* Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA) - Arşiv
Rusya'nın Ukrayna'yı 24 Şubat 2022'de işgal etmesiyle başlayan savaş, bugün (24 Ağustos) itibariyle 6. ayında devam ediyor.
Dünyanın önde gelen iki tahıl ihracatçısı konumundaki iki ülke arasındaki savaşın kuraklıkla bir araya gelmesi, gıda fiyatlarının artmasına ve küresel olarak hissedilen bir gıda krizinin başlamasına yol açtı. Özellikle düşük gelirli ülkeler artan gıda güvensizliği ile karşı karşıya kaldı.
The Guardian'ın analizine göre, dünya gıda piyasasını kontrol eden dört büyük şirketin gelirinde bu süreçte "rekor artışlar" yaşandı. Bu durum ise "vurgun ve spekülasyon" tartışmalarını beraberinde getirdi.
Gazetenin haberine göre, The Archer-Daniels-Midland Company, Bunge, Cargill ve Louis Dreyfus isimli tahıl şirketleri, halihazırda küresel tahıl ticaretinin yüzde 70 ile 90'ını kontrol ediyor.
Bu şirketlerin son dönemde gelirlerini ne kadar arttırdığı ile ilgili detayların paylaşıldığı haberde, Cargill'in 31 Mayıs 2022'de sona eren yıl için gelirlerini yüzde 23 artırarak 165 milyar dolara çıkardığı kaydedildi.
Archer-Daniels-Midland şirketi, yılın ikinci çeyreğinde tarihinin en yüksek kârına ulaştı. Bunge şirketi, yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın ikinci çeyreğine oranla gelirlerini yüzde 17 artırdı. Louis Dreyfus ise 2021 yılında bir önceki yıla oranla kârını yüzde 80 artırdığını açıkladı.
TIKLAYIN - Ukrayna'dan Afrika'ya tahıl taşıyan ilk gemi yola çıktı
"Açıkça adaletsiz bir durum"
Uluslararası Sürdürülebilir Gıda Sistemleri Uzmanlar Paneli Eş Başkanı ve Birleşmiş Milletler (BM) yoksullukla mücadele özel raportörü Olivier De Schutter, bu bağlamda küresel tahıl şirketlerini eleştirdi:
"Açlığın bu kadar arttığı bir dönemde küresel emtia devlerinin rekor kârlar elde etmesi açıkça adaletsiz bir durum.
"Bu, gıda sistemlerimizin korkunç bir suçu. Daha da kötüsü, bu şirketler ilk etapta açlık krizini önlemek için daha fazlasını yapabilirdi.
"Küresel tahıl piyasaları, enerji piyasalarından bile daha yoğun ve daha az şeffaf. Bu nedenle sektörde büyük bir vurgunculuk riski bulunuyor.
"Tahıl devlerinin ne yaptığına bakmalıyız. Krizi önlemek için ne yaptıklarını ve şimdi ne yapabilecekleri konusunda onları sorgulamalıyız."
Kâr marjları da arttı
Öte yandan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's analisti John Rogers ise, konuyla ilgili yorumunda, arz kısıtlamalarının ve talebin yeniden canlanmasının gıda fiyatlarını artırmasının ve daha yüksek kârlara yol açmasının şaşırtıcı olmadığını söyledi.
Rogers, tahıl şirketlerinin kârlarının genel olarak arttığını, fakat kâr marjlarının yüzde olarak belirgin şekilde artmadığını da kaydetti.
The Guardian ise bu yorumların üzerine yayınlanmamış STK raporlarına atıfta bulunarak, bu şirketlerin kâr marjlarını da artırdığını yazdı.
Buna göre, Archer-Daniels-Midland şirketleri yılın ilk çeyreğinde kâr marjlarını geçen yılın ilk çeyreğine oranla yüzde 3,36'dan yüzde 4,46'ya çıkardı. Cargill ise kâr marjını yüzde 2,5'tan yüzde 3,2'ye yükseltti.
Vergilendirme çağrısı
Bu bağlamda gazeteye konuşan uluslararası hayır kuruluşu Bond'un politika müdürü Sandra Martinsone, yoksullara daha iyi yardım edebilmek ve gıda pazarındaki dengesizliği giderebilmek için küresel tahıl şirketlerine vergi konulmasını gerektiğini söyledi:
"Büyük tarımsal gıda şirketleri, emtia ticaretinde, azalan arz ve artan talepten açıkça yararlanıyor. Arz, talepten önemli ölçüde düşük olduğunda, fiyat artışı için alan imkan sağlıyor.
"Buğday ve diğer emtialar borsalarda işlem gördüğü ve bu nedenle fiyatlar dalgalandığından spekülatif borsalarda bu durum daha da kötüleşiyor." (SD)