verilmemesi olmak üzere değiştirilmesi istenen maddeler şöyle özetlendi:
* Toplu iş sözleşmesinde (TİS) anlaşmazlık durumunda, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun kararlarının kesin ve TİS hükmünde olduğu şeklindeki düzenleme ile gerçek bir toplu sözleşme düzeni yerine, toplu görüşme devam ettirilerek, uyuşmazlık halinde greve çıkmamız engelleniyor.
* Hükümete, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun bileşiminin çoğunluğunu atama yetkisi verilerek TİS'te son kararı verecek olan bu kurulun, hükümetin noteri haline getirilmesi amaçlanmakta. TİS'in kapsamı, mali ve sosyal haklarla sınırlandırılmakta, kamu emekçileri dışta bırakılmakta.
* Sendikalarının işleyiş ve tüzüğünü, üyelerin serbestçe belirleme hakkı engellenerek yasakçı anlayış devam ettirilmekte, mevcut durumun da gerisine gidilerek; "isimsiz" ihbarlar bile yeterli bulunarak siyasi iktidarın sendikalara müdahalesine olanak sağlanmakta.
* Örgütlenmenin önündeki engeller korunurken, dayanışma aidatı ile örgütlenmenin teşvik edilmek istenmiyor.
"Konfederasyonlar destek vermeli"
Açıklamada, emekçilerin haklarının toplu sözleşme masasında tarafların eşit olduğu ve uzlaşma sağlanmaması durumunda grev hakkının teminat altına alındığı, sendika tüzüklerinin üyeleri tarafından belirlendiği, sendikaların denetiminin üyeleri ve kurulları tarafından yapıldığı, aynı işyerinde çalışanların aynı sendikaya üye olabildiği bir düzenleme talep edildi.
Ayrıca, açıklamada diğer konfederasyonlara hükümetin toplu görüşmelerle kamu emekçilerini oyalamasına izin vermemesi ve dayanışma içinde olmaları için çağrı yapıldı. (NV)
