Tarihçi, Profesör Jay Winter, Türkiye ziyaretinin ilk durağında Marmara Üniversitesi Sultan Ahmet Kampüsü’nde konuştu. “Büyük Savaş ve Osmanlı Devleti: Savaşa Giden Süreç” konferansında kürsüye çıkan Winter, “Büyük Savaş ve Şiddetin Uygulanmasında Devrim, 1914- 1918” başlığını ele aldı.
Konferansta Winter’ın 19 yıl önce Birinci Dünya Savaşı travmaları üzerine hazırladığı kısa film gösterildi.
70 yıl gizlenen görüntüler
Winter’ın 20 yıl önce ulaştığı görüntüler savaş sonrası hastanelerinde çekilmiş ve 70 yıl boyunca saklanmış. Videoda “bomba şoku” denilen travmaya maruz kalan askerlerin istem dışı titremeler ve hareketleri görülüyor.. Bir gürültü duyduğunda yatağın altına kaçan da var, asker şapkası görünce histeri krizine giren de…
Görüntülere askerlerin ailelerine yazdığı mektuplar eşlik ediyor. Top ve bomba seslerine karşı oluşan travmalar bize rakamların anlattığından daha fazlasını anlatıyor. Ölüm Makineleri’nin açtığı çukurlarda askerlerden sağ kalanlar, cesetlerle iç içe geçirdiği günlerin şoku hayatlarının sonuna kadar atlatılamamış. Tedavi için hasta askerler yıllarca çiftliklerde çalıştırılmış.
“Dünya liderleri ya kördü ya da katil”
Jay Winter, konuşmasına savaşın nedeni ve zemini olarak İkinci Endüstri Devrimi’ni göstererek başladı. “Devrim sonrası dünya gündemine gelen savaş, o zamanki liderlerin delice bir kararı hepsi bu” diyen Winter, savaşın çığırından çıkarak devletler sisteminde bir “Ölüm ve Yok Etme Makinesi’ne dönüştüğünü anlattı.
Winter’a göre 1. Dünya Savaşı’nda cephe ve savaş kavramı değişti: “Bir askerin bir askere karşı savaşının yerini artık devasa ölüm makineleri aldı. İnsan gücüyle endüstriyel gücü kıyaslarsak, savaşın nasıl bu kadar yıkıcı olabildiği ortaya çıkıyor. Sadece makineler değil gazlar da savaş sahnesinde yerini burada aldı. Gazın (sarin, hardal, klorin vb.) devreye girmesi öldürmek kadar önemli bir araç olan işkencenin de amaçladığını gösterir.. Sadece askerler değil artık hedefte siviller de vardır… Sivil ile askerin hedef olma açısından farkı bu savaşta ortadan kalkar. Bu kaza ya da tesadüf değil politikadır.”
Winter’ın ısrarla vurguladığı nokta, bu yaşananlar tesadüf değil strateji olması. Savaşın insan unsurunu yok eden tavrı hiçbir savaşta bu kadar belirgin olmadığını söyleyen Winter, bu savaşın neden olduğu sürgünler ve göçlerin bugün toplumlarda hala onarılamamış yaralar açtığın ı söyledi.
Winter konuşmasının sonuna ilk cihan savaşının iki noktasına dikkat çekti;
* Birinci Dünya Savaşında savaşmak dejenere oldu.
* Sivil halk savaşın ve işkencenin hedefi oldu.
“Dünyanın bu savaşında milyonlar ulusları için savaşa girdiklerini sandılar. Oysa bu savaş emperyal bir savaştı. Müslüman uluslara karşı açılmış, Müslüman nüfusu hedef alan bir savaştı.”
Jay Winter kaçıranlar için 18 Ekim Saat 14.00’de Cezayir Toplantı Salonunda konuşacak. (FY/ÇT)