* Fotoğraf: Anadolu Ajansı.
14 Mayıs Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerine sadece iki gün kaldı.
14 Mayıs gecesi yaşanabilecek sorunlardan biri yanlış bilginin hızla yayılması ve 6 şubat depremlerinde ya da İstiklâl Caddesi'ndeki saldırıda olduğu gibi internet bant genişliğinin daraltılması.
Yanlış bilginin yayılmasının önüne nasıl geçilebilir, WhatsApp gruplarındaki "Birden çok kez iletildi" gönderilerine karşı yaklaşım ne olmalı ve bant daraltma sorunu yaşanırsa bu engel nasıl aşılabilir sorularımızı medya, bilişim ve kolektif hareketler çalışan çevirmen ve yazar Diyar Saraçoğlu yanıtladı.
"Bildiğimiz mecralar takip edilmeli"
14 Mayıs gecesi farklı mecralardan yayılacak bilgilere nasıl yaklaşmak gerekiyor? Yurttaşlar neye dikkat etmeli?
14 Mayıs günü pek çok kaynak üzerinden bilgi seline maruz kalacağımızı öngörmek son derece kolay. Çoğunlukla sosyal medyada akacak bu sel içerisinde muhtemelen doğru ve sahte/yanlış bilgiler iç içe geçecek. Bu nedenle o gün (ve genel olarak her daim sosyal medyada) dikkatli olmamız gerekiyor.
Yoğun bir sosyal medya akışı içerisinde doğru ve önemli bilgileri süzmek (ve hatta yaymak) ciddi bir emek ister. Bir editöryel yaklaşım ve teyit etme çabası olmadan bir bilgiyi yaymak niyetten bağımsız olarak da kötü sonuçlara neden olabilecekken troll orduları ve deepfake gibi yöntemlerle üretilmiş içeriklerle insanların zihni iyice bulandırılmaya çalışılacak.
Kaynak meselesi bizim açımızdan kritik. Editöryel ve eleştirel bir göze sahip basın kuruluşları tekil bireylerden daha güvenilir bilgi verirler. Bu mecralar da hata yapabilir elbette; ama hem hata ihtimali daha düşük hem de bilginin kaynağına erişim imkânı söz konusu. Bu anlamda her tekil bireye veya mecraya güvenmeyip yıllardır bildiğimiz, takip ettiğimiz mecraların ve kurumların ürettiklerine bakmakta fayda var.
Deepfake meselesi
Bir diğer önemli konu da doğrulayamadığımız ve gerekli olmayan bilgileri yaymamak gerekliliği üzerine. Her bilgiyi yaymamız gerekmiyor. İşlevsel olan yöntem, doğruladığımız gerekli bilgileri ilgili kişi veya kuruluşlara ulaştırmak üzerine kurulu olmalıdır. Bu anlamda bazı durumlarda ilgili özneyle doğrudan iletişim yöntemleri (doğrudan arama, mesajlaşma vb.) daha etkili olabilir.
Son günlerde iyice gündemimize yerleşen deepfake meselesi var bir de elbette. Göreceğimiz fotoğrafların ve videoların deepfake gibi çeşitli manipülasyon biçimleri ile oluşturulma ihtimali çok yüksek. Bazı durumlarda bu yöntemlerle oluşturulan görsel veya videoları ayrıntılı incelemek hataları yakalamamızı sağlayabilir. Ancak bu yöntem kesin bir çözüm olmayabilir.
Bu nedenle gördüğümüz içeriğin kaynağını birden çok güvenilir kaynak üzerinden teyit etmemiz lazım. Manipülasyon yöntemleriyle sadece olumsuz içerikler üretilmeyeceğini de öngörmek gerekiyor. Sahte olumlu gönderiler de bir o kadar tehlikeli olabilir, insanların kritik yerlerden erkenden çekilmesine sebebiyet verebilir 14 Mayıs'ta.
İktidarın koordine ettiği kuruluşlar
Twitter ve WhatsApp gibi uygulamalar üzerinden yayılacak bilgi kirliliğini önlemek ve yanlış bilgilere karşı uyanık olmak için neler yapılabilir?
Twitter'da örgütlü olarak hareket eden çok ciddi bir troll ordusu olduğunu uzun bir süredir biliyoruz. O gün de bu ordu boş durmayacaktır. Bunun için Twitter'da okuduğumuz tweetlere dikkat etmemiz, her şeye hemen inanmamamız gerekiyor. Özellikle sahte olumlu içerikler sandıklara sahip çıkılmasının önüne geçebilir. Böyle bir örgütlü trol ordusu karşısında bize de planlı, koordineli ve örgütlü hareket etme sorumluluğu düşüyor.
Burada trollerin yanı sıra siyasal iktidarın doğrudan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı aracılığıyla kontrol ve koordine ettiği çok sayıda basın kuruluşu olduğunu özellikle belirtmek gerekiyor. TRT'den A Haber'ine değin pek çok kuruluş da o gün "iş başında" olacak.
Twitter'da "listeler" oluşturmak
Twitter'da o gün veya daha önceden açılan sahte hesaplara da dikkat etmek gerekiyor. Hesapların açılış tarihi ve daha önceki tweetlerini incelemek bu anlamda fikir verici olacaktır. Twitter'ın "Listeler" özelliğinden yararlanmak iyi bir seçenek olabilir. Güvendiğiniz kişi veya kuruluşlardan listeler oluşturmak ve anlık gelişmeleri listeler üzerinden takip etmek çok daha az yorucu olacak ve sahte hesaplara karşı koruma sağlayacaktır.
