"Mekânlar, anıtlar ve tarihî yapılar, siyasi hareketler açısından bir mücadele alanı olabilir mi?". Hafıza Merkezi'nin yayımladığı, "Hatırlayan Şehir: Taksim'den Sultanahmet'e Mekân ve Hafıza" adlı kitap, soruya tam 17 mekân üzerinden yanıt veriyor.
Kitap için "Okuyucusunu Taksim Meydanı'ndan alıp, Türkiye'nin siyasi iklimine tanık olmuş çok sayıda mekândan geçerek Sultanahmet Meydanı'na ulaştırıyor" demek hiç de iddialı olmaz. Çünkü kitap, alternatif bir gezi rehberi niteliğinde.
Önümüzdeki günlerde, İstanbul'daki bazı kitabevlerinde satışa sunulması planlanan kitabın içeriğine, proje kapsamında hazırlanan web sitesinden erişmek mümkün.
Kitapta anlatılan noktalar sırasıyla şöyle: Taksim Meydanı, Gezi Parkı, İstiklal Caddesi, Emek Sineması, Galatasaray Meydanı, Hazzopulo Pasajı, Mısır Apartmanı, Karşı Sanat, Aras Yayıncılık, Narmanlı Han, Neve Şalom Sinagogu, Salt Galata, Komando Merdivenleri, San(a)saryan Han, Belediyeler Birliği Binası, Türk ve İslam Eserleri Müzesi ve Four Seasons Hotel İstanbul.
TIKLAYIN - Hatırlayan Şehir: Taksim’den Sultanahmet’e Mekân ve Hafıza
Kitabı yayına hazırlayan iki isim Anadolu Kültür’den Asena Günal ve Hafıza Merkezi’nden Murat Çelikkan’la söyleştik.
Kitabın önsözünde kitabı “gezi kitabı” olarak tanımlıyorsunuz, neden?
Murat Çelikkan: Adımız Hafıza Merkezi, dolayısıyla anlattığımız mekânların hafızasını canlandırmak üzerine bir çalışma yapabilirdik. Ama İstanbul'u gezen İstanbullular, İstanbul dışından gelen Türkiyeliler ve yabancılar için de bir referans olmasını istedik. Turizmi, turistiklikten kurtarmak istedik. Kitap buna hizmet edebilir diye düşündük. Onun için gezi rehberi gibi bir ibare kullandık. Aslında ihlaller tarihi diyebilirdik. Türkiye'nin başka yüzü de diyebilirdik, demedik.
“Dijital bölüm zaman içinde güncellenecek”
Kitap fikri nasıl ortaya çıktı?
Asena Günal: Ben aslında turu kitaba dönüştürmek istemiyordum. Yazıyla ilişkim netamelidir, yazarken zorlanırım. Columbia Üniversitesi'nde ikimizin de katıldığı AHDA programındaki hocamız Elazar Barkan, ki ilk yıl tura da katıldı, o zaman bunu kitap yapın diye önermişti. Konuyu hemen kapatmıştım! Sonra Murat ısrar etti ve iyi ki de etti.
Murat Çelikkan: Aslında bu mekânları gezmek isteyen, her gün önünden geçen, ya da isimlerini bilen insanlar için düşünüldü bu kitap. Akıllı telefonla da bu rotada gezerken aktardığımız bilgilere ulaşılabilecek. Dijital olarak var olması kolaylaştırıcı bir şey. Bir web sitesi olması sonradan gelen bilgilerin eklenmesini de mümkün kılıyor.
Kitapta anlatılan 17 noktayı neye göre belirlediniz?
Asena Günal: Biraz öznel bir güzergâh aslında. 2015 ve 2016'da Hafıza Merkezi'nin yaz okulu için turu hazırlarken belirledim bu güzergâhı. Beyoğlu, bir sürü toplumsal hareketin eylem alanı. Feministler için, LGBTİ hareketi için önemli bir yer. 1 Mayıs'ta Taksim'i zorluyorsun, Gezi Direnişi oluyor yine Taksim'desin. Azınlıkların tarihine tanıklık eden yerler var. Soykırım anmalarının yapıldığı yerler var. Mekânlar, oralara dair hak ihlalleri ve mücadelelere göre belirlendi diyebiliriz.
Kitabın okuyucuda sizce nasıl bir etkisi olur?
Murat Çelikkan: Kendi yaşadığınız yere ilişkin resmî söylemler sizi yabancı haline getiriyor. Siz turist haline dönüyorsunuz. Biraz bundan kurtaran bir etkisi olacağını düşünüyorum.
