İstanbul Barosu'nun eski genel sekreteri Ali Saydı da, Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB), baronun aksi yöndeki kararına rağmen, ceza verme yetkisinin bulunduğunu ancak bu durumun yargı kültürüne aykırı olduğunu söyledi.
Avukat Keskin'e 1 yıl meslekten men cezası
TBB Disiplin Kurulu, Çağdaş Avukatlar Grubu'ndan oluşan bir önceki İstanbul Barosu Disiplin Kurulu'nun "soruşturmaya gerek olmadığı" yönündeki kararına rağmen, Avukat Eren Keskin'e bir yıl meslekten men cezası verdi.
Barolar Birliği bu cezaya gerekçe olarak, İstanbul 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin Avukat Keskin hakkında Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesine muhalefet ettiği iddiasıyla verdiği cezayı gösterdi. Ertelenen cezanın gerekçesi ise, Avukat Keskin'in "Medya Güneşi" adlı dergiye verdiği demeçti.
İstanbul Barosu'nun aksi yöndeki kararına rağmen, TBB Disiplin Kurulu, İstanbul Barosu Disiplin Kurulu'nun yerine geçerek Keskin'i 7 yıl önce olan ve affa uğrayan bir cezadan dolayı cezalandırdı.
Seçimle baro değişti, TBB harekete geçti
Barolar Birliği'nin kararını, baroların "merkezi vesayet" altında tutulmasına karşı çıkan İstanbul Barosu'nun eski yönetimi uygulamadı. Ancak geçtiğimiz günlerde yapılan Baro Genel Kurulu'nda Çağdaş Avukatlar'dan oluşan önceki yönetimin seçimleri kaybetmesi ve Kemalistlerin oluşturduğu Önce İlke Grubu'nun kazanmasıyla, TBB harekete geçti. Türkiye Barolar Birliği ile "iyi ilişkiler içinde olacağını" genel kurulda belirten Önce İlke Grubu, birliğin kararını "jet" hızıyla uygulamaya soktu.
Uyarıdan başlayıp meslekten mene kadar uzanan ceza yelpazesinde, Avukat Eren Keskin'e daha önceden herhangi bir cezası olmamasına ve ilk cezanın uyarı ile başlamasına rağmen 1 yıl gibi ağır bir ceza kesildi.
"Yargı kültürüne aykırı"
İstanbul Barosu'nun eski genel sekreteri Ali Saydı da, Türkiye Barolar Birliği, baronun aksi yöndeki kararına rağmen, ceza verme yetkisinin bulunduğunu ancak bu durumun yargı kültürüne aykırı olduğunu söyledi.
Avukat Saydı, İstanbul Barosu'nun "cezaya gerek yoktur" şeklindeki kararı üzerine Türkiye Barolar Birliği'nin, ceza vermek yerine yapması gerekenleri şöyle özetledi:
* Dosyayı yeniden İstanbul Barosu göndermeliydi. Aksi takdirde İstanbul Barosu Disiplin Kurulu'nu yok saymamız gerekir.
* Barolar Birliği Disiplin Kurulu'nun şeklen böyle bir yetkisi var ama bunu daha çok düzelterek onama şeklinde ya da verilen bir cezayı bir alt ya da bir üst cezaya çevirme şeklinde olmalı.
* Yoksa tamamen kendisini baronun disiplin kurulu yerine koyarak ceza vermesi kesinlikle hukuka uygun değil.
"Bağımsız bir baro vesayete tepki gösterir"
İstanbul Barosu'nun Barolar Birliği'nin kararını uygulamak zorunda olduğunu hatırlatan Avukat Ali Saydı, "Ancak İstanbul barosu bu konuda bir hayli hızlı davranmış" dedi.
Avukat Saydı'ya göre, İstanbul Barosu'nun yeni yönetimi bu tutumuyla TTB ile bir vesayet ilişkisine girdi. Bu ilişki ise baroları ve onların kurullarını yok sayıyor. Bağımsızlığı savunan bir baronun vesayete tepki göstermesi gerektiğini belirten Avukat Saydı, söz konusu örnekte ise böyle bir durumun yaşanmadığını ve alelacele kararın uygulamaya sokulduğunu belirtti.
Basına niye bilgi verildi?
İstanbul Barosu yeni yönetimin Avukat Keskin'i meslekten men cezasını basına da bildirdiğine dikkat çeken Ali Saydı şunları ifade etti:
* Basına haber verilmesi eleştirilecek bir durum. Neden basına haber vermişler?
* Bu kararın uygulaması şöyle; adalet komisyonlarına, cumhuriyet başsavcılıklarına bildirirsiniz, bu insan avukatlık yapamaz diye.
* Bu uygulamanın Eren Keskin'in insan hakları savunucusu olması nedeniyle özel bir uygulama olduğunu düşündürten veriler var, belirtiler var. (EÖ/BB)