Bugün 3 Mart Dünya Özgür Müzik Günü.
Muhalif sanatçılar tutuklanmasın, yerel dildeki şarkılar tehdit gibi görülmesin, şarkılar serbest bırakılsın diye var bu tarih.
Biz de 3 Mart bahanemiz olsun, hafızamızı tazeleyelim istedik. Türkiye'de 500 yıldır var olan bir kültürü ve müziklerini dinlemek için Osmanlı-Türk Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi'nin kapısını çaldık.
"Los Pasharos Sefaradis"in* solisti Karen Gerson Sarhon'dan Sefarad müziklerini, Emel Benbasat'tan Sefarad kültürünü dinledik.
Sefarad müziği nasıl ortaya çıktı?
Karen Gerson Sarhon: Türk Sefarad müziğinin serüveni 1492'de başladı. Sefarad Yahudileri, Osmanlı'ya gelenekleri ile beraber, bir dil ve müzik kültürü de getirdiler.
15'inci yüzyıl İspanya'sında "Romansa" adı verilen müzik kültürü hâkimdi. Soylu sınıfın savaş ve kahramanlık öykülerini anlatan "Romansa"lar, halk tarafından benimsendi ve herhangi bir öykünün anlatıldığı şarkılara dönüştü. Sefarad Yahudilerinin Osmanlı'ya getirdikleri müzik, başlangıçta bu tip şarkılardan oluşuyordu.
Sonradan nasıl dönüştü?
Sefarad müzikleri yüzyıllar boyunca, başta Türk Sanat Müziği ve Balkan Müziği olmak üzere, çevrelerindeki müzik kültüründen etkilendi ve kendine özgü bir müzik türü haline geldi.
Şarkılarda genellikle ne anlatılıyor?
Genellikle gündelik olaylardan esinlenerek bestelenmiş şarkılar var. Aşk ve aşk acısı çok kullanılan bir tema. Eski zamanda erkekler savaştan dolayı uzakta olduğu için kavuşmayı bekleyen aşıklar ya da bekleyip de kavuşamamış aşıklara sıkça rastlarız şarkılarda.
Sefarad müziğinin özellikleri neler?
Halk müziği tarzındaki Sefarad şarkıları, Ladino dilinde söyleniyor. Bu şarkılar arasında özgün besteler, anonim besteler ve popüler melodiler üzerine Ladino dilinde yazılmış şarkılar var.
Anadan kızına geçerek günümüze kadar gelen binlerce şarkı arasında, aynı besteye yazılmış değişik şarkı sözleri veya aynı sözlere yapılmış değişik besteler de bulunuyor.
Halk şarkılarının en önemli özelliği, sözleri. Onun için bu şarkıları, dili bilen birilerinin söylemesi otantik olabilmeleri açısından önemli.
Türk Sefarad müziğinin bir diğer öğesini de dini müzikler oluşturuyor. Yüzyıllardır Türkiye'deki sinagoglarda İbranice söylenen ilahiler, aklınıza gelebilecek her türlü Türk Musikisi makamında icra ediliyor.
Halk şarkılarında hangi makamlar alınmış?
Halk şarkılarında Nihavend, Hicaz, Rast, Segâh gibi makamlar çoğunlukta.
Türkçe yazılmış Sefarad müziği var mı?
Türkçe sözlü Sefarad müziği yok. Zaten Sefaradlar, cumhuriyete kadar kapalı bir toplum olduğundan, doğru dürüst Türkçe bilmezlerdi.
"Hatırla Ey Peri, Bekledim de Gelmedin"
Bu müziğin gündelik hayat pratiğinde nasıl bir yeri vardı?
Eskiden çekirdek ailelerde değil, büyük ailelerde yaşanılırdı. Bir evde 3-4 kuşak birarada bulunurdu. Akşamları eğlenmek için kimi udunu, mandolinini kimi defini, bendirini, kimi de kanununu alır, hep birlikte şarkılar söyleyip eğlenirlermiş. Özellikle bu saydığım enstrümanlar kullanılırmış.
Hem Ladino dilinde hem Türkçe'de popüler/tanıdık şarkılar var mı?
1900'lerin başlarında taş plakların yeni çıktığı zamanlarda, o zamanın popüler melodilerinin üzerine Ladino sözler yazmak modaydı. Dolayısıyla birçok Türk Sanat Müziği parçasının Ladino sözleri de mevcut, mesela "Hatırla Ey Peri" ya da "Bekledim de Gelmedin" gibi.
Şu anda Sefaradların bu müzikle ilişkisi nasıl? Gençler mırıldanır mı?