Asena Günal: Kitap, farklı mekânlardan geçerken size başka bir şekilde bakma fırsatı sunuyor. Mekânlara dair geriye dönük bilgi katmanları, bu bakışı zenginleştiriyor. Biz de aslında yazarken öğrendik pek çok şeyi. Beyoğlu'ndaki Emek Sineması, sadece son dönem ranta dayalı dönüşüm ve ona karşı verilen mücadeleye değil, Cumhuriyet dönemi eğlence kültürü ve Varlık Vergisi aracılığıyla gayrimüslimlerin servetine el konulmasına dair de bir örnek mesela. Katman katman bir tarih var, bunu bütün mekânlar için söyleyebiliriz.
“Taksim Meydanı siyasetin hesaplaşma alanı”
Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) hayatta kalma ısrarından çok etkilendim. Sanki bir mücadele alanı..
Murat Çelikkan: Yaşım itibariyle yazdığım bazı şeylere şahit olduğum için o gözle bakıp aradım. AKM'nin Taksim Meydanı'nın çok önemli bir parçası olduğu muhakkak.
Taksim Meydanı'na aslında Türkiye'deki önemli siyasi ana hareketlerin 200 yıllık bir hesaplaşma alanı olarak bakılabilir. Bugün baktığınızda çok farklı bir şeyi ifade ediyor. AKM zaman içinde küçülerek yok oldu. Eş zamanlı olarak meydana bakan bir büyük cami inşaatı var artık. Cami inşaatı, meydanın önemli simgesi olan Taksim Anıtı'nı da gölgeledi. Bunu Türkiye siyasal tarihi mücadelesi çerçevesinde okumak da mümkün. Topçu Kışlası'nın yıkılması ve yeniden inşası da mesela, iki yüz yıllık bir mevzu ve kapanmıyor.
Asena Günal: Mekân üzerinden bir çekişme hep var. Taksim bunun en görünür olduğu alan. Caminin anıtı nasıl yuttuğunu görüyoruz. Yeni AKM ortaya çıkınca nasıl olacak göreceğiz.
“Kitap, iki hapis, iki gözaltı gördü”
Peki, ne kadar zamanınızı aldı bu kitabı yazmak?
Murat Çelikkan: Hedef her şeyi sekiz-dokuz ay içinde bitirmekti. Projeyi destekleyen Heinrich Böll'e de böyle bir zaman verdik Araya iki hapis, iki gözaltı girdi. Projeye başladıktan sonra ben cezaevine girdim, yazmam aksadı. Osman Kavala'nın cezaevine girmesiyle Asena'nın yoğunluğu arttı. Bitirme aşamasına geldiğimizde ise, Hafıza Merkezi eş direktörlerinden eşim Meltem Aslan ve Asena gözaltına alındılar. Türkiye'nin halleri işin uzamasına neden oldu.
Asena Günal: Mekânları aramızda bölüşüp yazdık, sonra birbirimizin yazdıklarını okuduk, önerilerde bulunduk. Editör arkadaşımız Ekin Sanaç da ikimizin yazdıklarını okudu, düzeltti ve dil birliğini sağladı..
Kitapta, mekanlar üzerinden derinlikli bir tarihsel arka plana da rastlıyorsunuz. İstanbul'un Ermeni mimarların isimleri gibi ekler var.
Murat Çelikkan: Her ikimiz de yazdığımız mekânlarla igili gerekli ek bilgileri vermeye çalıştık. Ermeni mimarların isimlerini eklemek de o kapsamda oldu. Mısır Apartmanı'ndan söz ederken Ermeni mimarları unutamazdık. Daha önce Hrant Dink Vakfı bu çalışmayı yapmıştı. Sahip çıkılmayan bir zenginliği göstermesi açısından önemli bence. Bunlar kitaptaki aydınlık taraflar.
Asena Günal: Kitapta toplumsal muhalefet tarihine -1 Mayıs, Gezi, feminist hareket, LGBTİ hareketi, kayıplar ve soykırım anmaları- dair bilgiler de var. Kitabı İstanbul'un bastırılmış çok kültürlü tarihine dair bir kayıt olarak da, her mekânın ve alanın Türkiye'de hak örgütlerinin, farklı muhalefet gruplarının, kendi mücadeleleri kadar o mekânlar için verdikleri mücadeleye tanıklık olarak da okumak mümkün. Bütün bunlar, kitabın aydınlık tarafları.
Kitabı resmi tarih yazanlara veya yetkililere de yolladınız mı?
Murat Çelikkan: Yayınlarımızı devlet bürokrasisinden isimlere de gönderirdik. Ama içinde bulunduğumuz dönemde o listenin iyice daralmış olduğunu söylemek gerekiyor. (EMK)
* İstanbul'a ait eski ve yeni fotoğraflar, "Hatırlayan Şehir: Taksim'den Sultanahmet'e Mekân ve Hafıza" alındı.