Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, perşembe günü (26 Aralık) açıklanan 2 bin 324,70 TL olarak belirlenen asgari ücrete ilişkin açıklama yaptı. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun (TİSK) 27'nci Olağan Genel Kurulu'na katılan Selçuk, çalışma hayatının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için çalışanlar, işverenler ve kamu yönetimi arasındaki diyalog ve istişare süreçlerinin hayati bir öneme sahip olduğunu belirtti.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmeleri hakkında konuşan Bakan Selçuk, "Asgari ücret aslında devletin değil işveren ve işçinin anlaştığı, bizim kolaylaştırıcı olarak masada bulunduğumuz bir ücret seviyesidir " dedi.
Anadolu Ajansı'nın aktardığına göre; Selçuk, işçi ve işveren tarafının kendisine söz verdiğini belirterek, şöyle konuştu: "Gelecek sene her iki taraf kendi aralarında anlaşacaklar ve anlaştıkları rakamlar üzerinden biz konuşacağız. Her iki tarafın masada sonuna kadar kaldığı, çünkü asgari ücret devletin anlaştığı rakam değil, aslında asgari ücret işveren ve işçinin anlaştığı bizim de kolaylaştırıcı olarak masada bulunduğumuz bir ücret seviyesi. Gelecek sene tüm umudumuz o kilitlerin karşılıklı olarak beraber açıldığı bir ortamı geçen sene olduğu gibi gelecek sene de taşıyabilmek."
TIKLAYIN-SOKAKTAN ASGARİ ÜCRET YORUMU: "300 Lira İçin mi O Kadar Toplantı Yaptılar"
İşçi, işveren ve kamu kesiminin hep birlikte çalışması gerektiğine işaret eden Bakan Selçuk, şunları söyledi: "Çalışma hayatının iyileştirilmesi için çalışma barışının sağlanması için ve istihdamın arttırılması için kayıtlı istihdamın, sosyal güvence ortamlarının artırılması için hep beraber çalışmamız gerekiyor. Bu noktada, 'sosyal diyalog' kavramı devreye giriyor. Sosyal diyaloğu 'ekonomik ve sosyal politikalar açısından ortak çıkarları kapsayan konularda devlet, işveren ve çalışan temsilcileri arasında iki veya üç taraflı olarak gerçekleşen her türlü müzakere, danışma veya bilgi paylaşımı' olarak tanımlarsak, bu aslında bizim kadim geleneğimizde olan istişare kültürünün devamı aslında. Başta birey olarak, aile ve toplum daireleri olarak biz tepkisel hareket etmeyi değil, farklı görüşleri dinlemeyi, başkalarının fikirlerini almayı ve her daim masada kalmayı önemsemiş bir gelenekten geliyoruz."
"Kadın istihdamını Avrupa'da en çok artıran ülke olduk"
2002'den bu yana çalışma mevzuatında yeniklikler yaptıklarını vurgulayan Selçuk, son olarak "2020'ye girmeye hazırlandığımız şu günlerde Türkiye, 2002 Türkiye'sine göre çok daha ileri bir noktada. 2002'de 12 milyon olan aktif sigortalı sayımız 2019 Eylül ayı itibarıyla 22 milyonun üstüne çıktı. Kayıt dışı istihdam oranını yüzde 52'lerden yüzde 36'lara indirdik. Kadın istihdamını Avrupa'da en çok artıran ülke olduk. Genç istihdamında önemli mesafe kaydettik. Geçtiğimiz günlerde açıklanan Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Raporu'na göre de ülkemiz ilk defa 'çok yüksek gelişmişlik seviyesine sahip ülke' kategorisine girdi. 2019 verilerine göre asgari ücrette hep bir satın alma gücünden bahsediliyor ama 2002'de 15. sıradayken biz 2019'a geldiğimiz zaman satın alma gücü paritesine göre asgari ücretimizi de 10. sıraya yükseltmiş durumdayız AB ülkelerine göre." dedi. (RT)