Fotoğraf: Bülent Aydın
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesi kapsamında yeniden görülmeye başlanan ve 76 sanıklı davanın 104’üncü duruşması İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde (ACM) görüldü.
Dün görülen 103’üncü duruşmada dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde müdür yardımcısı olarak görev yapan Adem Sağlam dinlenmişti.
TIKLAYIN - Hrant Dink Davasında İki İsim Dinlendi
Samsun Emniyetinde çekilen görüntüler
Bugün görülen duruşmada eski Samsun İl Jandarma Komutanı Serdar Yücel dinlendi. Bugün dinlenilmesi kararlaştırılan diğer tanıklar Şenol Çınar ve Zeki Erdem ise hazır edilmedikleri gerekçesiyle dinlenemedi.
SEGBİS aracılığıyla ifadesine veren Yücel, Ogün Smast’ı Samsun Otogarından teslim alanlar arasında yer alıyor. Samast, yakalandıktan sonra TEM Şubeye götürülmüş ve burada personelle Türkiye bayrağıyla fotoğraf çekilmişti.
Yücel, Savcının kendisine, Ogün Samast’ın yasal bir işlem yapılmadan doğrudan İstanbul’a sevk edileceği talimatını verdiğini söyledi. Samsun İl Emniyet binasına Samast’ı teslim ettiklerini söyleyen Yücel, burada görüntü alınmasıyla Dink ailesinin avukatı Hakan Bakırcıoğu’nun sorduğu soruyu şöyle cevapladı.
"Jandarma Genel Komutanlığı olayın önemine binaen takibini istedi. Ben de emniyete gittim. Ogün Samast’ın görüntüleri alınırken jandarma personeli de bulunsun istedik. Üzerinde bayrak olduğunu biliyordum. Emniyette çekilen görüntüleri ertesi gün öğrendim. Ben bayraklı fotoğrafın çekildiği odada değildim. Basında çıkan fotoğraf bizim çektiklerimiz değildi. Fotoğraf ve kayıt çekilmesi emrini ben verdim. Ben bayraklı fotoğraf çekin demedim.
“Bunun ilk önce tesadüfen olduğunu düşündüm ama Ogün Samast'ın görüntülerinin alınması sırasında yapılan hareketlerin disiplinsiz olduğunu düşündüğüm için ertesi gün hemen idari soruşturma başlattım.
“Bu soruşturma devam ederken İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin geleceğinin duyulması üzerine, işlemi durdurdum ve müfettişlerimize sunmak üzere bütün evrakı komutanlıktan teslim aldım. Müfettişler tarafından inceleme yapıldıktan sonra rapor verilince, ilgili personelin disiplinsizlik nedeniyle cezalandırılması kararı aldık.
“Yani bu görüntülerle ilgili olarak Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı, İçişleri Bakanlığından gelen 3 müfettiş, Samsun İl Jandarma Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığından gelen 2 müfettiş vasıtasıyla olmak üzere 4 soruşturma yapıldı ve personelimizin cezalandırılmasına karar verildi."
"Emir gereğince görüntü aldık"
Avukat Bakırcıoğlu'nun "Görüntülerde, çekimi yapan kişinin Samast ile ilgili 'Bu yazıyı kafasının üstüne denk getirin.' şeklinde beyanları duyuluyor. Siz bu görüntüleri izlediğiniz halde bunu mu söylediniz? Görüntüleri izleyip bunun tesadüften ibaret olduğunu mu yazdınız?" şeklindeki sorusunu yanıtlayan Yücel, "Bu ifadeyi yazdığım ilk etapta verilen ön bilgi formuydu. Daha sonra detay incelemesinde zaten kararımızı verip kendilerine durumu ilettik" dedi.
Yücel, Bakırcıoğlu'nun, "Failin yakalanmasında jandarma katkısı olduğunun ispatı için neden ayrıca görüntü ihtiyacı hissedildi?" sorusuna karşılık da "Jandarma Genel Komutanlığından gelen emir gereğince görüntü alınması tekrar istendi ve görüntüyü o şekilde aldık" dedi.
Samast ile mülakat yapan jandarma görevlileriyle neden görüşme yapmadığı sorulan Yücel, "Birebir görüşme yapan personel Birol Ustaoğlu, uçakla İstanbul'a gitti. Samast'ın olayla ilgili Samsun sorumluluk sahasında herhangi bir şahısla irtibatı olduğuna dair bilgi yoktu ve biz de herhangi bir işlem yapmadık. Sadece yollama işlemini yaptık" dedi.
"Samast'ın ilk uçakla İstanbul'a gönderilmesi emrini verdiler"
Serdar Yücel, jandarma görevlisi Birol Ustaoğlu ile İstanbul dönüşü görüşme yaptığını belirterek, bu kişinin kendisine "Samast'ın teslim edildiği, kendilerinden herhangi bir bilgi istenmediği ve geri döndükleri" yönünde bilgi aktardığını ifade etti.
Sanık avukatlarından Ahmet Çavuş da tanık Yücel'e, "Samsun Otogarı, jandarma bölgesine giriyor, emniyet bölgesi değil. Siz jandarma komutanı olarak failin Samsun emniyetine götürülmesine itiraz etme gereği duydunuz mu? Kim emniyete götürülmesine karar verdi, başsavcı veya vali sizle görüştü mü, muvafakatınız oldu mu?" şeklinde soru yöneltti.
Yücel, soruyu "İlk yakalama, el koyma işlemlerini yaptığımız sırada başsavcı geldi. İl emniyet müdürü de oradaydı. Görüşme yapılırken, başsavcı ve valinin görevlilere, 'Sanığa jandarma ve emniyet görevlilerince herhangi bir işlem yapılmayacağı, sanığın Samsun Emniyet Müdürlüğünde bekletilip ilk uçakla İstanbul'a gönderilmesi' emrini verdiklerini duydum. Yazılı bir emir yoktu. Vali ve başsavcı, 'telefonla emir aldıklarını ve işlemin böyle yapılacağını' sözlü olarak verdiler." diye yanıtladı.
Serdar Yücel’in ifadesinin ardından diğer tanıklar Şenol Çınar ve Zeki Erdem hazır edilmediği için duruşma yarına bırakıldı. Yarın görülecek duruşmada Kürşat Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu diğer tanıklar dinlenecek. (HA)