Tabii doğrudan tanık olduğumuz ve yaymamız gereken bilgiler söz konusu olduğunda bunu nasıl belirteceğimiz de önemli. Fiziksel güvenliğimizi de göz önünde bulundurarak yer ve saat belirtmek, hashtag kullanmak etkili olacaktır.
"Birden çok kez iletildi" içeriklerine dikkat
WhatsApp'te hepimizin dahil olduğu çok sayıda grup var. Apartman grupları, aile grupları, iş grupları derken seçim yaklaştıkça bu grupların sayısı iyice arttı. O gün de bu gruplarda bilgi bombardımanı altında kalacağımızı öngörebiliriz. "Birden çok kez iletildi" şeklinde belirtilen ve iletildikçe kaynağı anonimleşen içeriklere özel olarak dikkat etmek gerekiyor. Kaynağı belirsiz fotoğraflar, videolar, ekran görüntüleri ve ses kayıtları bu uygulama içerisinde sahte/yanlış içeriklerin dolaşıma girmesini kolaylıkla sağlayabilir.
Benzer riskler Telegram, Facebook, TikTok vb. tüm mecralar için de söz konusu. Bu nedenle bilgi edinme ve yayma ile ilgili genel bir yaklaşıma sahip olmak oldukça önemli.
Bant daraltma ihtimaliBir diğer olası sorun ise bant genişliği daraltma sorunu. Bant genişliği daraltma ihtimaline karşı ne gibi önlemler alınabilir? Bant genişliğinin daraltılması ile ilgili olarak oldukça "deneyimliyiz" dersek abartmamış oluruz. Siyasal iktidar son yıllarda pek çok kez eleştirel bilgi akışının önüne geçmek için uygulamaların bant genişliğini daraltma yoluna gitti. Depremlerin ardından Twitter'ın bant genişliğinin daraltıldığını kolaylıkla hatırlayabiliriz. Erişim engeli getirilen çok sayıda web sitesini de göz önüne alınca VPN (Sanal Özel Ağ) uygulamaları ve TOR bant genişliğinin daraltıldığı koşullarda ilk başvurabileceğimiz araçlar. VPN'ler söz konusu olunca ise özgür ve açık kaynak kodlu, kullanıcı bilgilerini saklamayan, birden çok ülkede sunucuya sahip daha güvenilir VPN uygulamalarını tercih etmemiz gerekiyor. Aksi halde ziyaret ettiğimiz web siteleri ve kullanım bilgilerimiz belki de doğrudan şirketlerin ve onlarla ilişkili devletlerin eline geçebilir. VPN kullanmada, telefonuna indirmede sorun yaşayan yurttaşlar bu engelleri nasıl kolayca aşabilir? Bunlar, başvurulması güç yöntemler mi? VPN tercih ederken bağlanılan ülkede yasaklanmamış bir VPN'i tercih etmekle başlamak gerekiyor. Türkiye'de bazı VPN servisleri dönem dönem engellenebiliyor. Önemli bir diğer konu da alternatif VPN'ler belirlemek. İndirdiğimizde çalışan bir uygulama bir süre sonra engellenmiş olabilir. Bunun için cihazlarımızda (farklı protokoller üzerinde çalışan) birden çok VPN uygulaması bulundurmak engellemeler söz konusu olduğunda etkilenmememizi sağlar. İsim verecek olursak Proton VPN kullanım kolaylığı, pek çok uygulamaya göre daha yüksek bağlantı hızı ve bahsettiğimiz gizlilik ve güvenlik özellikleriyle tercih edilebilecek bir uygulama diyebiliriz. |
"14 Mayıs'tan önce VPN indirilmeli"
TOR da bir diğer seçenek. Birden çok nokta üzerinden İnternet'e erişiminizi sağlayan TOR oldukça güvenli bir uygulamadır ancak birden çok noktadan zıplayarak erişim sağladığından bağlantı hızı düşük olacaktır. VPN'lere benzer bir biçimde 14 Mayıs'ta TOR da engellenmeye çalışılabilir. Bu durumda TOR'a köprüler veya snowflake üzerinden erişim sağlanabiliyor.
Bahsettiğimiz tüm sebeplerle 14 Mayıs öncesinde alternatifli birkaç VPN ve TOR indirmek, uygulamaların ayarlarını yapmak ve çalışıp çalışmadıklarını kontrol etmek gerekiyor.
Tabii bir de kendimizi en kötü durum senaryolarına da hazırlamamız lazım. 14 Mayıs'ta İnternet'in fişinin tamamen çekilmesi durumunda nasıl iletişim kuracağız sorusuna yanıt bulmak mücadelenin önemli bir cephesini oluşturacak belki de.
Gelinen siyasi atmosferi ve coğrafyamızın gerçekliklerini de göz önünde bulundurduğumuzda 14 Mayıs'ta sandıklara sahip çıkma, sokağın gücünden vazgeçmeme ve iletişim araçlarını etkili kullanmayı bir arada düşünmek gerekiyor.
(TY)