Hükümetin Kürt sorununun çözümüne yönelik açıklamalarını olumlu ancak yetersiz bulan Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM), Kürtçe adıyla Navendên Çanda Mezopotamya (NÇM) yönetim kurulu üyesi Nahide Ermiş, "Hükümetin süreci daha somut öneriler ve daha güçlü adımlarla geliştirmesi gerektiğini" bianet'e söyledi.
Ermiş'e göre yapılması gerekenlerin başında Kürtlere yönelik olumsuz bakış açısının değişmesi ve "barış sürecini hızlandıracağını" belirttiği Kürt diline ve kültürüne yönelik çalışmaları desteklemek geliyor.
"Kültürünün tanınması Kürtler için önemli"
"Türkiye'de sürekli değişkenlik gösteren politikalar ve stratejiler geliştirildi. Çözüme yönelik samimi adımlar atılmadı. Adımlar yalnızca seçim dönemlerinde Kürtlerin oylarına dönük atıldı."
Hükümetin Kürt açılımın içeriğine dair hiçbir bilginin kamuoyuyla paylaşılmadığını kaydeden Ermiş, "konunun bireysel haklar ekseninde tartışıldığını, oysa ki Kürt sorunu kolektif haklar temelinde bugüne geldiğini" söylüyor. "Ancak yine de gelinen noktada sorunun konuşuluyor olmasının önemli olduğunu" vurguluyor.
"Kürt dilinin, kültürünün tanınması, gelişmesine katkı sunulması bizim için elzem konular" diyen Ermiş, "90'lı yıllardaki gibi sert bir baskı olmasa da özelde MKM'nin, genelde Kürt sanatçıların hala baskılarla cebelleştiğini" anlatıyor:
"Kürtçe tiyatro yapan ve bölgede turneye çıkan grubumuzun oyununu Türkçe'ye çevirmesi istendi. Bu Kürt dilinde üretilmiş bir sanat eserine bakışın bile nasıl sorunlu olduğunu gösteriyor. Bir kere dil de, o dille yapılan sanat da ciddiye alınmıyor. Düzenlediğimiz etkinlikler ya da festivallerin yapılacağı yerleri hâlâ biz seçemiyoruz. Başvurduğumuz yerler bize şehirlerin dışındaki salonları 'uygun' görüyor. Sanatçılarımız sahnedeyken polis müdahalesiyle karşılaşıyor. Kültür merkezlerimize sürekli baskınlar düzenleniyor."
Ermiş, MKM'nin bir çok kurumun aksine devletten destek alamadığını belirtiyor:
"Hiçbir şekilde devlet bütçesinden yararlanamıyoruz. Belediyeler bünyesinde yürütülen çalışmalarda da başvurularımız sonuçsuz kalıyor. MKM'nin yaptıkları kültürel ve/veya sanatsal çalışmalardan ziyade siyasi faaliyetler olarak değerlendiriliyor. Tek kaynağımız halk. Böyle olunca da kültürümüzün gelişimi daha ağır ilerliyor. Devletin Kürtlere bakışı çok sorunlu ve acilen değişmesi gerekiyor."
"Devlet de halklar kardeştir desin"
Çalımlarını 'halkların kardeşliği' zemininde yürüttüklerini" ifade eden MKM yöneticisi, "devlet de bu anlayışı geliştirmeli" diyor:
"Kürtler yasalar karşısında da yargı karşısında da eşit muamele görmüyor. Etnik farklılıklar zenginliktir. Türkiye'de devlet politikası olarak bu bakış açısının önü açılmalı."
"Müzik, sinema, tiyatro, edebiyat... kısaca sanat halkları yakınlaştırır" diyen Ermiş şöyle devam ediyor:
"Kürt kültürünün geliştirilmesi, sanatın ve dilin akademik olarak geliştirilmesi, Kürtçe'nin eğitim dili haline getirilmesi sorunun tümünü çözemez belki ama halkların birbirlerine yakınlaşmalarını, acılarını, hissettiklerini anlamalarını sağlar."(BÇ)