Bilgi Üniversitesi’nde Tarih okuyan 20 yaşındaki Alp Emeç sosyal medya hesabından Sedef Kabaş’ın tutuklanmasına neden olan atasözünü paylaşıp sildiği için tutuklandı.
Emeç’in “Öküz saraya çıkmakla kral olmaz ama saray ahır olur” şeklindeki paylaşımına “Cumhurbaşkanına hakaret (TCK 299)” suçlaması yöneltildi.
Aynı zamanda İYİ Parti Gençlik Kolları Üyesi olan Emeç paylaşımını 10 dakika sonra sildi ancak geçtiğimiz Perşembe (14 Nisan) ifadeye çağrıldı.
Cuma da (15 Nisan) mahkemeye çıkartılan Emeç, tutuklu yargılama kararı ile Cumartesi (16 Nisan) Silivri Cezaevi’ne gönderildi.
İYİ Parti: Ne hukuka ne de vicdana sığmıyor
İYİ Parti tutuklama kararının ardından yazılı bir açıklama yaptı.
“Adalet, Adalet, Adalet !!!” diyen İYİ Parti, “Hukukun kodları ile oynadığınız zaman iktidarınız bir süre daha devam eder ama, ‘Adalet’ yeri doldurulamaz bir şekilde terk eder o ülkeyi. Adalet terk ettiği zaman, umutlar da eşyalarını toplamaya başlar. Umutlar eşyalarını topladığı zaman, geriye sadece, güvensizlik ve ümitsizlik kalır. İşte tam olarak bizlere yaşatılan Türkiye budur” ifadelerine yer verdi.
Açıklama şöyle devam etti:
“Neden mi tutuklandı? Yaptığı ve sonrasında sildiği bir sosyal medya paylaşımı yüzünden tutuklandı. Tutuklamaya sevk eden bir savcı ve tutuklama kararı veren bir de hakim. Adaleti sağlamak için hukuk fakültesinden mezun olmuş iki hukukçu, kodları ile oynanmış hukuk sistemimizin isimsiz iki yeni kurbanı daha.
“Bu isimsiz kurbanlar, 20 yaşında bir gencin hayatını, verdikleri kararlar ile karartıyorlar. Yargı kararıdır, elbette saygı duyacağız. Ama adaleti sağlamak için verilen kararın, hem hukuka, hem adalete, hem de vicdana uygun olması gerekliliği ne olacak? Bu esas unsurları barındırmadığı zaman mahkeme kararı kendini nasıl hukuk dünyasında ve vicdanlarda meşrulaştıracak?
“İşte şimdi tam da bu ülkenin; sorumluluk sahibi hukukçularına, Türk Milleti adına karar veren yargıçlarına, kalemini namusu bilen gazetecilerine, ülkeye hizmet etmek için yola çıkmış siyasetçilere, vatandaşlık, sorumluluk ve bilincine sahip her bir vatandaşımıza görev düşmektedir. Hukuka, vicdana, adalete, millet olarak adalet duygumuza açıkça aykırı olarak tesis edilen Alp Emeç’in tutuklanması kararını, titizlikle takip etmek görevimizi yerine getirmek zamanıdır.”
Sedef Kabaş’ın tutuklanması
Sedef Kabaş, TELE 1’de Uğur Dündar'ın sunduğu 'Demokrasi Arenası' programına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren sözlerinin ardından 22 Ocak Cumartesi gece yarısı polis baskınıyla İstanbul’daki evinden gözaltına alınmış daha sonra da tutuklanmıştı.
Kabaş programda bir Çerkes atasözünden alıntı yaparak “Büyükbaş hayvan saraya girdiği zaman kral olmaz, o saray ahır olur” ifadelerini kullanmış ve “Çok meşhur bir söz vardır; taçlanan baş akıllanır diye, ama görüyoruz ki gerçek değil.” eklemesini yapmıştı.
Ardından hazırlanan iddianamede Kabaş Cumhurbaşkanına hakaretle suçlanmıştı. Kabaş 49 günlük tutukluluğun ardından çıkartıldığı ilk duruşmada İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesince 2 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum edilmişti.
TIKLAYIN - Erdoğan'ın 'yok' dediği davaları Bakanlığın istatistikleri yalanladı
Türkiye'de Cumhurbaşkanına hakaret yargılamalarıErdoğan'ın cumhurbaşkanı seçildiği 2014'ten bu yana Türkiye'de 160 binden fazla kişiye Cumhurbaşkanına hakaret soruşturması açıldı. 35 binden fazla soruşturma kamu davasına döndü. Açılan davalarda 38 binden fazla kişi ve binden fazla çocuk yargılandı. Dava sayısı Erdoğan'ın ilk 4 yıllık görev süresinde Abdullah Gül dönemine göre 19,5 kat ve yüzde 2 bin 52 artış gösterdi. Açılan davalarda 12 bin 881 kişi mahkum edildi. 3 bin 625 kişiye hapis cezası verildi. Hapis cezaları verilenler arasında 10 da çocuk bulunuyor. Sadece 2020'de 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçlamasıyla 45 bin soruşturma başlatıldı ve bu soruşturmalar sonucunda 9 bin 773 kişiye dava açıldı. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçildiği Ağustos 2014'ten 1 Ekim 2021'e kadar en az 66 gazeteci de "Cumhurbaşkanı'na hakaret"ten hapis, ertelemeli hapis ve para cezasına mahkum edildi. |
Cumhurbaşkanına hakaret (TCK 299) TCK’nın 299. maddesinde tanımlanan Cumhurbaşkanına hakaret suçunu işleyen kişi bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. Suçun alenen işlenmesi halinde verilecek ceza altıda bir oranında artırılıyor. Bu suçtan dolayı kovuşturma yapılması Adalet Bakanlığı’nın iznine bağlı. Ancak Adalet Bakanlığı izni tamamen prosedür olarak görülüyor ve raporlara göre hakkında izin verilmeyen kimse olup olmadığı bilinmiyor. |
(HA)