Murat Utku ve Hikmet Adal, Bayburt, Gümüşhane ve Erzurum’u bianet için dolaştı. Amaçları 24 Haziran 2018 seçimleri için seçmenlerin düşüncelerini öğrenmek ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nin son seçimlerde en güçlü olduğu bu kentlerde değişim yaşanıp yaşanmadığını gözlemlemekti.
Utku ve Adal, Bayburt, Gümüşhane ve Erzurum izlenimlerinden üç video hazırladı. Üç kentin ortak özelliği mikrofon uzatılan hemen herkesin kendisini “sağcı” ve “muhafazakar” olarak tanımlaması.
Bayburt
Bayburt yüksek göç veren bir kent. Daha önceki yıllarda 2 milletvekili çıkaran kent, 24 Haziran’da 1 milletvekili için sandığa gidecek. 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde AKP Bayburt’ta yüzde 73,4 oy aldı, MHP’nin oyu da yüzde 21’di. CHP sadece yüzde 2,56 gibi bir oy alabildi. HDP’nin oy oranı ise yüzde 0,4’te kaldı. Son anayasa değişikliği referandumunda Bayburt, AKP’nin istediği “Evet”i yüzde 81,95 ile destekledi.
Gümüşhane
Muhalefet partilerinin oy oranı Gümüşhane’de yüksek değil. 7 Haziran 2015’te CHP yüzde 4,66; 1 Kasım seçimlerinde ise 5,1 oranında oy alabildi. HDP’nin oy oranı ise her iki seçimde de yüzde 1’in üzerine ancak çıkabildi. AKP ise bu seçimlerde tartışmasız bir üstünlüğe sahip oldu. 7 Haziran 2015’te yüzde 58,71 oy alırken, 1 Kasım seçimlerinde bu oran yüzde 68’e çıktı.
Erzurum
7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 52,18 oy alan AKP, 1 Kasım’da yüzde 67,8 gibi yüksek bir orana ulaştı. AKP’nin ittifak yaptığı MHP ise Kasım seçimlerinde 7 Haziran seçimlerine göre yaklaşık yüzde 9 oy kaybına uğrayarak yüzde 14,1 oy alabilmişti.
CHP’nin ise bölgede son iki seçimde alabildiği en yüksek oy yüzde 3,3’e ancak çıkabildi. 7 Haziran’da yüzde 18,06 oy alarak bir meclise bir milletvekili gönderen HDP’nin oyları ise 1 Kasım’da yüzde 12,3’e düştü.
2017’deki anayasa değişikliği referandumunda AKP yine yüksek bir oran yakaladı: Yüzde 74,48. (MU-HA/HK)
Gazeteci, televizyon habercisi, AtölyeBİA gazetecilik programlarında eğitmen. bianet’e yazıyor, video çalışmaları yapıyor. Filistin/İsrail, Lübnan, Gürcistan, Rusya, Pakistan, Suriye gibi dünyanın pek çok yerinde krizleri, depremleri,...
Gazeteci, televizyon habercisi, AtölyeBİA gazetecilik programlarında eğitmen. bianet’e yazıyor, video çalışmaları yapıyor. Filistin/İsrail, Lübnan, Gürcistan, Rusya, Pakistan, Suriye gibi dünyanın pek çok yerinde krizleri, depremleri, seçimleri, çatışmaları, savaşları, göçleri izledi. Medyascope, Radikal gazetesi, Nokta ve Aktüel dergilerinde, CNN Türk, Doğan Haber Ajansı ve Al Jazeera Türk’te muhabirlik yaptı. Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde “geleneksel gazetecilik ve yeni medyada habercilik” dersler verdi. “Direnişçi” belgeseli ile Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) En İyi Belgesel Ödülünü aldı. Deniz Harp Okulu’ndan ayrıldı. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’nü bitirdi.
Haziran 2018'den bu yana bianet muhabiri. 2013'te bianet'te staj yaptıktan sonra bianet'in projelerinde de yer aldı. Expression Interrupted, susma24.com, Jıneps, Inside Turkey, tol.org gibi platformlarda...