Halk müziği şarkıları, maalesef kaybolmuş. Grubumuz "Los Pasharos Sefaradis" 35 yıl önce o zaman bu şarkıları bilenlerden topladığı şarkılarla, bugün büyük bir arşive sahip.
O insanların çoğu bugün aramızda yok. Gençler ancak bizim albümlerden öğrenebilirler bu şarkıları. Bugün hiç kimse kendi kendine bu şarkıları mırıldanmaz. Bayramlarda yine kalabalık aileler biraradayken söyleyen yaşlılar çıkar ama onları da gençler dinlemez.
Sinagoglarda ise Türk Sanat Müziği makamları ile icra edilen ilahiler devam ediyor. Ancak bu melodiler de belgelenmediği müddetçe kaybolmaya mahkum. Sefarad Kültürü Merkezi'nin "Maftirim" koleksyonunda, bugün gelebilmiş 63 eser var. Halbuki binden fazla eser belgelenmediği için kayboldu.
"En otantik grubuz"
Los Pasharos Sefaradis 35 yıl nasıl sürdü?
Los Pasharos Sefaradis'te, İ. İzzet Bana ve ben vokaldeyiz. Grubun kanunisi ve udisi Y. Yavuz Hubeş. S. Selim Hubeş de vokal yapıp, udu ve gitarıyla eşlik ediyor. Altı albümümüz var.
En başta bu müziği profesyonel olarak yapmamaya karar vermiştik. Profesyonel kaygılara düşen diğer bütün grup ve şarkıcılar gibi sonunda otantik yorumlardan ödün vermemiz gerekeceğini biliyorduk.
Asıl kaygımız bu müzikal kültürü belgeleyip, mümkün olduğunca orijinal halini korumaktı. Bunu da, bu müziği hep hobimiz olarak tutarak becerdik.
Sefarad müziğini geliştirmek için neler yapıyorsunuz?
Arşivimiz çok zengin. Aktif repertuarımızda 400'den fazla şarkı var. Yurt içinde ve dışında 300'den fazla konser verdik.
Dünyada Judeo-Espanyol dilindeki halk şarkılarını söyleyen pek çok grubun aksine, bu şarkıları asıllarına uygun ve dili anlaşılır şekilde icra ediyoruz. Dünyada bu konudaki otoriteler tarafından "en otantik grup" olarak referans gösteriliyoruz.
Büyükannelerimizden dinlediğimiz bu müziği yine büyükannelerimiz gibi söylemeye özen gösteriyoruz.
"Bu şarkılar, kim olduklarını öğretir"
Dünyada Sefarad müziği ne durumda?
Bugün dünyada bu müziği yapan birçok grup ve şarkıcı var. Ama kimi caz olarak yorumluyor, kimi flamenko ezgileri attırıyor ki bu müziğin flamenko ile hiç alakası yok. Çünkü Yahudiler İspanya'dan çıktığında, daha flamenko olmadığı gibi gitar da yok. Hatta çok sesli müzik bile yok.
İspanyollar bu müziği kendilerine mal etmeye çalışıyorlar. Ama o kadar bilgisizler ki, içlerinde Türkçe kelimeler olan bir şarkının İspanya'dan geldiğini iddia edebiliyorlar konserlerde.
Mesela şu anda YouTube'da dolaşan ve Consuelo Luz diye bir İspanyol şarkıcının seslendirdiği bir şarkı var: "Los Bilbilikos". Bilbilikos, Türkçe bülbül kelimesinden gelir. Eskiden sesi güzel olanlara Bilbil yani bülbül denirmiş. Bu şarkı Hicaz makamındadır ama gelin görün ki, ne olduğunu bilmediklerinden feci şekilde okuyorlar şarkıyı.
Yasmin Levy, Mor Karbasi gibi isimleri, Sefarad müziğinin Batı formu sayabilir miyiz?
Sefarad müziği Osmanlı müziğidir, Batı formu diye bir şey söz konusu olamaz. Bu sanatçılar piyasa müziği yapıp değişik yorumluyorlar. Ama otantik değiller. Tabii otantik olmak zorunda değildirler. Sadece bunu açık sözlülükle belirtmeliler.
Türkiye'den Janet&Jak Esim...
Onlar da bu müziği profesyonel olarak yaptıkları için aynı kaygıları taşıyorlar. Onların kendilerine özgü bir yorumları vardır.
Yerel dildeki şarkıların Sefaradlar için önemi nedir?
Halk şarkıları ait oldukları halkın kültürünü taşırlar. O halkın sevinçlerini, üzüntülerini, aşklarını, umutsuzluklarını, dedikodularını, kısaca o halka özgü özellikleri yansıtırlar beste ve güftelerinde.
