İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu öncülüğünde bugün yapılan 627. F Oturması eyleminde, engelli ve ağır hasta mahpus Hatice Yıldız’ın sağlık durumuna dikkat çekildi.
İHD İstanbul Şubesi’nin bulunduğu binanın önünde yapılan eylemde “627. F Oturması: Hasta mahpus Hatice Yıldız serbest bırakılsın” ve “Tedavi haktır, engellenemez” yazılı pankartlar açıldı, hasta mahpusların fotoğrafları taşındı.
627. F Oturması açıklamasını DEM Parti Eski Milletvekili ve hak savunucusu Oya Ersoy okudu.
75 yaşında
Şunları söyledi:
*627. F Oturması’nda bu hafta; halen Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulan 75 yaşındaki hasta mahpus Hatice Yıldız’ın durumunu paylaşıyoruz.
*22 Mart 2024 günü evinden sedyeyle alınarak tutuklanan 75 yaşındaki Hatice Yıldız; yaşlılığa bağlı sağlık sorunları yanında, demans, yüksek tansiyon, kemik erimesi, bel fıtığı, omurga eğriliği, mide rahatsızlığı ve görme bozukluğu hastalıkları ile mücadele etmekte, sık sık baygınlık geçirmekte, bu hastalıkları ile hapishane koşullarında yaşamını sürdürmesi mümkün görünmemektedir.
*Nitekim daha ilk günden itibaren ilaçları verilmediği için Hatice Yıldız’ın tedavisi aksamış ve durumu ağırlaştığı için hastaneye kaldırılmıştır. Doktorları tarafından acilen göz ameliyatı olması gerektiği de söylenen Hatice Yıldız’ın tutuklu kalması, sağlığına ve yaşamına ağır tehdit oluşturmaktadır.
"İnfaz erteleme başvurusu yapıldı"
26 Mart 2024 tarihinde oğlunun verdiği bilgi şöyle:
“Annem cezaevindeki kızı ve arkadaşı adına hapishane idaresi hesabına para gönderdiği için 19.03.2021 tarihinde evinden gözaltına alınıp Balıkesir’e götürüldü, 4 gün gözaltı sürecinden sonra serbest bırakıldı ve sonrasında hukuki hiçbir dayanağı olmadığı halde “örgüte finansman sağlamak” iddiasıyla hakkında dava açıldı. 3 yıl süren yargılamanın ardından İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi 4 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Cezanın İstinaf Mahkemesi’nde onaylanmasının ardından da 22 Mart 2024 günü tutuklandı."
"Evde annemin fenalaşması üzerine sedyeyle alınıp önce hastaneye ardından Bakırköy Kadın hapishanesine gönderildi. Dün avukatıyla cezaevine gittik savcıdan annemle görüşmek için izin istedim vermedi. Ancak avukatı görüşebildi."
"Avukat annemle görüştüğü sırada annem fenalaşmış sağlık ekipleri müdahale etmişler. 75 yaşındaki annemin çeşitli sağlık sorunları var; tansiyon hastası, kemik erimesi, bel fıtığı, omurga eğriliği, mide, göz ve Demans hastası, annem sık sık bayılıyor. Annemin ameliyat olması gerekiyor, annem yaşlı ve birçok rahatsızlığı olan biri. Dışarıda dahi zorlanırken cezaevi koşullarına dayanamaz.”
*İnfaz erteleme, denetimli serbestlik ve Adli Tıp Kurumuna sevki için gerekli başvuruları yaptıklarını belirten avukatı ise; 28 Mart günü yaptıkları görüşmede Yıldız’ın ilaçlarının verilmediğini öğrendiklerini ve ilaçları verilmediği için Demans hastalığının daha belirgin bir hal aldığını ve ağır bir unutkanlık durumu olduğunu gözlemlediklerini belirtmiştir.
*627. F Oturması kapsamında bu hafta; hasta mahpus Hatice Yıldız ve tüm ağır hasta, engelli, yaşlı mahpusların serbest bırakılarak sağlık ve yaşam haklarının korunması için yetkilileri göreve kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz.
“Mahpuslara para yatırılması suç değil”
Adalet Bakanlığı’na şu çağrı yapıldı:
Mahpuslar üzerinde artan hak ihlalleri yanında, mahpus aileleri, avukatlar, insan hakları savunucuları, mahpuslarla insani dayanışma gösterenler üzerindeki baskılara da her geçen gün yenileri ekleniyor.
Akıl almaz, hukuki dayanaktan yoksun gerekçelerle gözaltına alınıyor, haklarında davalar açılıyor, cezalar veriliyor. Hapisteki bir yakınının, kızının, kardeşinin adına para yatıranlar dahi “Teröre Finansman Sağlamak”la suçlanarak, mahpuslarla dayanışma ortadan kaldırılmaya, daha fazla yalnızlaştırılmaya çalışılıyorlar.
Bu süreçte, mahpuslar üzerinde hem fiziksel hem de ruhsal sorunları ve ihlalleri de beraberinde getiren ekonomik krizin yol açtığı derin mahpus yoksulluğu bir cezaya dönüştürülüyor.
Özellikle son bir yıldır, derneğimize mahpusların maddi destek talepli başvurularındaki artıştan da görüleceği üzere; mahpusların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak için maddi kaynaklara ihtiyaçları bulunuyor.
Hasta mahpuslar bakımından hapishane idaresi tarafından verilen yemeklerin yeterli ve besleyici olmadığı, diyetlerine uygun yemekler verilmediği, mahpusların takviye gıdalara ihtiyaçları olduğu ve bunu da kantinden karşılamak zorunda olduklarını biliyoruz.
Yine bedensel rahatsızlıkları olanların kullanmış oldukları özel yatak, yastık, gibi kişisel ihtiyaçlarını, haberleşme için kullanmış oldukları telefon kartları, göndermiş oldukları mektupların ve dilekçelerin posta ücretleri, televizyon, radyo, buzdolabı, semaver vb. ihtiyaçları, kullandıkları elektrik ve içme suyu ücretleri de mahpusların yakınlarının hapishane idaresi hesabına yatırdıkları paralardan karşılanmaktadır.
Mahpuslara yatırılan paranın nasıl harcanacağı ise “Hükümlü Ve Tutukluların Emanete Alınan Kişisel Paralarının Kullanımına Dair Yönetmelik”de düzenlenmiştir ve bu yönetmeliğe göre mahpuslar yanlarında hiçbir şekilde nakit para bulunduramaz. Ve yatırılan para idare tarafından harcanır. Dolayısıyle “Teröre Finansman Sağlamak” yada başka bir suç, eğer bir “suç” işleniyorsa bu suçun sorumlusu hapishane idareleri ve doğrudan Adalet Bakanlığıdır. Mahpus yakınlarına yönelik bu yönlü haksız suçlama ve yargı tacizi derhal sonlandırılmalıdır.
(EMK)