Haziran 2018'den bu yana bianet muhabiri. 2013'te bianet'te staj yaptıktan sonra bianet'in projelerinde de yer aldı. Expression Interrupted, susma24.com, Jıneps, Inside Turkey, tol.org gibi platformlarda haber ve makaleleri yayınlandı. İfade özgürlüğü alanında birçok haber ve makaleye görüş verdi. Yazıları İngilizce başta olmak üzere Fransızca, İtalyanca ve Çerkesceye çevrildi. 8 Mart 2018’deki Feminist Gece Yürüyüşünde çektiği fotoğraflar İstanbul Büyükşehir Belediyesince sergilendi. 27. Metin Göktepe Gazetecilik Ödülünü kazandı. Erciyes Üniversitesi Gazetecilik mezunu.
Fotoğraf: Antoine Agoudjian (Fotoğrafçının izniyle)
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Merkez Yürütme Kurulu, 24 Nisan 1915’te başlayan Ermeni Soykırımı’nın 110. yılı dolayısıyla yazılı bir açıklama yayımlayarak, yaşanan acıları paylaştıklarını belirtti. Açıklamada, yüzleşmenin ve onarıcı adaletin toplumsal barışın inşasında hayati önemde olduğu vurgulandı.
DEM Parti açıklamasında, 24 Nisan 1915’te iki yüzü aşkın Ermeni aydının evlerinden alınarak ölüme gönderilmesiyle başlayan sürecin, yüz binlerce Ermeni’nin sürgünü ve katli ile devam ettiğine dikkat çekildi.
“Bu toprakların diğer Hıristiyan halkları da bu politika ve uygulamalar sonucunda çok ağır insani bedeller ödemiş, katledilmiştir” ifadelerine yer verilen açıklamada, tarihsel hakikatlerle yüzleşmenin, mağdur halklardan özür dilemenin ve onarıcı adalet yollarına başvurmanın ortak bir gelecek için kaçınılmaz olduğu belirtildi.
“Tarihsel yanılgılarla yüzleşilmeli”
Açıklamada, farklılıkları yok sayarak homojen bir toplum yaratma anlayışının tarihsel bir yanılgı olduğu vurgulandı. “Bu topraklar üzerindeki farklı etnik kimlik, dil, kültür ya da inancın bir diğerinden üstün olmadığı, eşit olduğu evrensel gerçeği toplumsal ve siyasal olarak genel kabul görmelidir” denildi.
Ermeni Halkıyla Barış ve Eşitlik Vurgusu
DEM Parti, Ermeni halkıyla huzur ve eşitlik içinde yaşamanın önemine işaret ederek, aynı zamanda Ermenistan ile diplomatik, ticari ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesinin hem halkların yararına hem de Kafkasya bölgesinde kalıcı barışın inşası için bir adım olacağını belirtti.
Açıklama, şöyle sona erdi:
“Bu duygu ve düşüncelerle, Anadolu ve Mezopotamya’nın kadim halkları olarak 110 yıllık acıları ve yası bir kez daha paylaşıyor; yaşanmış olan büyük insanlık trajedisini yüreğimizin derinliklerinde duyuyor ve o süreçte yaşamını yitirenleri bir kez daha hüzün ve saygıyla anıyoruz.”
KRDAE Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, “Bu depremin ardından iki kez 5’ten büyük artçı deprem oldu. 6,1’lik bir depremin etkinliği 1,5-2 ay devam edebilir,” dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), Marmara Denizi’nde, İstanbul Silivri açıklarında yaşanan depremle ilgili ön değerlendirme raporu yayımladı.
Raporda, 23 Nisan 2025 günü saat 12:49’da, Marmara Denizi’nde (40.8327 K, 28.2267 D) meydana gelen depremin hem yerel büyüklüğü (Ml) hem de moment büyüklüğü (Mw) 6.1 olarak açıklandı. Depremin odak derinliği ise 15.2 km olarak hesaplandı; bundan hareketle “sığ odaklı” bir deprem olarak tanımlandı.
İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), depremin büyüklüğünü 6.2 olarak açıkladı ve 6.92 kilometre derinlikte meydana geldiğini, toplam 13 saniye sürdüğünü açıkladı. Kandilli ve AFAD’ın depremin büyüklüğü ve derinliğiyle ilgili farklı veriler sunması, her iki kurumun farklı sismik ağlar kullanması ve ölçüm ile analiz yöntemlerinin değişiklik göstermesinden kaynaklanıyor.
Rapora göre, depremin ardından yalnızca altı dakika içinde, KRDAE tarafından tsunami uyarı mesajları Türkiye’de AFAD’a, bölgesel sistem üyelerine ise ilgili merkezlere iletildi. Raporda şu bilgiler yer aldı:
“Gözlemlerle tsunami uyarısı aletsel olarak teyit edilmiştir. İstanbul Silivri İstasyonu’nda 3 cm, Tekirdağ Marmara Ereğlisi’nde 2 cm, Balıkesir Erdek’te 6 cm, Yalova Esenköy’de 4 cm, Tekirdağ Şarköy’de 5 cm deniz seviyesi değişikliği gözlenmiştir.”
Tsunami tehlikesinin geçtiğine dair son mesajın 16.53’te gönderildiği belirtildi.
En yakın ilçe Silivri, şiddet değeri merkezde 8
Deprem, başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi’nin büyük bölümünde hissedildi. Merkeze en yakın ilçelerden biri olan Silivri’nin, yalnızca 28.9 km uzaklıkta olduğuna dikkat çekildi.
Rapora göre, depremin merkez üssünde şiddet değeri VIII (8 – çok şiddetli), karadaki bazı bölgelerde ise V (5 – orta şiddetli) olarak belirlendi. Bu değer, yapısal hasar ve insanlarda ciddi sarsıntı hissiyle eşleşiyor.
Depremin büyüklüğü, fay hattında açığa çıkan enerjiyi ifade ederken; şiddeti, bu depremin yeryüzünde insanlar ve yapılar üzerindeki etkisini gösterir.
“Her birey hazırlıklı olmalı”
Raporun son bölümü, kamuoyuna yönelik önemli uyarılar içerdi. “Afetlere hazırlıklı olmak, can ve mal kayıplarını önlemek açısından büyük önem taşır,” denilerek şu öneriler sıralandı:
Riskleri önceden hesaplayın, afet planı yapın!
Binanızın sağlamlığını kontrol ettirin!
Eşyalarınızı sabitleyin!
Deprem sırasında ve sonrasında neler yapacağınızı öğrenin!
Ayrıca tsunami riskine dikkat çekilerek, “Çoğunlukla tsunaminin yaklaştığının ilk işareti büyük bir su dalgası değil, denizin ani olarak geri çekilmesidir. Bu nedenle, deniz kıyısındayken bir deprem hissettiğinizde ve/veya deniz çekilmesi gözlediğinizde tsunami tehlikesini hatırlayın ve hızlı bir şekilde yüksek yerlere doğru gidip kıyılardan uzaklaşın,” uyarısı yapıldı.
“Depremin etkinliği 1,5-2 ay devam edebilir”
KRDAE Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, depremin ardından dün (23 Nisan) kurum merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Haritalar ve grafiklerden oluşan görsellerle sunum yapan Özel, 23 Nisan depreminin, 2019’da Silivri açıklarında meydana gelen depremin güneyinde ancak aynı boylam üzerinde yaşandığını söyledi.
Depremin Orta Marmara ile Kumburgaz Fay Hattı’nın tam ortasında yaşandığı bilgisini paylaşan Özel, depremlerin Orta Marmara içindeki 10-12 kilometrelik bant içinde meydana geldiğini, izlemelerini dikkatle sürdürdüklerini ifade etti.
2019’da yaşanan 5,9 büyüklüğündeki depremin artçılarının yaklaşık 1,5 ay sürdüğünü belirten Özel, “Bu depremin ardından 2 kez 5’ten büyük artçı deprem oldu. 6,1’lik bir depremin etkinliği 1,5-2 ay devam edebilir ancak bu denizde olan bir deprem. Kıyılarda bunun ne kadarının hissedilip hissedilmeyeceği tartışılır. Şu anda karada bu depremleri hissetmek çok kolay olmayabilir,” dedi.