Bu müzikler genç kuşakların kültür mirasıdır ve onların tarihidir. Bu şarkılar gençlerin kim olduklarını öğrenmelerini ve kimliklerini şaşırmamalarını sağlar. Onun için çok önemlidirler.
Don Kişot İspanyolcasından El Amaneser'e
Sefarad kültürü nasıl ortaya çıktı?
Emel Benbasat: 1492'de İspanyol Engizisyonundan kaçan Yahudiler, İspanya'dan Osmanlı topraklarına göç ettiklerinde ortaya çıktı. Sefarad İbranicede "İspanya" demek.
Sefaradların kendilerine has dilleri Ladino (Judeo-Espanyol, yani Yahudi İspanyolcası) ve bu dilde yazılan şarkıları var. Sefarad mutfağı da çok önemli. Çünkü Ladino kaybolmak üzere ama mutfak bu kültürü ayakta tutuyor.
Ladino nasıl bir dil?
Kökeni İspanyolca ama Don Kişot İspanyolcası. Bir önceki kuşak bu dili akıcı konuşabiliyor. Ama genç nesil tarafından Ladino artık kullanılmıyor.
Ladinoyu bilen önceki nesil, ilk kez bu dili Latin harfleriyle yazdı. Çünkü Türkiye'deki harf devrimine kadar, Ladino yazmak için "Raşi alfabesi" kullanılıyordu. Harf devrimiyle bu harflerin yerini Latin alfabesi alınca, okuma-yazma oranı çok azaldı.
2005'te El Amaneser gazetesinin çıkarılmasına karar verilidiği dönemde, Latin alfabesinde hangi harfin nasıl kullanılacağı ile ilgili dünya komüniteleri toplantılar düzenledi. Bu toplantılarda, harflerin nasıl yazılacağına oy birliği ile karar verildi.
Sefarad mutfağı nasıl bir mutfak?
Yahudilerin dini kuralları olan Koşere göre et ve süt birlikte tüketilmiyor. Sefaradlar sebze yemeklerine önem veriyor ve sebzeler kabuklarına kadar kullanılıyor.
Sefarad kültürü kaybolmadan nasıl bugüne gelebildi?
Yemekler ve müzik sayesinde. Anneden kızına geçen bir miras bu. Kadınlar 19'uncu yüzyılda Alliance İsraelite Okulları açılana kadar eğitim almıyor, hiç dışarı çıkmıyor, hep evdeler. Erkekler dışarı çıkıp çalışıyor. O yıllarda kadınlar bu kültürü evde kızlarına aktarıyor.
Şu anda Sefarad kültürü ile ilgili neler yapıyorsunuz?
Osmanlı - Türk Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi'nde arşivleme ve belgeleme çalışmaları yaparak, Sefarad kültürünü korumaya çalışıyoruz. Özellikle Ladino üzerine çalışıyoruz. Ladino'yu anadili olarak kullanan insanlarla röportajlar yapıp, veri tabanı oluşturup internete aktarıyoruz.
Ladino dilinde aylık, 24 sayfalık El Amaneser gazetesini çıkarıyoruz. Gazetede Sefarad kültürü ve tarihi hakkında yazılar, kültür-sanat haberleri, cemaat etkinliklerinden haberler yer alıyor. Dünyanın her yerinden abonemiz ve yazarlarımız var. (EG/NV)
***
İSTANBUL'DA VARDI
İstanbul'da vardı
Bir Yahudi kadın
Kül ve tuz ile yıkardı
Ve yere yayardı
Çabuk eve gidelim
Çünkü ben korların üstünde yanarım
Eğer annem bilse
Beni hemen nişanlandırır.
Aman uzman, pişman olacaksın (2)
Bir İspanyol beni istiyor.
Bir işçi
Mesleği yok ama
Elmas işçisi olarak
Yürürken derdi ki
Benden asla ayrılmayacak
Ben de cevap verirdim.
Hepsi yalan
Aman uzman, pişman olacaksın (2)
* Şarkının Ladino sözleri ve Türkçe tercümesi.
EN ESTAMBOL AVİYA (Estambol)
En Estambol aviya
Una djudiya
Lavava kon lishiya
İ lo 'spandiya
Vamos presto a kaza
Ke me kemo yo en brazas
Si mi mama save esto
Me 'spoza presto
Aman uzman, te azeras pishman (2)
Un espanyol me kere
Un lavorante
Ofisyo ma no tyene
De diyamante
Kaminando me diziya
Ke de mi no se 'spartiya
İ yo le respondiya
Ke todo es falsiya.
Aman uzman, te azeras pishman (2)