Van Geri Gönderme Merkezinde darp edildikten sonra hayatını kaybeden Afganistanlı mülteci çocuk Lütfillah Tacik’le ilgili davanın ikinci duruşması Van 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Sanık polisler Hasan Özgür Özdemir ile Serdar Oran suçlamaları kabul etmezken, Tacik’in ölümüne sebebiyet veren darbın gerçekleştiği odada kamera bulunmasıyla ilgili çelişkili ifadeler verdiler. Özdemir odayı çeken kamera olmadığını söyledi, diğer sanık ise odayı çeken kamera olduğunu ancak çalışıp çalışmadığını bilmediğini söyledi.
İddianameye göre, Tacik geri gönderme merkezinde polis tarafından darp edilmesinin ardından kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
TIKLAYIN - AFGANİSTANLI MÜLTECİ ÇOCUĞUN ÖLÜMÜNDEN SORUMLU İKİ POLİSE DAVA
Özdemir görevi kötüye kullanmaktan, Oran da kasten yaralama ile ölüme sebebiyet vermekten yargılanıyor.
“Polis dövdü, fenalaştı”
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünde öğretmen olarak çalışan Recep Camuşcu da duruşmada tanık olarak dinlendi:
“Lütfillah’ın yanında bulunan arkadaşları ile konuştuğumuzda çocuğun polis tarafından darp edildiğini çocuğun da fenalaştığını ve ağzından köpükler geldiğini söylediler.
Çocuklar önce sadece bir tokat atıldığını söylediler başta, daha sonra bir kaç kez polis tarafından dövüldüğünü söylediler.
Lütfillah ile birlikte yaş ve kemik testi tespiti için giden çocukların hepsi aynı ortamda konuştuğumuz için aynı şeyi söylediler. Görüşmemiz tutanaklara da geçti.”
Babası davaya müdahil olamadı
Tacik’in Afganistan’da bir dağ köyünde yaşayan babası Şükrullah Tacik’i temsilen duruşmada bulunan avukat Mahmut Kaçan, geçen duruşma reddedilen müdahillik taleplerini yineledi.
Şükrullah Tacik’in yaşadığı koşullar nedeniyle Kabil konsolosluğuna erişmesi imkanının olmadığını, bu nedenle vekalet veremediğini ancak mahkemenin kendisine daha önce zaten şikayetçi sıfatıyla tebligat yapıldığını hatırlattı.
Ancak mahkeme başkanı İbrahim Koca müdahillik talebini bir kez daha reddetti. Tacik’i davada savunabilecek kimse kalmadı.
“Kamera odasına erişimim yok”
Sanık Serdar Oran savunmasında, Tacik’in de aralarında olduğu yedi çocuğu sınırdışı işlemleri öncesi Van Bölge Eğitim Ve Araştırma Hastanesine götürdüklerini, bu sırada Tacik’i kafasını öne eğmiş görünce acil servise haber verdiğini söyledi. Tacik’e tokat attığını reddetti.
Oran, Tacik’in darp edildiği odayla ilgili soru üzerine, kameraların bulunduğunu ancak kendisinin kamera odasına erişiminin olmadığını ileri sürdü: “Kamera odası ayrıdır, benim de oraya müdahale etme durumum bulunmamaktadır.”
Diğer sanık polis Özdemir ise odayı gören bir kameranın olmadığını iddia etti.
Sanıkların delili: Adli Tıp
Sanıkların avukatı Dursun Yılmaz ise iddialarına kanıt olarak Adli Tıp Kurumun (ATK) otopsi raporunu gösterdi:
“Lütfillah Tacik’in ölümünde polis memurunun bir eylemi veya tokadının etkili olup olmadığı, özellikle altı çizilen nokta budur. ATK cevap vermiş, ölüm sebebini anlatmış, beyin kanaması olduğunu, herhangi bir travma yaşanmadığını söylemiş ve kesinlikle bir tokat veya darp olduğundan da bahsetmemiştir.”
Bir sonraki duruşma 10 Mart’ta. (AS)