Günaydın, 18 Nisan'da yayınevinin bürosunda çalışan Tilmann Ekkhart Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel'i öldürdükten sonra kaçmaya çalışırken üçüncü kattan düşmüş hastaneye kaldırılmıştı.
Diğer dört kişiyse saldırıdan hemen sonra yakalanmış ve çıkarıldıkları mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Suçlama: Örgüt kurmak, cinayet
Tedavisi tamamlanan Günaydın'a geçtiğimiz cumartesi günü olay yerinde tatbikat yaptırıldı.
Yerel Malatya Güncel gazetesinin haberine göre, ifadesi alındıktan sonra Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesine sevk edilen Günaydın "Terör örgütü kurmak ve faaliyetleri doğrultusunda adam öldürmek ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlamasıyla cezaevine gönderildi.
Tehditlere rağmen koruma yoktu
Zirve yayınevinde işlenen cinayetler güvenlik güçlerinin gerekli tedbirleri almaması nedeniyle eleştirilmesine yol açmıştı.
Bu yöndeki soruları cevaplayan vali Halil İbrahim Daşöz "koruma talebi olmadı" diye yanıot vermişti.
İncil yayınladığı ve dağıttığı için daha önce milliyetçilerin protesto ve tehditlerine maruz kalan yayınevinin kurucusu Martin de Lange 17 Şubat 2005'te bir açıklama yapmış ve hedef gösterildiklerini söylemişti.
İzmir Protestan Kilisesi Pastörü Fikret Böcek, cinayetin ardından Malatya'da yaşayan 22 Hıristiyan aileden 15'inin kenti terk ettiğini ve bir daha dönmeyeceğini söyledi; "Son olarak bugün (24 Nisan) bir aile Malatya'yı terk etti. Aileler can güvenliğinin kalmadığını düşünerek ilden ayrılıyorlar" dedi.
Tilmann Ekkehart Geske'nin eşi Susanne Geske cinayetin ardından Malatya'dan ayrılmayacağını ve "devletin hizmet kusuru bulunduğu" nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açacağını açıklamıştı. (EÜ)